Bölüm-1

42 6 4
                                    

🖤

Pencerenin önünde oturup bekliyordum. Saatlerdir belki burdaydım ve o hâlâ görüş açıma girmemişti. Sanırım bugün onu göremeyecektim. Bunun bilincinde olmak canımı sıksada bir of çekip camın önünden ayrıldım.

Doğduğumdan beri bu mahalledeydim. Bu sene son senemdi ve lise hayatım sonunda bitecekti. Sonunda liseden kurtulmanın vereceği rahatlık ile günlerimi geçiriyordum. Ama benim günlerimin geçmesinin en güzel şekli o'nu görmemdi, yani Fatih'imi...

" Asrın, oğlum hadi sofra hazır."

Annemin sesini duyunca üzerime gri kapşonlumu geçirip odadan çıktım. Çıkmadan önce son bir kez cama yaklaşıp onu görme umuduyla baktım. Yoktu işte. Sokak sırıl sıklamdı, rüzgar ağaçları estiriyordu, yağmur taneleri yavaş yavaş çiseliyordu... Ama o yoktu.

Odadan çıkıp yavaş adımlarla merdivenlerden indim. Havalar iyice soğumaya başlamıştı ve ben salak gibi evde şortla geziyordum. Şort giymeyi seviyordum tabi ama götüm donunca da söyleniyordum. Adam olmazdım ben.

Mutfağa doğru yaklaşınca burnuma gelen kokular, Fatih yüzünden düşen moralimi anında tavan yapmıştı. En büyük zaafım yemek olabilirdi.

Mutfağa girince annemin köfte-patates yaptığını gördüm. En sevdiğim ikili üf. Ağzımın suyu aka aka tavaya yaklaşıp parmağını daldırdım.

"Çek bakim elini, bekle baban gelince yersin." Annemin uyarı dolu sesiyle elini çekip sırıttım. Ne vardı yeseydim yani?

"Tamam tamam, kızma sen Sultanım." Yanına gidip, yanağına kocaman öpücük kondurdum. Aşk kadınım yav.

"Abim ne zaman gelecek?" Dedim masaya kurulurken. Annem bir yandan yemeği hazırlarken bir yandan da soruma cevap veriyordu.

"Gelir heralde birazdan." Kafamı sallayıp cebimdeki telefonu elime aldım. Acaba Fatih'im de mi gelecekti? Abimle yakın arkadaşlardı, bazı akşam yemeklerini bizde yerdi. Tabi bende onu bakışlarımla yerdim...

Aşırı azgın biri değildim tabiki. Sadece konu Fatih olunca işler değişiyordu. Abimin arkadaşına aşık olacağımı bilemezdim. Yönelimimi ondan önce fark etmiştim aslında, ama ona tutulduğum kadar kimseye tutulmamıştım sanırım.

Düşüncelerimi bozan kapı zilini duyunca açmak için masadan kalktım. Abim işten gelmiş olmalıydı. İnşallah Fatih'im de gelmiştir diye içimden dua ederek kapıya koştum. Bismillah diyip kapıyı açtım ama sadece abimi görmemle yüzüm düşmüştü. Gelmemişti bugün.

"Hayırdır lan cücük, Beni gördüğüne sevinmedin mi?" Abim elini saçıma atıp karıştırdı. -ne kadar çok sevmesemde- yüzümü zoraki gülümsettim. "İstediğim çikolatayı almayı unutmuşsun." Dedim sesimi masum çıkartarak. Evet zaaflarım arasında tatlılarda vardı. Yemekler,tatlılar,Fatih...

"Unutur muyum hiç lan?" Abim elini cebine atarak İstediğim çikolatayı çıkartınca yanağına öpücük kondurup elinden kaptım. "Afferin aslan." Dedim sırıtarak. Tabi anında kaşlarını çatmıştı. Abimin en korkunç hali kaşlarını çatmasıydı. Çocuk kaşlarını çatınca bile dağı devircekmiş gibi bakıyordu mübarek.

Beraber içeri girdik. Babamda işten gelince akşam yemeğine şükür başlamıştık.

*******

"Yav ben bu hocanın ebesini sikicem artık."

Dünden beridir Fatih'i düşünüyordum. Abime sorduğumda işte olduğunu söylemişti. Yiğidim geç saatlere kadar yoruyordu kendini ve ben rahat rahat uyuyamıyordum.

"Lan Asrın sana diyorum, ştt!" Omzuma değen elle gözlerimi kırpıştırıp, ne olduğuna baktım.... bana bakıyordu. Sabahtan beri bir şeyler söylüyordu kendince ama ben pek oralı değildim.

