Evet yeni bir bölüm canlarım. Kitabı arkadaşım ile birlikte yazıyorum o yüzden daha rahat oluyor be sıklıkla bölüm geliyor. Oylamaktan ve yorum yapmaktan çekinmeyin :*
Sabah olduğunda uyanır uyanmaz
Salona koştum. Aslında onu orda görmeyince üzüldüm. Sonra yukarı çıkıp elimi yüzümü yıkadım. Kurulanıp odaya gittim. Girer girmez mesaj sesi geldi. Telefona koştum elime aldım kaan dan mesaj gelmişti. " her şey için çok saol , horlamandan dolayı pek uyuyamasamda olsun açıkta kalmaktan iyidir :)) " okuduğumda anlayamadım ve iki- üç kez tekrar okudum. Sonra aklıma bi şey geldi fakat bu olamazdı.. Yani yanımda yatmış olsaydı farkederdim. Sonuçta kaan yani.. Cevabımı almak için mesaj attım " ne anlama geliyor bu? " bunu yazdığımda telefon elinde olmalıydıki anında cevap verdi. " koltuk çok rahatsızdı . Yukarı senin yanına geldim. Bunu hatırlamıyor olamazsın nasıl sarıldıysan belim şuan hala kızarık ! " Ne ? İnanmıyorum! Bu gerçek olamaz. Yatağıma baktığımda çok dağınıktı , yani iki kişinin yapabileceği kadar dağınık.. Bunları düşünürken tam kalp krizi geçirecektim ki mesaj sesiyle kendime geldim " şaka yapıyorum , korktun mu " O anki rahatlamayla " hayır inanmadım ki , hem neden korkayım ki? Ben uyurken çok sessizimdir ve dağınık uyumam.." diyince tekrar yatağa baktım cidden yalan söylediğim çok belliydi.
Sonra kaan'ın aradığını görünce hemen açtım. " efendim?" " Duru ben diyodumki sınavlar başlamadan bi kafamızı dağıtsak bişeyler yemeye gidelim mi ? Kahvaltı yaptın mı? ". " aslında karnım çok aç ama bugün suyla vakit geçirecektim , durumları biliyorsun yani kendini pek iyi hissetmiyor. " "anladım musait olduğun bi zaman ararsın. "Merdivenlerden aşağı indim. Dolabı açıp çok guzel bir kahvaltı hazırlayıp suyun odasına daldım. Kafasını örtünün altına sokmuş olduğundan yuzunu goremedim . " Su hadi kalk suber otesi bir kahvaltı mutfakta seni bekliyor. " "Git başımdan duru bugun okul yok akşama kadar yatıcam." durur muyum hiç? Tabiki hayır .. Koştum ve üstüne atladım. Küçük bir çığlık atsada içerden yüzünün güldüğünü hissedebiliyordum. " Hadi su omlet diyorum. Ve susuyorum." Diyip üstünde hareketsizce oturmaya devam ettim. içerden boğuk bir ses " omlet mi? " diyince güldüm ve "hem de baharatlı" diyince bu sefer beni yere itip öğürerek tuvalete koşması bir oldu. Yere kıçımı vurduğumdan kalkıp ovuşturdum ve suyun yanına koştum. Kapıyı kilitlemişti. Ne olduğunu anlamıyodum , içerden kusma sesini duyabiliyordum , bunun üzerine " ya daha tadına bakmadın ki su kalbimi kırıyosun" dedim. Ses kesildi sonra anlamış olduğum kadarıyla elini yüzünü yıkadı. Ve kapıyı açtı. Tanrım, cidden berbat görünüyordu. Gece ben onu yatırıp odama çıktığımda uyumayıp ağlamış olmalı ki gözleri şişmişti , şişmekle kalmayıp kıpkırmızı olmuşlardı. " yüzün bembeyaz olmuş , Su bana dün gece neler olduğunu anlatacak mısın yoksa adam tutup o it herifi dövdürteyim mi? " "Duru eğer onunla herhangi biryerden dolaylı ya da dolaysız iletişime geçtiğini duyarsam , seni ömür boyu affetmem anladın mı? " dedi. Yüzü ciddi olduğu için sözüne karşılık veremedim. " kahvaltı yapmicak mısın? " diyince tekrar öğürerek tuvalete koştu. Bu sefer bende peşinden koştum. O klozete kusarken saçlarını arkasından tuttum. Sonra kusması durunca " Su iyi misin" diye sorduğumda bu sefer tekrar kusmaya başladı ama busefer kan kusmaya başladı. Kanı görünce gözlerimi açtım ve kafamdaki tokayı çıkarıp suyun saçını bağladım , yanına çömeldim. Bitince arkasına yaslandı. Kesik kesik nefes almaya başlayınca sifona basıp yandaki havluyla suyun ağzını sildim. Sonra," duş al hastaneye gidicez ." Diyince , yuzunu buruşturarak" önemli bişeyim yok boğazım zedelenmiştir dünden sonra" dedi. Azından kaçırdığını anlayınca konuyu değiştirip "aslında duş alsam iyi olur " diyince ,ona sesimi yukselterek " dün geceden