Sadece Resim Çizmek İstiyorum!

156 8 9
                                    

Hayatım ben doğduğumda çoktan planlanmıştı. O günden itibaren sınav başlamıştı. Ben doktor olmalıydım. Ailemi en iyi şekilde temsil etmeliydim. Zaten başka bir çaremde yoktu. Oysa ben insanların organlarına bakmak değil çizdiğim resimlere bakmak istiyordum.Ama bu sadece hayaldi.Sadece... Ama artık on altı yaşındayım. Herşeyin farkındayım. Bu nedenle artık planlarıma başladım. Kurtuluş planıma. Bunu daha sonra yapmayı planlıyordum ama son olan olay nedeniyle artık herşeye başlama kararı aldım.Olay aslında klasikti ama son damlaydı.Ben resim çizerken babam odama girdi. Saatlerdir odamdan çıkmıyordum bu nedenle ders çalıştığımı sanmıştı. Ama ben ölmediğini bildiğim annemin portesini çiziyordum. Babam sinirle çizdiğim resimleri aldı ve parçalara ayırıp elindeki çakmakla yaktı.Bütün bağırmalarıma rağmen bunu yapmıştı.Bana sen Esen Öztürk'ün kızısın kendine gel demişti. Bende ben zaten kendimdeyim ve doktor olmayacağım ressam olacağım dedim ve o an bana hiç yapmadığı bir sey yaptı. Yanağıma sert olmayan ama içimi acıya bogan tokadı attı. O sırada üvey annem geldi. Babamın tokat attığını bilmediği için. klasik bir kavga sandı ve gitti. Bense ağlıyordum. Elime kalem kağıt aldım ve sadece resim çizmek istiyorum dedim ve gittim. Yolda ağlayarak yürürken halka açık resim dersi kayıtlarımız başladı yazısını gördüm ve orda yazan adrese gittim. Kaydımı yaptırdım. Bundan sonra haftada üç gün bir saat resim dersi alacaktım. Ayrıca ücretsizdi. Harçlık biriktirme sıkıntımda yoktu. Rahatladım ve eve doğru. yürümeye başladım. Bu gün pazardı yarın ilk dersime gidecektim ve çok heyecanlıydım. Ayrıca öğretmenim brnden sadece dört yaş büyüktü. Bu da benim derste rahat olmamı sağlayacaktı. Tam bunları düşünürken evin önüne geldiğimi fark ettim ve malesef gerçek hayata döndüm. Eve gelince birde üvey annemden fırça yedikten sonra odama geçtim ve biraz fizik çalıştım. Bu da beni daha çok strese boğunca aşağı indim ve buzdolabından çikolata aldım. O sırada üvey. annem geldi. Onun içinse önemli olan şey kilomdu. Çikolatayı elimden aldı ve bana bir elma verdi. Zaten bu olay sonrası en iyi stres atma yönteminin spor yapıp terliyip serin bir duş alıp uyumak olduğunu düşündüm. Sonra sporu boşverdim ve duş alıp yattım.Çalar saatimin sesiyle uyandım. Formamı giydim saçımı özenle topladım ve akşamdan hazırladığım çantayı alıp kahvaltıya indim. Üvey annem saçımı bu kadar özenli toplamama ve hafif makyajımı görünce o kadar şaşırdı ki bir süre ağzı açık kaldı. Hemen bakışlarını önemsemeden masaya oturup hızlıca kahvaltımı edip çıktım. Okula gittim. Bütün gün o kadar sıkıldım ki zamanın akmadığını düşündüm ama sonunda okul bitti. Hemen çantamı toparladım. Şoförün gelmemesini okuldan eve yürüyerek gitmek istediğimi haftalar önce canım sıkıldığı için söylemiştim . Şuan bunu söylediğim. icin kendimi tebrik ettim ve otobüse binip ders verilecek yere gittim. Sıralardan birine oturdum. Ögeretmenimiz geldi. Adının Bulut olduğunu söyledi. Konumuzun şuan hissettiğimiz şeyi cizmekti ben bir adam ve küçük. çocuk. çizdim cocuk sürekli resim çizip önüne koyuyordu. adamın elinde makas vardı. Resimleri kesip kıza ulasmak istiyordu. Ama kız direniyordu. Resmim bitince çizdiğim adamın üstüne babam küçük kızın üstüne de ben yazıp resmin arkasına adımı yazdım. Hocamız diğer derse resimleri yorumlayıp tiyolar vereceğini söyledi. Bu arada derste benim yakınımda oturan kız benle konuşmak istiyordu. Ders bitince benim yanıma geldi. Tanıştık. Adının Sıla olduğunu söyledi.Bir yere gidip oturup konuştuk. Asıl garip olansa hikayelerimizin aynı olmasıydı tek fark onun babası ölmüştü ve üvey babası vardı resim çizmesini istemiyorlardı ,onun kurdukları şirketi devam ettirmesini istiyorlardı.Benim gibi.Bunun üzerine birlikte kaçış planlarını birleştirmeye karar verdik. Sonra evlere dağıldık. Eve gittim,saat geç değildi bu nedenle sorun olmadı.Çok heyecanlıydım.
Çünkü artık bir takım arkadaşım vardı! Üstümü değiştirip ödevlerimi yaptım ve yattım.

Bay Çok Bilmiş #Wattys2015Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin