Sexcuse Me.

-2-

-Maeve Blake-

Gecenin ilerleyen saatlerinde sıkıldığımı belli edercesine Zoe'nin yanından kalktım ve geldiğimden beri, aslında daha uzun zamandır kestiğim barmene doğru ilerledim.

Terli insanlardan oluşan kalabalıktan geçtiğimde bar tezgahına varmak pek zor olmamıştı.

Karşımda mavi gözleri, siyah saçları ve keskin yüz hatları beyaz ten kombinasyonu ile oldukça yakışıklı olan çocuğa baktım.

Bar tezgahının önündeki sandalyelerden birine oturduğum ve birkaç dakika bekledim. Bana doğru döndüğünde göğüslerimin belli olması için öne doğru eğildim, ardından ise kumral dalgalı saçlarımı geriye attım.

Lafı dolandırmadan gözlerimi masmavi gözlere sabitledim "Benimle yatmak ister miydin?". Söylediğime şaşırmış olacak ki kaşlarını kaldırdı. Ardından ise beni öylece süzdü ve dudaklarının iki kenarı yukarı kıvrıldı "Pek beklediğim bir soru değildi ama uhm... Sanırım evet.".

Tatmin olmuş bir şekilde gülümsedim ve ayaklandım. Bar tezgahının arkasına geçmek için kapıya doğru giderken beni izliyordu.

Kapıyı aralayıp içeri girdiğimde oldukça net bir şekilde konuştum "Lafı dolandırmayacağım." dedim ona yaklaşırken "Beni becermeni istiyorum.".

Yüzünde piç bir sırıtış belirdiğinde gülümsedim ve kehribar rengi gözlerimi gözlerine diktim. "Kabul ediyorsun?". Kendini bana doğru yasladığında tatmin olmuş bir şekilde gülümsedim.

"On beş dakika sonra yarım saat molam var.".

"Ah! On beş dakika bekleyemem.".

Elimdeki lastik tokayı çıkarıp ipeksi saçlarımı tepeden atkuyruğu yaptım, ardından ise aşağıya doğru eğildim.

Elimle erkekliğini siyah pantalonunun üstünden okşadıktan sonra sanki işkence çektirir gibi yavaş hareketlerle pantalonunun düğmelerini açtım. Elimi biraz boxerının üzerinden gezdirdikten sonra yere doğru çömeldim ve boxerını aşağıya sıyırarak erkekliğini yavaş yavaş emmeye başladım.

Saniyeler geçtikçe hızlanırken "Bebeğim!" diye inledi. "Sırası değil diyecektim ama siktir et.".

Bir sürgüle sesi barın gürültülü müziğine rağmen duyuldu ve barmen aşağıya doğru geldi.

Onu göğsünden ittirip yere doğru uzanmasını sağladığımda erkekliğini ağzıma aldım ve daha hızlı bir şekilde git gel yapmaya başladım.

Üstümdeki kıyafetleri çıkarıp siyah iç çamaşırlarımla kalmamı sağladı ve erkekliğini göğüslerimin arasından geçirdi.

Aceleci biriydim ben, "Ön sevişmeyi bırak lanet olasıca becer beni.".

Dediğimi duyduğunda iç çamaşırımı bacaklarımdan çıkarttı ve zaman kaybetmeye özen göstermeyerek içime girdi.

Bu duyguyu seviyordum. Her ne kadar içime girip çıkan şey acı versede bu duygunun gittikçe zevk vermesine bayılıyordum.

Tek bir sorun vardı, sadece biraz fazla yavaştı. Seks konusunda acıyı ve sertliği severdim, şu anda içime giren erkeklik her ne kadar oldukça büyük olmasa bile yavaş olduğu için çok acı vermiyordu. İstediğim gibi olmadığı için inlemeyi reddetmeyi en iyi seçenek olarak kabul etmiştim.

Duraksayıp içimden çıktı ve beni hırpalayarak ayağa kaldırdı. Rahat hareket edememiş olacak ki kalktığımız gibi bacaklarımı beline doladı ardından ise sırtımı oldukça sert bir şekilde duvara çarpıp ağzımdan bir inleme çıkmasına engel olamamı sağladı.

İçime sertçe girdiğinde tekrar boğuk bir şekilde inledim. Bar tezgahını kapatan sürgü mat olduğu için oldukça rahattık.

Oldukça hızlı ve sert bir şekilde içime girip çıkarken tırnaklarımla sırtını çizmiş, omzunu birçok kez ısırmıştım.

O hafifçe titrediğinde içimde hissettiğim sıcaklık ile haykırdım ve ikimiz aynı anda boşaldık. Korunmayı unuttuğumuz o an aklıma gelse bile pek umrumda değildi.