Deccal Misim Olm || TAEGYU

* (m)

(Beomgyu anlatımı ile)

"eminsin değil mi eskisi gibi görünüyor? Bak beğenmediysen daha iyi bir yer bulur orada yaptırırım!"

Telaşı arasında göz yaşlarım akıp gidiyor ve buna daha da telaş ediyor. Tek göz yaşımla dünyayı darmaduman edecek gibi bir hali var.

"Tyun sakin ol~ gerçekten çok güzel görünüyor. Akorları her şeyi çok iyi. Teşekkür ederim..."

Kalbim yerinden çıkacak gibi hissediyorum öyle mutluyum, öyle aşığım... Her şeyim o olsun diye yalvaracak kadar aşığım hem de.

"Taehyun."
"Efendim aşkım?"

Gitarımı yere koyup dizlerim üzerinde sevgilime doğru yaklaşıp tam önünde bağdaş kurdum. Dizlerimiz birbirine değiyordu. Tıpkı onu ilk öptüğümde olduğu gibi.

"Ben seni çok seviyorum. Hayatıma Soobin'in siki sayesinde girmiş olman çok ironik tabi... Ama oturup Soobin'e bunun için saatlerde teşekkür edebilirim gibi hissediyorum."
"Soobin hayatta ilk kez bir işe yaradı desene."

Sağ dizine elimi koyup okşamaya başladım.

"Biliyor musun, bizimkilere seni tanımadığımı söylemiştim ve Yeonjun gruba Soobin ile çekindiğiniz birkaç fotoğraf attı. O an dedim ki; babanın amına koyim bu ne haşmetlilik!"
"Ne?"

Bir anda gülmeye başlamıştı. İşte o gülsün diye dünyanın en şebek insanına bile dönüşürüm ben.

"Sonra o orospu evladığını dövdüğüm gün seni ilk kez yüz yüze görmüştüm. Bu benim olsa sabah akşam öpsem dedim içimden. Çünkü biliyordum aramızda 1500 km ileriden farkedilecek bir çekim vardı."
"Sen baya aşıksın ha bana."
"Felaket aşığım hem de... Seni ilk öptüğümde pişman oluruz dedin ya, ben orada içimde bir yerlerde 8 büyüklüğünde deprem oldu da dünyam yıkıldı sandım. Ben pişman değildim çünkü..."

Gözlerime bakıp ellerimi avuçları içerisine hapsetmesi akıl sağlığıma iyi gelmiyor.

"Beni niye beklettin o zaman?"
"Emin olmak istedim. Benden, senden..."

Yanaklarıma ufak öpücüklerini bırakıp dudağıma oradan da boynuma ufacık tüy gibi öpücükler bırakıyor.

"Seninle sevgili olmayı çok istiyordum. Tüm bedenim sen diye ağlıyordu sanki."

Öpüşlerini sertleştirmeye başlaması vücudumun ayaklanıp beynimin düşünme yetisini kaybetmesine sebep oluyor. Boynuma ıslak öpücükler bırakıyor, bir eliyle bacaklarımı okşuyor.

"D-dur~ bir şey anlatıyorum!"
"Anlat aşkım~ anlat sen."

Oyun oynuyor benimle.

"S-sen... Pişman oluruz dediğin için emin olmak istedim... Ge- ahm~~ gerçekten pişman mı olurduk merak ettim."
"Pişman olsaydın bu şekilde inlemezdin Gyu~"
"Haaa~~~ delireceğim şimdi!"

Kucağına yerleşip boynuma izlerini daha rahat bırakmasına imkan sağlamıştım. Şuan cümlemi bitirmektense kucağında sabaha kadar inlemeyi tercih ederim.

"Taehyun~ bir süre boynumu sarmam gerekecek gibi."

Islak dudaklarını yalayıp gözlerime bakıyor. Tanrım yemin ederim burada şuanda kontrolü kaybetmemek çok zor...

"Yavrum sen böyle bakarsan sabaha kadar yorulmadan..."
"Sapık piç!"
"İtiraf et bu sapık piç için deli oluyorsun"
"Beni kendine bastırmaya devam edersen ciddi anlamda delireceğim."

Belimden tutmuş beni kendisine bastırıyor sürtünmemi sağlıyor ve bunu yapması için yalvarabilirim.

"Tae daha fazla bastırırsan... Kucağına bağımlı olucam"
"Yavrum amaç o ya zaten."
"Sen gerçekten sapık oldun iyice."
"Bebeğim sana sapık oldum ben."