5.Bölüm

389 30 7
                                    

Telefonu şortumun cebine sıkıştırıp onlara döndüm. "ben yatıyorum sizde yatarsınız"dedim.Kai"nerede uyuyacaz"dedi.Onları misafir odasına yatırdım.Sonra bende odama gećip uyudum.Sabah birinin şarķı söyleyerek odama dalmasıyla uyandım.Gözlerimi aralayıp baktığımda bunun baekhyun olduğunu anladım."hadi uyan ve aşağı gel bize kahvaltı hazırla "dedi.Yanındaki yastığı alıp ona fırlatınca tam yüzüne geldi. Ben ona gülerken yastığı bana doğru fırlattı ben yastığı tutayım derken yatağa geri düştüm. Yastığımı alıp baek'e vurmaya başladım,o da diğer yastığı alıp bana vurmaya başladı ve böylece yastık savaşımız başladı. Her yer tüy olmaya başlamıştı ve ikimizde yorulmuştuk. Kapının açılma sesiyle o yöne baktığımda 11 çift şaşkın göz bize bakıyordu. Baekhyun onlara bakarken dalgınlığından yararlanıp yastığı hemen kafasına geçirdim ve mutfağa koşmaya başladım. Arkamdan inlarda aşağı indi. Baek bana piss piss bakıyordu. Şimdi onlar içeride yayılsın ben burada kahvaltı hazırlayayım pehh komikmiş. İçeri girdim ve"biriniz bana yardım etsin" dedim. Chen"ben ederim" dedi. Onunla mutfağa girdik ve kahvaltıyı iki buçuk saat sonra hazırlamayı bitirdik. En sonunda herkez masaya oturdu ve kahvaltı etmeye başladık.
Kahvaltı bittikten sonra içeri girdik. Cidden hava sıcaktı ve sıkılmaya başlamıştım"Lunaparka gidellim mi?" diye tatlı bir şekilde sormaya çalıştım. Dikkatinizi çekiyorum çalıştım diyorum çünkü daha demin orangutanla çiftleşen orgetorenge benziyordum. Xiumin"olur" dedi. Bende üzerimi değiştirmek için yukarı çıktım. Yırtık kot pantolonumu ve üzerine siyah yarım t-shirtimi giyip aşağı indim,onlarda beni kapıda bekliyordu.ayağıma siyah vanslarımı geçirip dışarı çıktım. Ayçanın arabasîna yedi kişi tıkıştı,benim arabamda ise Luhan,Sehun,Baekhyun,Chen ve Xiumin vardı. En sonunda lunaparka geldik ve arabadan inip onların yanına gittik. Bilet alıp ilk çarpışan arabalara bindik. Ben Tao ile bindim. Krislarin arabası bize çarpınca dengemi kaybedip Tao'nun kafasına çarptım. Sonra ikimizde gülmeye başladık."senin kafan taş gibiymiş herhangi gibi bir savaş esnasında kafanı silah olarak kullanabiliriz"dedim."Acıdımı? Özür dilerim" dedi."Ben şaka yapmıştım,zaten yavaş vurmuştum üzülme acımadı" diyince gülümsedi. Çarpışan arabalardan indik ve 360'a binmeye karar verdik. Yanıma Baekhyun ve Sehun oturdu. Sehunun yanında ise Luhan vardı. Makine yavaş yavaş yukarı çıkmaya başladı. Daha 2 dakika geçmesine rağmen Baekhyun karı gibi çığlık atmaya başlamıştı. Benmi? Ben Türküm oğlum korkmam. Baekhyun"korkuyorum" diye çığlık attı(biraz daha zorlasa çığlık filminin baş rolünü kapardı :D) ona doğru dönüp sarıldım. Kulağına"sakin ol Baek" diye fısıldadım. Hala nefes alış verişi hızlıydı ama çığlık atmıyordu. "Yanındayım korkma" dediğimde o da bana sarıldı ve benim yaptığım gibi kulağıma "korkmuyorum" diye fısıldadı.

Yalnışlarım varsa mazur(nasıl yazıldığını bilmiyom ama herhalde böyle yazılıyordur neysem) görün. Bu benim ilk hikayem. Neyse byu byu...

Türkün Koreyle ImtihanıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin