Pansy: sonra işte kalk kendin al dedi. Bende dedim ki gerizekali. O da dedi ki lafını geri al. Bende dedim lafımı geri almayacagım sonuna kadar arkasındayim. O da dedi ki alacaksin. Bende dedim almayacağım. Sonra yaklaşik iki saat kavga ettik. Sonra draco geldi işte ona kızdi ve gönderdi.
İki saattir pansy'nin draco'nun eski sevgilisiyle olan atişmasinı dinliyordum
Emma: sanki çok az kavga etmişsiniz.
Pansy: evet ya aslında kızın saçını başını yolacaktım da profesör Riddle geldigi için vazgeçtim.
Profesor Riddle deyince başim istemsizce öğretmenler masasına kaydi.
Onunla göz göze gelince ciddiyetini bozmadan göz kırptı.
Önüme döndüğümde Draco ve Pansy'nin bana sırıtarak baktiğını fark etmem geç olmadı.
Draco: çok hoşuna gitti heralde.
Emma: öhöm. Yook. Etrafa göz atıyordum sadece.
Pansy: yok yok anladim ben.
Aslında bunu onlara anlatsaydim bir şey olmazdi. Onları 1 haftadir tanıyor olsam bile sadakatli ve güvenilir olduklarini anlamiştım
Draco etrafa karsı öyle olmasa da pansy'ye karşı öyleydi. Onu gerçekten çok seviyor ve değer veriyordu Arkadaslar kusura bakmayin ama kendimi pansy'nin yerine koyuyorum. Hangi hikayede draco kiminleyse hep onun sevgilisiyim ben dhwohfiehdw
Emma: bu akşam benim odama gelsenize. Bir şey anlatmam gerek.
Pansy: ayy dedikodu var! En sevdiğim!
Emma: ama aramızda olacak. Kimse duymasın.
Pansy: merak etme sen. Dedikodu yaparım ama kimsenin sırrını kimseye anlatmam. Özellikle de en yakin arkadaşımın
Diyerek bana sarılınca afallamıştım.
Emma: ben mi?
Pansy: efendim?
Emma: en yakin arkadaşın. Ben miyim?
Pansy: evet!. Gercekten kimseyle bu kadar yakın olmamistim. Çok hoşuma gittin sen. Hem niye şaşırdın ki. Herkesin yakın arkadaşı olabilir
Emma: ilk defa biri benimle arkadaş oluyor.. yani.. neyse nedenini yemekten sonra odamda anlatırım.
Tüm yemek boyunca ben dinlemiş draco ve pansy konuşmuştu. Normalde asla susmayan biri olduğumu söylerdi ablam. Ama kazadan sonra nedense içime kapanmışım.
Olabilir..
anne ve babamın yüzünü bile sadece fotograflardan tanıyorum. Hiçbir anımı hatırlayamıyorum
