Mattheonun ağzından:
Her gün ağlıyordu.Ve gerçekten bu hali beni de üzüyordu.Gerçi bu 1 haftada Hermione her gün geliyordu yanına onu teselli ediyordu.Biliyorsunuz bazı şeyleri bana söylemeye çekiniyor.Ama Hermioneye söyleye biliyordu.Bende Hermioneye nasıl olduğunu sprardım.O da her zaman ki cevabı verirdi.Kendine helemiyordu bi türlü ondan nefret ediyordu diyordu ama inanmıyordum ona.Çünkü nefret ettiğin insan için neden ağlayasın ki?Yanına oturdum ve saçını kokladım.Değerlimin böyle zarar görçesi beni üzüyordu...Sarıldım ve saçını okşadım.Hiç bir şey konuşmuyorduk.Çünkü konuşunca ağlaması şiddetleniyordu...Hem ne konuşacaktım ki?Konuşacak bir şey kalmamıştı pek.Teselliyi nasıl verdiklerini bile bilmediğim için sadece sarıldım ona.Saçını okşadım ve yanaklarından öptüm.
Mattheo:Prensesim,biliyorsun senin ağlamana dayanamıyirum.Sen ağladıkca ben daha üzülüyorum.Lütfen ağlama.Hem o şerefsize değmez bile♡
Jessica:Ben onun için ağlamıyorum ki.Neden ona aşık olduğumu soruyorum kendime?Aptallığıma ağlıyorum.
Mattheo:Bu senin aptallığın değil prensesim.Bu onun aptallığı.Ve bazen insan seveceği insanları seçemiyor be Jessica.Bazen kötü birine aşık olursun bazen de imkansıza....
Ağlaması azalmıştı sanki.Saat 8-i keçmişti artık.Uyuma vaktide değildi.Ben oturmuş pdevlerimi yapmaya başladım.Jessica ise banyo yaptı ve üstüne sıcak bir şeyler guydi.Daha sonra dışarı çıkmak için kapıya yürüdü:
Mattheo:Nereye?
Jessica:Karagöle gidicem biraz hava almak istiyorum.
Mattheo:Ama dişarı çıkçana izin yok ki prenses.
Jessica:Merak etme ben bulurum bi yolunu.Yalnız kalmak istiyorum sadece.
Mattheo:İstersen ben çıka bilirim Zabini de kalırım bir gün.
Jessica:Hayır.Otur-otur sıkıldım odada biraz dışarı çıkıp hava alıcam.
Mattheo:Tamam o zaman üstünü kalın giyin üşütme.
Jessica:Daha kış olmadı:D.Ama dikkat ederim.
Diyip çıktı.Endişeleniyordum ama yalnız kalmak istiyordu.Belkide yalnız kalması ona iyi gelir.Bemde ödevlerimi yazmaya başladım hiç başlamak istemesem de....
Jessicanın ağzından:
Filch-e yakalanmadan Hogwarts-dan çıka bilmiştim.Hava çokta karanlık değildi.Göz-gözü görüyordu en azından.Hiç kimse yoktu.Bende bunu istiyordum zaten.Hemen karagöle geldim ve oturdum.Bacaklarımı katladım ve ellerimle kucakladım.Şarkımı açmış dinliyordum.Şarkı biraz iyi geliyordu.Sakinleştiriyordu beni.Ama o görüntüleri bi türlü çıkmıyordu aklımdan.Zihnime kazılmıştı sanki.Gözlerimi kapayamıyordum artık.Gözlerimi her kapadığımda o sahneleri aklıma geliyordu....Arkamdan gelen hareketlilikle şarkımı durdurdum ve arkamı döndüm.Gelen Theo-ydu.Gelmesine şaşırmıştım.O da benim gibi yalnız kalmak istiyordu sanırım.Yanıma oturdu ve:
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Zarar
Romance-Seni seviyorum ama... -Ama ne? -Bana zarar veriyorsun,ilişkimize zarar veriyoruz... -Hayır lütfen yapma,gitme benden... -Üzgünüm ayrılmalıyız