GİRİŞ

25 0 0
                                    

"Sonra dedim ki Sevil seni çok seviyorum, çocuklarımın anası evimin hanımı ol gel beraber kaçalım buralardan-"

"Ee o ne dedi?"

"Ne diyecek? Kabul etti tabii ki. Yıllardır bunu bekliyordum Deniz, seni çok seviyorum lütfen öp beni dedi. Ben de öptüm tabi çok da güzel öpüşüyordu ha. Hem zaten başka şansımı var bir bak yani yüzüme ben olsam ben de kabul ederi-"

"Deniz Allah aşkına bir sus!"

Yarım saattir arabada geri kafalı ikizim Deniz'i ve küçük kardeşim Durukan'a anlattığı hikayeleri dinlemek zorunda kalan sefil benim arkadaşlar. Hayır yani sanki bilmiyoruz yalanlarını bir de gerçekmiş gibi anlatıyor, yok 'Seni seviyorum'muş yok 'yıllardır bunu bekliyorum'muş. Ulan her hafta aynı hikayeyi anlatmaktan bıkmadı yemin ediyorum.

Bu arada ben kim miyim? Çok iyi soru. Deniz'in mallığı yüzünden kendimi unutuyorum teallam. Neyse, benim adım Derin. Derin Akarsu.

Bond. James Bond.

Her neyse. Öhöm. Öncelikle bilmelisiniz ki tam olarak bir GerzekLand yerlisiyimdir. Evet GerzekLand. Evet çünkü etrafımdaki herkes gerzek. EVET O YÜZDEN GERZEKLAND DEDİM SUSAR MISINIZ.

GerzekLand evet. Üç birbirinden malak erkek kardeşiniz olsa siz de böyle dersiniz!

Ben de onlar sayesinde biraz erkekleşmiş olabilirim. Iy, erkekleşmek ne ya. Tövb- Lan...

BEN TRAVESTİ DEĞİLİM!

Sonuç olarak fazla kızımsı biri değilim. Yani öyle Eyeliner'larmış, yok elbisem güzel değillermiş, bunlar bende bulunmaz. Makyajdan da nefret ederim.

Ama hemen aklınızda pasaklı bir kız canlanmasın ha. Mesela saçıma çok dikkat ederim. Her gün falan yıkarım da, bu aralar iki günde bir yıkıyorum. Fatura çok geliyormuş falan... Ama mecbur yani. Emir büyük yerden, ne yaparsınız.

Eveet, kendimi de tanıttığıma göre olaya dönebiliriz leydiyz end centılmın.

Bugün okulun ilk günü *ve sabah lanet alarmımın sesiyle uyandım annem aşağıdan kalkmam için bağırıyor hemen kalktım üstüme rastgele bir şeyler geçirdim of çok çirkinim yine yea lanet olsun ehehehe*

TABİİ Kİ HAYIR.

Tamam birazı doğru olabilir.

Tamam azıcık doğru.

Sabah Anne Türkü Band eşliğinde Mehter marşıyla uyanmış olabilirim ama bu benim uykucu olduğumu göstermez.

Yok canım. Ne tembeli? Aaa hiç olur mu öyle şeey. Çok ayıııııp.

Ben yine fazla saçmaladım sanırım. Neyse. Öhm.

Velhasıl bugün okulun ilk günü ve ben daha şimdiden okuldan sıkıldım çünkü abim Doğukan, aptal ikizim -ikizim dediğime bakmayın aslında tek yumurta ikizi midir ne haltsa işte ondanız ve ben ondan beş dakika önce doğdum niheheh-Deniz ve küçük kardeşim Durukan'ın boş laflarını dinliyorum.

Ya tüm erkekler mi aynı olur? Bir başladılar 'Of keşke kahvaltıda o kadar süt içmeseydim'le şuan karı kızdan konuşuyorlar. Konu oradan oraya nasıl geldi hiç bahsetmiyorum bile. Abazalar işte.

Hayır, işin en kötüsü de babam da bir şey demeden araba sürüyor. İnsan bir der ki benim burda bir kızım vardı, onun hayrına şunları susturayım enselerine çalayım bir tane ama yook. Adam yerine mıhlanmış sanki ne kımıldıyor ne bir ses soluk çıkarıyor.

Nihayet okula geldiğimizde arabadan hızlıca inip rahat bir nefes aldım. İçim bunaldı vallahi şunların konuşmalarından.

Okula bu kadar hevesli gireceğimi hiç düşünmezdim lan.

Vay be bu sene onuncu sınıf olduk. Allaah Doğukan abim şimdi bu sene son sınıf, seneye üniversiteye gitse onun odası bana kalır. Ben tuttum bu işi.

Sinsice Doğukan abimin tabiri caizse götünün dibine yanaştım.

"Doğukan abiii..."

"Pişt pişt... Bu sene çok çalışıp güzel bir üniversiteyi kazanıyoruz dimiii?" mümkünse Bursa'ya en uzakta olanından...

Doğukan abim söylediklerimin üstüne benim gibi sinsice sırıttı. "Tabi kızım."

"Ha şöyle. Dersleri aksatmak yok bak tamam mı?"

"Tamam lan hadi yılışma."

Ona dil çıkarıp hızlıca bahçeye girdim. Amacım okula girmek değil aslında, Nisa'yı arıyorum. Onu gördüğümde hızlıca yanında gittim. Tam arkasından ellerimle gözlerini kapayacaktım ki hızlıca arkasını dönüp "Bu sefer yapmayacaksın." dedi.

Ah ya. Kızın anlamasına da şaşırmadım gerçi, her sene aynı şeyi yapıyorum.

Onunla hızlıca sarılıp sene başı özlem giderme faslını da geçince heyecanla bana baktı.

"Kanka bu sene yeni biri gelmiş sınıfa görmen lazım çok yakış-"

"MERT! AĞAĞĞ ÇEKİLİN YOLDAN!"

Ve Deniz yine hayvanlığını gösterir!

Bir dakika... O... O yüz... O gözler...

Deniz'in çocukluk arkadaşı, benim çocukken gizliden hayran olduğum kişi... Koray Mert Saygın tam karşımda duruyor.

Şöyle ki, Mert bizim apartmanın karşısında oturuyordu. Ailelerimiz de tanışıyorlarmış. Bir gün, ben yedi yaşındayken, Mudanya'ya denize gitmiştik. Şansımıza Mert ve ailesi de oraya gitmişler. Ben şezlongda havalı havalı güneşlenirken, Deniz'in çişi gelmişti ve tuvalet sırası çok uzun olunca etrafta 'çişim var anne yeağ!' diye hoplaya zıplaya turluyordu. O sırada da Mert kendini kuma gömmüş, nasıl yaptıysa, salak. Benim salak ikizim de tutamamış, Mert'in üstündeki kuma sıçmış. Bildiğiniz, çömelmiş kaka yapmış Mert'in üstüne. Çocukken de salaktı anlayacağınız. Mert de bir hersle kalktı kumdan, Deniz'i suya itti. Deniz de orada 'popoma kum battıaağğ!' diye ağlamaya başladı falan. Öyle tanıştılar yani.

Güzel bir gündü.

Ama ben Mert'le çok yakın değildim. Hep uzaktım o ikiliye. Sadece Nisa'yla oynardım hep. Ortaokula geçince sıralarımız yan yana düşmüştü, o zaman ondan hoşlanmaya başlamıştım çünkü onu yakından görmüştüm.

Ama hala ondan hoşlandığımı sanmıyorum. Sekizinci sınıfta babasının tayini çıkınca o da gitmişti. Dokuzuncu sınıfta da onu unutmuştum bile ama Deniz onunla hep görüşüyordu.

Ve şimdi tam karşımdaydı.

Eğer Deniz yine ayılığını gösterip çocuğun üstüne atlamasaydı mutlu mutlu bakışabilirdik.

Deniz Mert'e türlü çiçeğimli böceğimli laflarını sıralarken Mert dayanamayıp lafını kesti.

"Tamam Deniz, ne güzel, me mutlu sana, nihayet kavuştuk ama artık kalksan? Nefes almakta zorluk çekiyorum ve millet bize bakıyor o bakımdan yani."

Deniz somurtarak üstünden kalktıktan sonra sırıttı. "Gece bu merasime devam ederiz aşkım."

SONRA BU ÇOCUK NİYE MAL.

İstemsizce gülmeye başladığımda Mert beni farketti. Bakışlarımız buluşunca gülmeyi kestim. O da hafiften gülümsemeye başladı.

"Derin?"

***

Giriş bölümü de böyle oldu. Umarım güzel olmuştur baya vaktimi aldı. Lütfen yorum ve oylarınızı esirgemeyin. *-*

Derin Deniz #Wattys2015Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin