1.8

3 3 0
                                    

Eveeet mükemmel plan için herkes yerini almıştı.

Son kes planımın sonu iyi bitmesi için duamı ettim ve gruba artık başlayabiliriz mesajı atıp junghwan ve yoshinin hamlesini bekledim.

Bir yandan ise cebimde ki ilacı elimle kontrol ettim.

Bu gün o piç okula rezil olacaktı.

Aklıma gelen şey ile hızla telefonu tekrar cebimden çıkartıp jihoonu aradım ve bütün tuvaletlerin suyunu kesebildi mi diye sorguladım o küfürle karışık bir şeyler dediğinde göz devirmeden kendimi alamadım. Ve "kesebildin mi kesemedin mi kardeşim?? " sorusunu tekrarladım.

Ben ondan cevap bekler iken yoshi ve hwan onların oturdukları masanın yanındaki masaya doğru ilerliyorlardı.

"Ben senin planına da sana da-" kulağıma gelicek olan küfürü algıladığımda lafını kestim benden yaşça büyük oğlanın.

"Bak hwanla yoshi masaya vardılar hızla buraya gel ve olacakları izle"

"Tamam tamam geliyorum kapat"

Dedi ve yüzüme kapattı. Normalde yüzüme kapattıktan sonra on saat küfürlü mesajlar atardım ama şuanda daha önemli bir işim vardı.

Planımın ilk aşaması hwan ve yoshinin onları oyalamasıydı. Normalde zaten bu işi hwan tek başına yapabilirdi ama o piç değişik bir şekilde hwana karşılık vermezse araya yoshi girecekti.

Hwan masaya sertçe koydu yemek tabağını ve hemen hemen herkesin gözü hwana kaydı.

Junghwanın gözleri ise harutonun gözlerindeydi.

Harutoyu kudurtan o piç gülüşünü yine yerleştirmişti suratına.

Harutonun buna sessiz kalma imkanı bile yoktu.

Junghwan gözlerini ayırmadan seslice çektiği sandayeye oturdu. Hala gözleri harutodaydı.


Ve haruto tahmin ettiğim gibi sessiz kalmaya devam edemedi.

"Ne bakıyorsun lan açıkta bir yer mi var?? "

Dediği şeye benle beraber hwan da gülmüştü ama ben görünmemek adına elimi yumruk yapıp dişlerimle yumruğumu ısırıyordum hwan ise tüm yemek hanenin duyabileceği bir tonda kahkaha atmıştı.

"Mallığın dikkatimi çekti de bakıyım dedim bir sıkıntı mı var watanabe? "

Haruto sinir ve öfkeyle hızla ayağa kalktığında hwanların oturduğu masaya doğru ilerledi.

Kavgayı durdurup harutonun disiplin yeme ihtimalini sıfırlamak amacıylada hyunsuklar kalkmıştı.

İşte şimdi sıra bendeydi.

Ben saklandığım yerden hızla çıkıp harutoların masasına ilerler iken jihoonun da hwanın yanına gelip çoktan harutoyu kışkırtmaya başladığını gördüm.

Elimdeki toz haline getirdiğim ilacı hızla harutonun yemeğine döküp aynı şekilde hızla hwanların yanına ilerledim.

Yanlarına geldiğimde bana bakan yoshiye göz kırpıp konuşmaya başladım

"Hayırdır ruto biraz daha mı dayak istiyorsun?? "

Bana dönüp alayca güldüğünde aradaki mesafeyi kapatıp yüzüme iyice yaklaştı.

Göz kontağımızı kesmeden de anlamıştım ayaklarımızın birbirine deydiğini.

"Hah bu boyla mı? "

Kaşlarımı kaldırıp cevapladım onu.

Tabiki de ben asla altta kalmam.

"Birazdan acı içinde kaldığında aynı şeyleri söyleyebilecek misin?? "

Şimdi planımın üçüncü aşaması yoshi biz ataşır iken nöbetçi hocayı çağıracaktı ve herkesi yemek yemesi için uyaracaktı.

Gelen ses ile sesin sahibine döndüm.

"Park jeongwoo ve watanabe haruto ceza yemeden gidip yemeğinizi yiyin"

Haruto son kez sinirli bir bakış atıp geri masasına oturdu.

Ben ise zevkle onun yemek yiyişini izledim.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: 6 days ago ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

piyanist bana bırak *treasure*Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin