Element Takımı

Bölüm 9: Fantastik Cüce

ALLY

Gizli duvara varmıştık. Herkes sırayla içinden geçti. Kimseden tek çıt çıkmıyordu.Herkes aşağıya doğru iniyordu. Sonunda vardık.Sam:

-Yoda, şimdi bu taşa elini koy diyerek lacivertimsi taşı gösterdi. Yoda ilerledi ve elini taşa koydu. Bu sefer başka tarafta bir kapı açıldı. Deriomion'un odasını bulmuştuk. İçeri girdik. Her yer çok sessizdi.

Anahtarı aramak için odanın farklı taraflarına dağıldık. Oda Lepteriarsus'un odasına çok benziyordu ama sanki daha topluydu. Ama içimde garip bir his vardı. Bu anahtar gideceğimiz yerin kilidini açacaksa bulması bu kadar kolay olamazdı değil mi? Ben aklımda bu soruyla çelişirken Jes'in seslenmesiyle cevabını bulmuş oldum. Jes:

-Sanırım bir şey buldum. Hepimiz onun yanına gittik. Jes kitapları araştırırken bir kitabı çekmiş ve gizli bir geçit açılmıştı. Niye bunu düşünememiştik. Klasik film numarası işte. Genelde her gizemli yerde olan. O sırada herkes donmuş geçide bakıyordu. Leo'nun "Tombala! Bahse varım anahtar içerdedir." demesi o tüm gizemli sessizliği bozmuştu. Jes:

-Girecek miyiz? Daha ne bekliyoruz? Sam:

-Sizde hissettiniz mi bilmiyorum ama burada garip şeyler hissediyorum. Ben:

-Ohh, bir tek benim böyle hissettiğimi sanmıştım.Hadi girelim, asırlar boyu bekleyecek değiliz ya!? Geçit meşalelerle aydınlatılmıştı. Bunların yüzyıllardır sönmediğini düşünmek... O kadar düşünemiyorum. Sonra Jes yürürken ilerde bir şey fark ettim ve durun diye ciyakladım. Herkesin garip garip bakan gözleri üzerinde ileriye doğru ilerledim ve eğildim. Yerdeki ipince bir ipti.Ben:

-İddiasına girerim ki bubi tuzağıdır.Yoda:

-O kadar ince şeyi nasıl görebildin? Hem de o kadar uzaktan? Ben:

-İp ince ama parlak. Meşalelerin ışığında parladığını gördüm.Yoda:

-Mantıklı. Sonunda bir kapıya vardık. Başka tuzak var mı diye kontrol ettikten sonra yavaşça açtık. Orada.... O da neydi böyle? Cüce? Elf? Yada başka garip fantastik bir yaratık? Sam:

- Eee? Merhaba efendim? O sırada fantastik cüce ( artık ona böyle demeye karar verdim) kafasını aniden bize çevirdi:

-Burada ne arıyorsunuz? Sesi sanki çok derinlerden geliyordu ve gene iddiasına girerim ki adam yüzyıllardır burdadır. Leo bize bakıp onay aldıktan sonra:

-Biz bir anahtar arıyoruz. Deka Yıldızının odasının anahtarını. Ve...-

-Bu anahtarı mı kast ediyorsun? diyerek cebinden bir anahtar çıkardı. Sam:

-Evet, efendim peki onu alabilir miyiz? Fantastik cüce gözlerinden ateş saçarak bağırmaya başladı:

-SİZ O ANAHTARI ÖYLE KOLAYCA ALABİLECEĞİNİZİ Mİ SANDINIZ! Yani demek istediğim bu anahtar için bazı testleri geçmeniz gerek.

Bu cücenin gerçekten psikolojik sorunları vardı. Ben:

-Ne tür bir testten bahsediyorsunuz. Fantastik cüce:

- Bir dakika....Eee....Aha, işte burda. Testiniz bu yarım saatiniz var tüm sorular doğru olduğu takdirde anahtarı alacaksınız. Kalem de burda, iyi şanslar süreniz başladı.

Bu bir şaka mıydı demeyeceğim çünkü olmadığını biliyorum. Biz teste başlarken cüce de yandaki sandalyede bacak bacak üstüne atmış ve.. bir dakika cüce en son çıkan video oyununu mu oynuyordu? Ben ona bakarken bana ne bakıyon anlamında kafa salladı. Ben de teste geri döndüm. bu cüce gerçekten sürprizlerle doluydu. Test 5 sorudan oluşuyordu. İlkini okumaya başladım: