14-İngiltere

24 6 17
                                    

2 hafta sonra

Yanağımda hissettiğim soğuk dudaklarla gözleirmi araladım. Cenan beni uyandırmamaya çalışarak yüzüme öpücükler konduruyodu. Ama uyanmıştım. Cenan benim uyandığımı fark etmemişti ve hala öpmeye devam ediyodu. Yavaşça elimi onun kumral saçlarına attım. Kafasını kaldırınca ela gözleri kahverengi gözlerimle buluşmuştu.

"Günaydın bebeğim." dediğinde tekraradan boynuma uzunca bi öpücük bıraktı.

"Günaydın." yavaşça yatakta doğruldum ve etrafa baktım. Bi kaç gündür Cenanla beraber kalıyoduk. Odanın kapısının önünde valizlerimiz duruyodu. Evet bugün yarışlar için ingiltereye gidiyoduk.

"Saat kaç?" kendimi yatağa geri bıraktım ve gözlerimi ovaladım.

"07:45. İki saat sonrada havalimanına gidicez"

Derin bi nefes aldım. "Heycanlandım" Cenan beni kendisine çekti ve yanağıma öpücük bıraktı. "Birazdan Emregil gelicek hepberaber kahvaltı yapıcaz. Yemeğimizi yedikten sonrada havalimanına gidicez"

Kafamı salladım ve sıkıca ona sarıldım. Şuan yarışlar için herşeyimiz hazırdı. Çok tehlikeli dediğim hareketi bile artık kolayca yapabiliyodum.İngilterede son bikaç çalışma yapıcaktık. Cenan bizim için müzik seçmişti. Kıyafetlerimizide internetten siparış etmiştik. Herşey tamamen hazırdı.

Yarış için hareketlerimizde hazırlamıştık.
Buz pateni yarışlarında her hareket karşı puan kazanılıyodu. En çok puan kazanan mantıken birinci oluyodu.

Yarışmacıların çoğu erkek/kadın şeklinde. Ama bizim erkek/erkek olmamız yargılanabilirdi. Sonuç olarak insanların düşünceleri umrumda değildi. Bizim hedefimiz yarışı kazanmaktı.

Cenan yüzüme öpücükler kondurmayı bıraktı. "Hadi yemeği hazırlayalım"

"Tamam sevgilim."  yataktan kalktığımda. Cenanda benimle kalktı. "Senin sevgilim diyen ağzını yerim"  mutfağa geldiğimizde Cenan beni tekrar kendine çekti ve dudaklarıma ardıardına öpückler kondurdu. Cenan gibi birisiyle birlikte olduğum için çok şanslıydım. Cenan gerçekten sevgisini heryerde gösteriyodu.
Dışarda insanları umursamadan istediği gibi temasta bulunuyodu. Buna karşılık biraz utansamda alışmıştım.

"Cenan yeter. Hadi yemekleri hazırlayalım."

Cenan gülümseyerek tezgahın önüne heçti bende dolaptan bikaç şey çıkardım ve kahvaltıyı hazırlamaya başlamıştık.

----

Emregilde geldiğinde kahvaltı tamamen hazır olmuştu. Hızlıca bolca sohbet ederek kahvaltımızı yapmıştık. Şimdi ise arabadaydık ve havalimanına gidiyoduk. Arabaya ilk bindiğimizde Emreyle ben ağlayarka birbirimizi sarılıyoduk. Sonra herşeyi siktir edip müzik söylemeye başlamıştık. Karşık müzikler dinlerken havalimanına varmıştık.

Emre geldiğimizi görünce tekrar somurtmuştu. Gülerek ona baktım. Aslında şuanda bende kendimi iyi hissetmiyodum heyecandan midem bulanıyodu. Eğer şimdi böyleysem yarışta nolucağını düşünemiyodum.
Cenan hızlıca arabayı park etti. Hepimiz arabadan indik.

Bagajdaki valizlerimizi almayı Cenan ve Ömer üstlenmişti. havalimanına doğru yürümeye başladık. Cenanın yanından çekildim ve Emrenin yanına geçtim. Onun koluna sarılarak yürümeye devam ettik.

İçeri girdiğimizde alt dudağımı ıssırdım ve etrafı inceledim. Valiz kontrolünden felan geçtikten sonra uçağın kalkmasına on dakika kalmıştı. Hemen biletleri  ayarlamıştık ve beklemeye başladık.

Ömer aramızdaki sessizliği bozmuştu. "Oğlum o yarışı kazanmadan gelirseniz sizi sik-" Emre gülerek onun lafını kesmişti.

"Emre ben şimdi seni bu elemanamı emanet edicem?"

Ömer benim kafama vurdu. "Ne varmış bende hem ben sevgilime prensesler gibi bakarım"  Ömer Emreyi kendine çekti ve sarıldı.

Kafamı tuttuğumda yalandan ağlama takliti yaptım ve Cenana sarıldım.
"Ömer malmısın oğlum. Niye vuruyosun kafasına" Cenan kafama öpücükler kondurdu. Bugün fazlasıyla öpücük dozumu almıştım.

"Okadar sert vurmadım lan"
Ömer kendini savunurken Cenanda onun kafasına vurmuştu.

"Neyse ya. Benim burda Arifim gidiyo"
Emre Ömerden ayrıldı ve bana sarıldı.
Gülümseyerek bende ona sarıldım.
"Arifim yarışı kazanın gelin. İngilterede Cenana vermiyosun tamammı?"

Kaşlarımı çattım. "Neyi vermiyim?"

"Götün-" Emrenin lafını Cenan kesti ve ayağa kalktı. "Hadi biz gidiyoruz artık birazdan kalkıyo uçak."

Anons sesi geldiğinde Ömer ve Emreyle beraber bende ayağa kalktım. Bir valizi ben aldım diğer valizide Cenan aldı. Emreye ve Ömere sonkez sarıldım.

"Hadi siktirin gidin artık. Yolunuz açık olsun dikkatli olun oraya gidincede arayın bizi." Emre çantasında su şişesi çıkardı. Biraz kısmını üzerimize frılattı.

"Emre napıyon amına" Cena benim elimi tuttu ve çekiştirmeye başladı. "Hadi gitmemiz lazım uçak kalkıcak şimdi."

Yürümeye başladığımızda en son arkamı döndüm ve bağırdım "GÖRÜŞÜRÜZZZZ!"
Emre bana gülümseyerek el salladı ve önüme döndüm. Uçağa geldiğimizde hızlıca yerlerimize yerleştik. Cenan valizleri yukarı yerleştirdi ve yanıma oturdu. Ben ise cam kenarına geçmiştim. 

Kafamı arkaya yasladım ve gözlerimi kapattım. "Uykum geldi şimdiden"
Cenan güldü ve oda kafasını arkaya yasladı. "Ben uyusam olurmu?"

Cenan kafasını salladı. Yanağıma kısa bi öpücük kondurdu. Oturduğum yerde biraz daha yayıldığımda Cenan bir elini bacağıma koydu. Cebindende telefonunu çıkardı ve onunla ilgilenmeye başladı. İkimizde tahminen iki saatlik bi uçuş bekliyodu.

Çok fazla aynı kelimeleri kulanıyomuşum gibi hissediyorum. Sanki bi anlam akışını bozan bişeyler var ama bilemedim

Oylamayı unutmayın★

★Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin