Türkün Koreyle Imtihanı

8.Bölüm

Aşağı inip yerime geçtim.Diğerlerine baktığımda beni beklemeden yemeğe başlamışlardı.(vay foşşikler)Takmayarak bende yemeye başladım.Yemek sessiz geçmişti.Salona geçtiğimizde Ayça konuşmaya başladı"ben çok sıkıldım dışarı çıkalım"dedi.Lafına"black diye bar var oraya gidelim olurmu? Bu gün bir gurup orada sahne alıcakmış."diye devam etti.Daha hiç kimse bir şey diyemeden 'tamam' diyerek ortaya atladım.Kai"bara gitmeyi seviyosun galiba"diyince 'he kai çok seviyom Türkiyedeyken hergün bara gidiyodum gel senlede gidelim' diyemedim tabikide.

Bara girdiğimizde alkol kokusu yüzüme vurdu.Ama kokusu o kadarda rahatsız edici değildi.Boş bir masa bulduğumuzda oraya oturduk.Koyun sürüsü gibiydik mübarek.Işıklar söndüğünde Ayçanın bahsettiği grup sahneye çıktı.Galiba grubun adı'Monsta x'miş.Şarkıya başladıklarından beri gözüm hep şu sarışına kayıyordu.Çocuk çok tatlı gülümsüyordu.Tipe bak ya yerim.Diye içimden çocuğa yavşıyorken çocuk bu tarafa baktığında göz göze geldik.O bana bakarak gülümsemeye devap devam edince bende kocaman gülümsedim.Ağzım yırtılacak diye korkmadım değil.Şarkı bittiğinde sahneden indiler.o sarışın çocuk bize doğru geliyodu.Kesin beni çok beyendi evlenme teklifi edecek çok güzelim ya diye götüm havalanırken iç sesim'lan mal seni sevmesi Sehun'u sevme olasılığından daha düşük'diyerek götümü yere yapıştırdı.Aslında haklıda Sehun benden çok daha güzel.Çocuk bizim masaya gelip Ayçanın yanına geçti ve birşeyler söylemeye başladı.Al işte yine istenmeyen çocuk muamelesi görüyordum.Çocuk Ayça'ya el sallayarak uzaklaşırken Ayça yanıma gelmişti.Kesin hava atacak danayla çiftleşmiş koyun kırması.O konuşamadan ben söze başladım."Ayça bak hava atmaya 'çalışacaksan' hiç uğraşma sinirliyim,bi vururum fukara sümüğü gibi yere yapışırsın.Hem anladık güzelsin de ne bu küçük dağları ben yarattım havaları,sırf çirkiniz diye ezme bizi.Se-"Lafımı"Ağzının ortasına bi çakarım görürsün,bir sus lan."diyerek böldü.Bununla kalmayıp ağzıma resmen kolunu soktu.

Barda en sevdiğim şarkı olan 'İsmail yk-Bas gaza aşkım çalmaya başladı.Hemen sahneye koşup dans etmeye başladım...
(Şaka lan şaka xnsdfjdk şarkı G-dragon-crooked şarkısı)
O sarışın çocuk yanıma gelip "Selam ben Minhyuk"dedi.Mala bak ya çok sevimli gülümsüyor.Hala çocuğa baktığımı farkettiğimde "Aleyna"dedim.Çocuk gülümseyerek eliyle dans pistini gösterdi ve tek kaşını kaldırdı.Kafamı olur anlamında hızlıca salladım.Bu hızda birine kafa atsaydım beyin kanamasından ölürdü herhalde.Minhyuk elimi tutup dans pistine çekiştirdi.Durduğumuzda elini belime koyup beni kendine doğru çekti.Her ne kadar ' ay hoşt ulan' demek istesemde sustum.Şarkı hareketli bir şarkı olmasına rağmen biz baya yavaş dans ediyorduk.Minhyuk yavaşça çenesini omzuma koyup "çok güzel kokuyorsun" diye fısıldadı. Lan Minhyuk sapıkmı yoksa ama çok güzel gülümseyen bir sapık.Söylediğine ne diyeceğimi bilemediğim için "Saol,sende"diye saçmaladım."Gerçekten mi?"diye sorduğunda içimden 'yok yalancıktan' diye geçirdim.Sorusuna cevap vermediğim aklıma gelince hafifçe başımı evet anlamında salladım.

Şarkı bittiğinde bizimkilerin yanına geldim.Gözlerimle etrafta Baek'i aramaya başladım ama yoktu.Tam bizimkilere soracakken mesaj sesiyle duraksadım.Telefonumu masadan alıp mesaja baktım.
^Barın çıkışına gel^ yazmıştı Baek.Bardan çıktığımda Baekhyun'u duvara yaslanmış otururken buldum. "Baek iyimisin,noldu"dedim.Kafasını kaldırdığında nefesi yüzüme çarpıyordu,çok yoğun alkol kokuyordu.Sakin bir şekilde "o çocukla niye o kadar yakındın diye sordu" sorusu sinirimi bozmaya yetmişti.Hızla ayağa kalkıp "sanane" dedim ve yürümeye başladım.Kolumu tuttuğunda sabrım taşmıştı."Bunun seni ilgilendirdiğini sanmıyorum Baek,artık bana böyle davranmayı kes yanlış anlamamı sağlıyosun ve yine umutlanıyorum.Ama korkma hep sana bağlı kalmayacağım. Sevgilinle mutlu ol ve benim hayatıma karışma seni unutmaya çalıştıkça daha çok sevmeme neden oluyorsun çünkü."diyip sinirle soludum.Size önceden artık hiç kimseyi umursamayacağımı mı söylemiştim? Unutun o lafı çünkü yanağımdan süzülen yaş bunun tam tersini söylüyordu.'Yine' hızla arkamı dönüp yürümeye başladım ama 'yine' durdurulmuştum.Baekhyun arkamdan sarılıp iki elini karnımda birleştirdi.Kafasını omzuma yaslayıp konuşmaya başladı."Gitme,lütfen gitme çok özür dilerim.Ben neden böyle davrandığımi bilmiyorum ama senin yanındayken hissettiğim gibi hiç bir zaman başkasının yanında böyle hissetmedim.Ne kadar senden uzak durmaya çalışsamda olmuyor. Lütfen affet beni"dedi. Kalbim her ne kadar depar atsada Baek'i ittirip "BÖYLE DAVRANMAYİ KES"diye  çığırdım."Senin bir sevgilin var Baek ve o ben değilim ama ne biliyormusun? Sorun değil sadece sen mutlu ol. Ama şimdi sen bana gelmiş bunları diyorsun. Olanları unut ve sevgilinin yanına git Baek" diye sessizce yakındım.Gözlerimi gözlerinde sabitlediğimde onunda benim gibi ağladığını gördüm."Gerçekten bunumu istiyorsun?" dediğinde kafamı hayır anlamında salladım ama olması gereken buydu.Sessizce "Git Baek" diye fısıldadım.Söylediğim cümleyle hızla arkasını dönüp yürümeye başladı ve bende herzaman ki gibi sadece arkasından baktım.