PARA PARA PARA!

138 5 3
                                    

Bütün gece uyuyamamış sabaha karşı biraz dalmıştım.Az sonra büyükannem ve abimin sesiyle uyandım.Gözümü ovuşturarak oturma odasına gelip kapı aralığından baktığımda büyükannem oturmuş abim ise ayakta,pencereden apartmanımızın önündeki cadde manzarasını izliyordu.Son duyduğum kelimeler büyükannemin sesini ürkütücü bir şekilde kısıp ''kardeşin,Barlas'tamı senin gibi olsun istiyorsun.Ben senin neden dayak yediğini iyi biliyorum.Bırak artık o pis şeyi!'' diye kızmasıydı.

Tam o sırada hızlıca içeri girdim.ikiside dönmüş bana bakıyorlardı.Yumruğumu sıktım ve abime ''ya kumarı bırak ya da bizi unut!'' diye bağırdım.Yanıma gelip sağ elini enseme koyup dostça bir şekilde sıkarak birazda üzgün bir tavırla ''Bırakmak istemediğimi nereden biliyorsun?Oraya borcum var bir şekilde o parayı verebilsem bırakacağım.Yemin ederim!'' dedi.Büyükannem borcunun kaç para olduğunu sorduğunda otuz beş bin lira olduğunu söylemişti.Evden hızlıca hazırlanıp çıktım.

Ne yapacağımı düşüne düşüne okula gelmiştim.Durumu Eymen'e de anlattım.Bütün gün bir çare düşündük Eymen bana senelerdir hırsıma hayran olduğunu söyleyip durduğu gibi bu günde hırsıma hayran olduğunu ve bu sorundan çok kolay bir şekilde kurtulacağımı söyledi.Fakat bu olay hayatımız en büyük macerasının başlangıcı olacağını ikimizde bilmiyorduk.

Son teneffüs okulun ikinci katında çatıya çıkan merdivenlere oturmuş sohbet ederken önümüzden Efsun ve arkadaşı geçmişti.Gözlerim birden ona tutulmuştu.Eymen elini yavaşça gözlerimin önünde yukarı aşşağı sallayarak kendime getirdi.Sonra elini omuzuma koyarak ''içimden bir ses bu kızla senin hayatının kesişeceğini söylüyor.Madem bu eninde sonunda olacak,gel şu aşamayı hızlandıralım.''
-Nasıl olacak o.dedim hafif bir tebessümle.

-Bu gün okul çıkışı onu evine kadar takip edeceğiz.

-Olabilir hatta mükkemmel!hımm peki sorununu nasıl öğreneceğiz.

-Biz takip edelim gerisi gelir.dedi ayağa kalkıp parmaklarını kütleterek.

İkimizde birbirimize anlamsızca gülümsüyorduk.

Okul çıkışı onu takip etmeye başlamıştık.Çok uzak değildi evi ve bizi zerre kadar fark etmemişti.İçeri girene kadar beklemiştik.Eymen'le eve bakarak biraz sohbet ettik.Tam arkamızı dönmüş oradan uzaklaşıyorduk ki kapının sertçe kapanış sesiyle irkilerek durduk.Bu kişi Efsun'du ağlayarak hızlıca durağa koşuyordu.Bizde peşine düşmüştük.Otobüste saklanması zor olsada bunu başarmıştık geldiğimiz yer ise devlet hastanesiydi.

Koridorda koşarak bir odaya girdi.Bu tavırları beni daha da çok meraklandırıyordu.Odanın kapısını dinlemeye başladım.İçeride doktor,efsun ve ailesi vardı,sesler bunu gösteriyordu.Efsun sürekli ağlıyordu.Babası doktora ''ne yapılacaksa yapılsın artık, çocuğum ölecek!" Diye bağırdı.Doktor ise "keşke,fakat yapamayız böbrek nakli olmalı ve ameliyat ücreti elli bin lira bunlar halledilebilirse ameliyata alabiliriz.'' Dedi.Daha sonra ayak sesleri duydum kapıya doğru yaklaşıyorlardı.Eymen'le hızlıca oradan uzaklaştık.Durum iyice karışmıştı dünya sadece para üstüne kurulmuş gibiydi,bu illet insanların hayatlarıyla oynuyordu.

BENİM HIRSIZIMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin