Tam olarak şu anda sahip olduğum şeylerde bulamadığımdı, Huzur. Aramaya devam etmek mecburiyetini hissediyordum.
*** BÖLÜM 2 ***
" Oğlum git Konuş, manyak mısın? En fazla tersler. "
" Kanka yemiyor ya, alışkın Değilim. "
" Lan sen mi alışkın değilsin? Yürü git manyak. "
" Kanka öyle deme ya, azıcık cesaretlendir. "
" Altı üstü gidip Kızın numarasını isteyeceksin lan, ne cesareti istiyorsun? "
Ahh şu Atilla... Benim bu yaşıma kadar hiç kız arkadaşım olmamasına rağmen, ben bile gidip o kızdan numarasını isteyebilirdim. Ama ne olduysa Atilla'yı ikna etmek çok zor olmuştu. En sonunda ikna olmuş, Kızın yanına gidip numarasını istemişti. Ve sonuç olarak sağ yanağına Yediği inanılmaz bir tokatla geri dönmüştü. Ben gülmekten yerlere yatarken, Atilla bana baya sinirlenmişti. Ama haklıydı da, kim olsa sinirlenirdi.
" Kanka takma kafana, zaten o seni haketmiyordu. (!) "
Kız taş gibi olmasına rağmen Atilla'yı böyle avutuyordum.
" Lan oğlum ben babamdan böyle tokat yemedim lan. Feleğim şaştı anasını satayım. Vereceği numara da onun olsun be! "
Anlaşılan, Atilla yalnızca bana değil, Ecem'e de baya kızmıştı. Ecem, yan sınıftan, Sarışın güzel bir kızdı. Şartları değerlendirdiğimizde; zaten o Atilla'ya numarasını verseydi, bende gidip Buse'ye açılabilirdim. Buse bana ne kadar imkansızsa, Ecem de Atilla'ya en az o kadar imkansızdı. Kısacası Ecem, Atilla'ya bakmazdı.
" Kanka tamam neyse salla gitsin ya. Sana kız mı yok lan? "
" Oğlum sende s.....git ya! Hep senin yüzünden zaten. ......! Verdin gazı yolladın Kızın Yanına, al gördük Altı üstü numarayı! "
" Kanka yapma şöyle ya. Bir kız için kardeşine yaptığına bak. "
Biraz zor da olsa durumu kurtarmayı başarmıştım. Tabi daha sonraları Atakan'a Ecem'in ona bakmayacağını söyleyerek, çoğu en iyi arkadaşın yaptığı gibi onunla çok pis dalga geçmiştim.
Bu arada fizik hocamız, ödevimi çok beğenmiş ve Tübitak'a yollayacağını söylemişti. Yani o ödevin kardeşim Can'ın eline geçmesi baya zorlaşmıştı. Mecburen Can'a yeni bir uzaktan kumandalı araba almak zorundaydım.
Okuldan çıkıp otobüse bindiğimde tekli koltuklardan birisinin boş olduğunu gördüm. Ve geçip oturdum. Koyu mavi kulaklığımı kulağıma takıp müziği açmış, camdan dışarıyı izliyordum. O anda telefonum titredi. Yeni bir mesaj gelmişti.
" Selam. :) "
Mesajı atan kişinin numarası Kayıtlı değildi. Kim olduğunu bilmiyordum. Bu Yüzden Cevap yazma Gereği duymamıştım. Daha sonra bir mesaj daha.
" Tolga, Orda mısın? :) ?
" Kimsiniz, numaranız bende yok. Bu Yüzden tanıyamadım. "
" Nasıl olur? Oysa ki sen beni çok yakından tanıyorsun. :) "
İlginç. Kimdi bu?