"Ha, yok bir şey." Dedim rahatça sandalyeme yayılarak. Yemekhaneye gelmiştik ve sabahtan beri Oğuz'un küfürlerini dinliyordum. Yemek yiyecek iştah kalmamıştı, Oğuz'un küfürleri doyurmuştu beni.

"Diyorum ki, bedenci notuma yine düşük vermiş." Sırıtarak ona baktım. Beden dersinden düşük alanı da ilk defa görüyordum.

"Amına koyim bedenden nasıl düşük aldın?" Dedim çikolatamdan bir ısırık alarak. Tadı aşırı güzeldi.

"Ya bunların ne yaptıkları belli mi oluyor sanki?" Dedi söylenerek. Tenefüs boyunca Oğuz'un sinirli homurdanmlarını dinliyerek geçirdim. Aklım hâlâ yarimimdeydi. Umarım bu akşam bize gelir diye dua ede ede bir hal olmuştum. Abime çaktırmamaya çalışıyordum ama öğrenirse büyük ihtimalle beni keserdi. Belkide Fatih'i bir daha göremeyebilirdim bile...

"Şş! Şunlara bak, kurulmuşlar yine masamıza." Arkamdan duyduğum ses ile başımı oraya çevirdim. Tabi gördüğüm kişiyle suratım an be an düşerken, bize doğru geldiklerii için kaşlarımı çatmıştım.

"Hayırdır?" Dedim kafamı sallıyarak. Adamı illa racon kestireceklerdi.

"Sana hayırdır kardeş? Yerimize çökmüşsünüz." Dedi Yiğit,pis ağzını gevşeterek. Ulan sanki babasının malıydı amına koyim. Zaten sürekli bulaştığı için aşırı kıl oluyordum, birde ağzını yüzünü dağıttıracaktı.

"Babanın malı mı lan burası?" Sinirle ayağa kalkacakken Oğuz kolumda yakalayıp tuttu.

"Bırak kardeşim, arkadaşlar yanlış anlamış heralde." Yiğit boynunu kütleterek yerime oturtturdu beni. O, bu konularda daha sakindi.
Sinirlendiğinde tam sinirlenir ama sakinken rahatsını bozmazdı.

"Ulan sen kime n-.." ne ara geldiğini görmediğimiz öğretmen bizi uyarmıştı. Işler daha ileri gitmeden gelmişti şükür, yoksa bu ayıyı pataklardım. Zaten Fatih'i görememenin sinirini yaşıyordum, birde bu fazla canımı sıkardı.

"Haydi oğlum, zil çaldı ne bekliyorsunuz?" Yavaşça sandalyeden kalkarak telefonumu cebime koydum. Yiğit'te gözlerini benden çekip sinirle önüne döndü.

Içimden küfürler savurarak sınıfa doğru yürüdüm. Oğuz kantinden su alacağım diyip yanımdan ayrıldı. Sınıfın kapısına vardığımda hayvansı sesler gelmeye başlamıştı. Sınıf, sınıf değil ki, hayvanat bahcesi burası.

Sırama doğru ilerlerken gülüşen kızların arasından geçip yerime ilerledim. Aniden koluma çarpan Sümeyye ile sarsılıp sıraya düştüm.

"Yavaşş be kızım!" Sıradan doğrularak üstümü düzelttim. "Ay özür dilerim ..." mahçup bir şekilde baktığı için çok takmadan sorun yok diyerek yerime geçtim. Cebimden çıkardığım telefon ile instagrama girdim. Haşmetlim belkide story atmıştır umuduyla hesabına baktım.

Ve evet hikaye atmıştı.

Sevinçle hemen yerimden dikleşerek hikayesine tıkladım. Sürekli gittiği tepenin fotoğrafını atmıştı. Genelde abim ve arkadaşı ile içmeye, sohbet etmeye giderlerdi. Bende gitmiştim arada. Ve hikayeyi 1 saat önce paylaşmıştı okuldan sonra oraya bir uğramam gerekti.
Fatih'imi özlemiştim.

🖤

Hikayemiz; Fatih ve Asrın ikilisi arasında ilerleyecek. Çok iyi yazıyorum diyemem ama içimden geleni yazmaya çalışıyorum ve umarım bu kurguya başladığınız için pişman olmazsınız...

Sizi seviyorum ve düşüncelerinizi bekliyoruuum❣️

Kara Gözlüm《BXB》Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin