The Populer Enemies -Taegyu

XIX

-Beomgyu-

Evet. Festival günü gelip çatmıştı. Sabah 5 gibi uyandım sanırım. Zaten 1-2 saat uyumuştum heyecandan. Yanıma ihtiyacım olan her şeyi aldıktan sonra yakındaki bir parka gittim. Rahatlamak için biraz tüttürmem gerekiyordu sanırsam. Zaten bu saattede hiçbir yer açık olmazdı.  Parkın bir köşesine geçip oturmuştum. Bir yanımda kılıfında duran gitarım. Sanırım ilk defa Taehyuna minnettardım fakat yine de hakkımdu bu. Diğer yanımda ise sahne kostümümün ve ihtiyacım olan diğer eşyaların bulunduğu valizim duruyordu. Festival bana 2 saatlik uzakta olan başka bir şehirde olacaktı bu yüzden 2 saat sonra otobüs biletim vardı. Üçüncü sigaramı yakarken parkta bir hareketlilik hissettim. O tarafa baktığımda kapüşonlu,yüzünü seçemediğim halde tanıdık gelen biriyle karşılaştım. Bana doğru geliyordu. Doğrusunu söylemek gerekirse gericiydi...baya.

Adam yaklaştığında yüzünü seçmeye başlamıştım. Saat yavaştan 6'ya geliyordu. 1 saat sonraki otobüsüm için bu sigaradan sonra ayaklanmam gerekiyordu. Yüzünü zar zor seçebildiğim adam son anda dahada hızlanrak geldi ve ağzımda yeni yakılmış olan dalı çekip yere attı. Ayakkabısıyla ezdiğini gördüm. Sinirden köpürmeye hazırdım şuan

"Hey! Ne yaptığınızı sanıyorsu- Taehyun?"

"Sanada günaydın!" Sesi fazlasıyla enerjik çıkıyordu saate nazaran.

"Ne işin var burda?"

"Hiiç seni arıyordum ve içimden bir ses burda olabileceğini söyledi."

"Beni mi arıyordun? Bu saatte hemde?" Hiçbir şey mantıklı değildi şuan. Mesela sabahın 6'sında taehyunla bu parka ben napıyordum? Hemde festival gününde

"Beni mi arıyodun? Nedenki?" Sanırım şaşkın halim ona komik gelmiş olacakki buna güldü saha sonra küçük valizimi eline aldı. Gitarımı ise omzuna geçirdi.

"Hadi gel bir sürprizim var."

Onun hızlı adımlarına yetişmeye çalışırken soru soruyordum sadece

"TAEHYUN! DURSANA NEREYE? OTOBÜSE YETİŞMEM LAZ-" gördüğüm seyle transa girmiştim sanırım.

Parkın çıkışında küçük bir otobüs ve önünde otobüse eşya yerleştiren haerin,winter,jungwon,jay,yeonjun, soobin, heesu- Bİ DAKİKA BUNLARIN BURADA NE İŞİ VAR AMINKOYİM!

Benim geldiğimi fark eden winter hemen konuya girdi;

"Ayyy beomgyuda gelmiş! Hadi erkenden oraya gidelim!" Bu saatte nası bu kadar enerjik olabildiğini sorgulamayı aklımın bir köşesine kaydettim.

Kafa karışıklığımın sebebini bakışlarımdan anlayan yeonjun konusmaya basladı;
"Taehyun ve soobin seni desteklemeye geleceği için onlarda geldi. Hem otobüs kiralamak için ortak lazımdı. Fena mı oldu? Daha ucuza geldi hem." Son şeyleri gülerek şakayla karışık söylemişti.

Fakat kafa karışıklığım dahada artmıştı şimdi.

Taehyun neden beni desteklemeye gelsinki?

Herkes tek tek otobüse binerken hâlâ düşünüyordum kendi kendime. Düşüncelerimden kai'nin gülerek yanıma gelmesiyle ayrılabildim.

"Bugün ateşkes yapalım bro" dedi samimi bir şekilde. Bende samimi olduğunu düşündüğüm bir gülümseme takındım suratıma ve sırtını sıvazlayıp otobüse bindim. Arkamdanda kai geldi.

Oturma sırasına şöyle bir göz gezdirdiğimde çokta şaşırılcak şeyler görmedim.

Her ne kadar düşman olup birbirlerinin burunlarından getirselerde konu dedikodu gibi kızsal şeyler olunca hiçbir şey yokmuş gibi davranan hanni,haerin,winter,ningning dörtlüsü otobüsün en arka 4lü koltuğunda oturmus hararetli hararetli Jin hoca ve namjoon hocanın ne kadar yakıştıklarından konuşuyorlardı.