ÇAKMA KUZEN

Bölüm-9-

Sarhoşluktan içimden mal mal gülmek geliyor. Beynimin yarısını hissetmiyorum. Biz Bartu'yla malak gibi Koray'a bakıp gülüyoruz. Ayı gibi içmiştik olum ne bekliyor ki?

Ama öyle bi bakıyor ki sanki Bartu'yla evlenmişimde, çocuğum olmuşta, sonra da ayrılmışızda, çocuk ta ortada Koray'a 'Size baba diyebilir miyim amca?' diyor? Ne yani? Birden Bartu sarhoş panda gibi ayaklanmaya çalıştı ama tekrar yere çakıldı. Vıyy yavriim yazık valla. Kendini toparlayınca yanıma gelip Konuşmaya başladı.

"Ne var lan? Niye geldin? Sevgilimle vakit geçiremeyek miyim?"

"Geçiremezsin lan! Siktir git burdan. Fransa'ya mı nereye gidiyorsan git. Bi sikimde değilsin." Koray'ın önüne geçip aralarına girdim.

"Sakin ol liseli! Yavaş olun lan. Tamam sakin." deyip Sakinleştirmeye çalıştım.

"Tamam sakinleşin bi ya. Aaa durun size bi espri yapiyım da ortam yumuşasın. Bakın şimdi. Bir nane, Bir naneye ne demiş?" Kimseden ses gelmeyince bende kendim cevapladım.

"Hazır mısınız? 'Sanane' demiş. Ahahah sanane ahahah sa... ahahagsh
sanane demiş ahahah olum ya ahahah." İkiside bana 'bacım sen buralarda yenisin galiba? Ne iş?' bakışı atınca "Tamam o zaman şunu dinleyin. Bir fil, bir yoncanın arkasına saklanmış ama kimse görememiş. Neden?" Bu sefer Bartu "Neden?" diye sorunca hemen cevabı yapıştırdım. "Çünkü çok iyi saklanmış. Ahahaahh duydunuz mu? Çok iyi aahahha saklanmış ahahahaha." Bunu duymasıyla Bartu'da gülmeye başladı.
"Ahahaahags sevgilim bu iyiydi işte ahaajahah işte benim kızım ahhahah." diye anırınca bende verilen gazla anırmaya başladım.

Koray bizim bu ayyaş halimizden sıkılmış olacak ki kolumdan tutup beni sürüklemeye başladı-çalıştı çünkü diğer kolumdan Bartu tutuyordu. Koray'la gidemezdim çünkü bu Bartu'yla bu son gecemizdi.(Gece falan derken fesatlaşmayın amkamksmaak) Kolumu Koray'dan kurtardım ve Bartu'nun kolunun altına girip kafamı göğsüne yasladım. Bartu zafer kazanmış gibi sırıtırken bende Koray'a doğru kıkırdamaya başladım.

"Noldu tutamadın mı Tüylü Bamya?" diye Bartu söyleyince resmen haykırdım.

"Ahahah Bartu ahajhaah lan ahahah nefes alamı.... ahaahah-" Bartu sırtıma ata kırbaç vuruyormuş gibi vurdu. Mal.

"İyi misin lan?"

"İyiyim olum yavaş vursana yha akjskaka."

"Tamam lan özür dilerim. Gel bi öpeyim de geçsin." deyip dudaklarıma yaklaştı ve minik bir buse kondurup geri çekildi.

2 Hafta Sonra

"Esiiiin! Hadi kahvaltıya!"

"Öff bağırmasana be tamam geld- Aaa o çilekli pancake mi? İnanmıyorum ya en sevdiğim!" Hemen Koray'ın yanına gidip yanağına bir öpücük kondurdum ve yerime geçtim. Çilekli pancakelerimi yerken telefonumun müziğiyle hemen kalkıp tuşu kaydırdım. Arayan teyzemdi.

"Oo başkan naber ya?"

"İyidir sen nasılsın?"

"İyiyim ee ne zaman dönmeyi planlıyorsunuz?"

"İşler uzadı ya o yüzden Ağustos gibi düşünüyoruz. Bir sorun var mı?"

"Evet ya senin bu oğlun varya bana çok iş yaptırıyor. Ayrıca paramız bittiiğ bana para veerrğ bana para veerğ."

"Ya anne sallıyo senin bu yeğenin. Hep yemekleri bana yaptırıyo. Kurtar beni Anneeğ!"

"Tamam tamam az daha dayanın. Biz banka hesabına para yollarız."

"Tamam görüşürüz başkan. Dikkatli olun sakın gelin size şeker veriyim diyen adamların yanına gitmeyin."

"Tamam görüşürüz canım."

Telefonu kapattıktan sonra kahvaltı masasına doğru yürüdüm. Ve sandalyeme oturdum-oturacekken Koray kolumdan çekti ve duvara yapıştırdı.

"Sen. Nasıl. Yalan. Söylersin?"

"Ya şaka yaptım... Valla ya... Nolur vurma?"

"Sana asla vurmam. Ne olursa olsun. Ama asla. Vurmayacağım ama cezanıda çekiceksin."

"Ya bak tamam özür di-" lafımı bitirmeden dudaklarıma yapıştı. Noluyo amk? Koray beni mi öpüyor? Hemde dudağımdan? Yoğamınağh. Dur lan valla gerçek. Napcam lan? Karşılık vermeli miyim? Yoksa tokat atıp çekip gitmeli miyim?

^.^.^.^.^.^.^.^.^.^.^.^.^