sonra? " diyip cevap verme zorunluluğu olduğunu hissettirmek için gözlerşmi gözlerine diktim. " sadece dün beni okadar sinir etti ki ona bağırıp çağırdım işte,.. Daha önce hiç bu kadar bağırmamıştım ondan oldu " dedi ve ayağı kalktı , başka soru sormamı istemediği her halinden belliydi. Bende onu pek sıkmak istemediğim için" tamam duş al hastaneye gidicez ben bi arkadaşımı arayıp bizi goturmesini soylicem." Diyip cevap vermesini beklemeden kapıyı sertçe kapatıp yukarı çıktım . Tabi durur muyum kaan 'ı aradım. Ona olanları anlattıktan sonra " önemli bişey olabilir , ama benim arabam serviste ama, sarp'ınkiyle gideriz oda memnun olur bizi goturmekten dedi" o soyleyiş tarzını anladım sanki sarp karşısındaydı da ona zorla goturceksin der gibi soylemişti. Aldırmadan siz çıkın biz hazır oluruz dedim telefonu teşekkür ederek kapattım. Altıma siyah dar bi kot giyip , üstümede siyah yarımkollu bir atlet giydikten sonra saçlarımı topuz yaptım. Makyaj yapmadan aşağı indim durunun odasına girip banyonun sesini dinledim hâla duştaydı. Kapıyı tıklatıp " su biraz acele et kaan 'lar birazdan burda olurlar" diyip mutfağa gittim. Masayı topladım omleti de çöpe dökerken her ne kadar içim acısa da döküp tabağı makine yerleştirdim. Kendime bir kahve yaptıktan sonra kapı çaldı. Saate baktığımda biz konuşalı bir buçuk saat olmuştu . Kapıya koştum karşımda kaan ve yanında kumral dağınık saçlı ve baktığında içine çeken koyu kahve gözleriyle çok ciddi ve umursamaz bakışlı bi,çocuk duruyordu. Ona da hoşgeldin diyip içeri oturun su sanırım daha duştan çıkmadı deyince, Sarp " sana demiştim geç çıkalım , kızların hazırlanması en az 3 saat sürer diye " söylendi. Bende" hasta olan ben değilim , o oyuzden hastaneye giderken pek süsleneceğini düşünmüyorum." Diyip suyun odasına girdim. Hâla banyodan çıkmamıştı. İçimde korkuyla kapıyı daha hızlı tıklattım " Su iyi misin!" Cevap gelmeyince kapıyı açmaya çalıştım fakat ses gelmedi . Kapıya daha sert vurduğumda yine ses gelmeyince , içeri koşup kaanlara " Kaan su dan ses gelmiyor içerde bayılmış olabilir kapısını kilitlemiş" dedim korkarak , ikisi birden ayağa kalkıp odaya girdiler sarp önce davranıp kapıya bikaç kez sertçe vurduktan sonra cevap gelmediği için kapıyı kırmak zorundayım dedi , düşünmeden kır dedim. Eğer onun başına bişey gelirse tüm hayatım biter okul hayatım herşeyim.. Sarp bikaç adım geri gelip koşarak kapıya omuz attığında kapı yere yapıştı " içeri girme! " diye bağırsamda duymadan gozlerini yere dikip oraya yoneldiğinde içeri girdim baktım su yerde hareket etmeden yatıyordu. Onu gorunce çığlık attım " Su!!" Sarp onu kucağına aldı içeri girip yatağa bıraktı kaan su yun nabzına baktıktan sonra üstüne bişey giydir , hastaneye goturelim diyince ben ağlayarak dolaptan bir tişort aldım ve suya zar zor giydirdim. Sanırım duşa hiç girmemişti , bitek tişortı yoktu yani tişortunu çıkardıktan sonra bayılmış olmalıydı. ustunu giydirdikten sonra hastaneye gittik ben hâla olayın etkisiyle ağlarken sarp yanımda oylece oturuyordu. Kaan tıp okuduğundan su yun doktoruyla konuşuyordu. Sonra yanıma elip su içerde seni bekliyor diyince ağlayarak giderken beni tuttu ve " ağlama okadar önemli birşey değil." Özfagus kanaması olmuş sadece .. " ilaçla düzelebilir. Diyip eliyle gözyaşlarımı sildi. Bende ona kafamı sallayıp suyun yanına koştuğum da sırıtarak beni beklediğini gördüm. Yanına gidip koluna bir tane geçirdim. " hayvan , nekadar korktum biliyor musun? " dedim ve kısık sesle bir kahkaha attı, ben iyiyim tatlım. Bir an önce evime gidip guzelce uyumak istiyorum" dedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sensiz
Teen FictionÜniversite için yeni bir ülkeye taşınan Duru artık kuzeni Su ile birlikte kalıcaktı. Her şey çok güzel giderken belki hayatına giren yeni kişiler alışmış olduğu bütün düzeni bozucaktı.