UNUT (TAMAMLANDI)

UNUTULAN DOĞUM GÜNÜ

Multi:Masal
Kerem geldikten sonra herkes eve kapandı. Ama bugün çıkacaklar.Yani sanırım. Ümit ediyorum. Zaten bi çıkmasınlar görürler. Bugün en güzel gün. Çünkü ben doğdum. Ah ne kadar müthiş. Ve herkes hatırlar. Çünkü geçen sene Yusuf bile hatırladı. Tabi bu sene hatırlayacağını pek sanmıyorum.
Çünkü dün kavga ettik. Zaten yapmadığımız şey değil ama. Neyse artık üstümü değiştirip aşağı inmem gerek .Kahvaltıda kimse bir şey demedi ama olsun.
Hemen açık mavi taytımı ve siyah askılı tişörtümü giydim. Aşağı indiğimde kimse yoktu. Havuzun orda Yusuf top sektiriyordu. Daha yanına gitmeden beni fark etti.
"Hele şükür be. Yarım saattir seni bekliyorum. Bende insanım. "
"Beklediğini bilseydim erken gelirdim. "
Ben Yusuf'a tavır yaparken Afra geldi.
"Güneş Toprak nerde?"
"Bilmiyorum. Arasana? "
"Yok ona süpriz yapıcam. Doğum günü ya. "
"He. Başka? "
"Yok. "
"Tamam. "
Ben kendi kendime homurdanırken Yusuf bişey dedi. Ama anlamadım. "Anlamadım"
"Dedimki bugün Toprak'ın doğum günü mü? "
"Evet de başka bişey söyleyecek misin? "
"Ne gibi? "
"Boş versene "
"Sen iyi misin? "
"Evet. Gitmiyor muyuz? "
"Nereye? "
"Basketbol oynamaya. "
"He tamam"
Sitenin sahasına gidene kadar ikimizde konuşmadık. Toprak'ın doğum günü ama benim değil sanki. Alo.Biz ikiziz. Farklı günde doğamayız. Geçen sene çok güzeldi. Ama bu sene bizim ikiz olduğumuzu unutmuş gibiler. Bide Yusuf "Seni benden iyi hiç kimse tanıyamaz. "demişti. Nah tanıyamaz. Daha doğum günümü bile bilmiyor.
"Güneş senin doğum günün ne zaman? Rüzgar'ın ki 6 Nisan, Toprak'ın 1 Temmuz. Ama seninkini bilmiyorum. "
"Hani beni senden iyi kimse tanıyamazdı? "
"Hım. Tamam neyse oynayalım artık. "
"Hadi at topu. "
"Niye? "
"Oynamıycak mıyız? "
"Benden al topu. "
"Of çok uzatın ama. "
Biz tam oyuna başlamıştık ki telefonum çaldı. Kimin aradığına bakmadan açtım.
"Alo? "
"Güneş hanım ehliyet sınavı vardı. Onu hatırlatmak için aramıştım. "
"Ha. Doğru. Ben hemen geliyorum. "
Telefonu kapatır kapatmaz Yusuf" Ne oldu?  Nereye? "
"Sana ne. Doğum günümü bilmeyen insan. "
"Biz o konuyu unutmuştuk hani"
"Unutmamışız demek ki neyse ben gidiyorum. Yarın görüşürüz"
"Tamam gülü güle."
Koşa koşa eve gittim. Hala evde kimse yoktu. Odama çıkıp duş aldım. Üzerime rahat bişeyler giyip çıktım. Kemal amca beni bekliyordu. (Şoför)
"Doğum gününüzü kutlu ololsun Güneş hanım. "
"Teşekkür ederim Kemal amca. Hira ve Özgür 'den sonra sen kutladın."
"Ehliyet kursuna dimi. "
"Evet. "
Kursa geldiğimizde Toprak çokta gelmişti.
"Hele şükür be kızım .Neyse bugün sana kızmak yok."
"İyki doğdun ikiz. İyki senin ikizinim. "
"Sen de ikiz. Kavga ederiz ama sende iyki benim ikizimsin. "
Bizim bu saçma doğum günü konuşmamızdan sonra sınava girdik. Ve tabii ki de ehliyeti aldık.
"Yaşasın artık yasal yolla araba süre bilicem. Şimdi yandınız Yusuf bey. "
"Ee Yusuf doğum günün hatırladı mı? "
"Hatırlamayı geç ikiz olduğumuzu bile hatırlamıyor."
"Anladım. Hadi eve gidelim artık. "
"Tamam
Eve geldiğimizde ben arka kapıdan giricektim ki Kemal amca engelledi.
"Ne oldu Kemal amca? "
"Evet ya gircez işte eve. "
"Ön kapıdan girin. "
"Niye? "
"O kapı kitli. "
"İyi tamam. "
Kapıyı çaldık ama kimse açmadı.Ben pantolonumun cebinde anahtar ararken Toprak çıkarıp açmıştı.Yine kimse yoktu. "Hadi anladım babam işte. Nur teyze ile kızı alışverişte olabilir. Ama Rüzgar nerde? "
"Bilmiyorum Toprak. '
"Süpriz"
Allah'ım sana geliyorum .Bu ne ya.
"Unuttuk sandınız dimi. "
Toprak'la ikimiz kafa salladık.
Birkaç saat sonra.
Herkes gitmişti.Bende odama çıktım. Yusuf gelmemişti. Of zaten bekliyen de kabahat. Kafamı yastığa gömüp bağırdım.
"Yine kime kızdın. Güneş. "
"Sana. Dur bi saniye sen nasıl girdin odama? "
Yatağımın karşısında ki balkonu gösterip ukala bir şekilde güldü.
"Ukala pislik ne olacak. "
"Niye geldiğimi merak etmiyor musun?"
"Elindeki poşetler de ne olduğunu merak ediyorum. "
"Tamam kapa gözünü. '
" Of tamam. "
Gözlerimi kapadıktan sonra poşet sesleri geldi. Sonra"açabilirsin" sesi. Gözlerimi açtığımda küçük bir çikolatalı kekin üstüne 18 yazan bir mum vardı.
"İyki doğdun baş belası. İyki tanımışım seni. "
O öyle deyince hiç vakit kaybetmeden mumu üfledim.
Ben mumu üfledikten sonra öbür poşeti uzattı . İçinden bir albüm çıktı. Yusuf'la bizim fotoğraflarımız vardı. Boyuna sarılıp"Çok teşekür ederim. Bu hayatımın en güzel doğum günü ve hediyesi. Sende iyki varsın ukala pislik. "