SECRET GAME

5//SENCE GERÇEK Mİ?

      HEPİNİZDEN ÇOK ÇOK ÖZÜR DİLERİM YB GEÇ GELDİ FAKAT KOYDUĞUM SINIR BİR TÜRLÜ DOLMAK BİLMİYOR.BU GİDİŞLE BELKİ HİKAYEYİ YAYINDAN KALDIRABİLİRİM.EĞER İSTEMİYORSANIZ VOTE TUŞUNU ÇÖKTÜRÜNN.CİDDİYİM.BÖLÜMLER AZ OKUNUYOR VE HOŞNUTDA OLDUĞUM SÖYLENEMEZ.YALAN SÖYLEMEKTENDE NEFRET EDERİM ZATEN.VOTE VE OKUYUCU SAYISI ÇOĞALMAZSA BÜYÜK İHTİMAL HİKAYEYİ KALDIRICAM

NOT:GİF MADİSON SES DUYDUĞUNDA O SESİ TAKİP EDERKENKİ HALİ VE GİFTEKİ ERKEĞİN BU HİKAYEYLE İLGİSİ YOK İSTEYEN JULİAN(FRANCİSCO LACHOWSKİ)OLARAK HAYAL EDEBİLİRSİNİZ

İYİ OKUMALAR

Bugün yoğun kar nedeniyle okullar 3 günlüğüne kapatılmıştı.Doğrusu kar tatilinin yapılması iyi olmuştu.Julian daha hastaneden yeni çıkmıştı ve dinlenmesi gerekti.Ona kaçırdığı ders notlarını vercektim fakat okul tatil olunca işler değişmişti.Arkama yaslanmış pencereden yağan karı izliyordum.olanları düşünüyordum.Sahiden,delirmiş olabilir miydim?Kendimi yavaştan birazda olsa inandırmaya başlamıştım."Madison,sen,iyi misin?"izlemekte olduğum kardan gözlerimi alıp Mia'ya baktım.Bugün aslında Julian'nın yanında olmalıydım fakat Julian'nın da Mia'nında ısrarıyla kafeteryaya gelmiştim."Evet ben iyiyim"diyerek kafamı geri pencereye çevirdim.Mia'yayla geleli daha doğru düzgün konuşamamıştık.Bana canımın sıkıldığı şeyi anlatmam için ısrar ederdi fakat eminim yaşadığım şeyi anlatsam beni deli zannedip doktorumu arardı.O yüzden söylemeyip geçiştirmekte ısrarlıydım.Birkaç dakika sonra garson sipariş ettiğimiz kahveleri getirdi.İkimizde teşekkür dedikten sonra kahvelerimizden birer yudum aldık.Kahve boğazımdan mideme kadar bir sıcaklık bırakırken şu soğuk havada en iyi gelen şeylerden birisiydi benim için kahve.Sıcaklığın etkisiyle gözlerimi yumup sıcaklığı hissettim."Madison olanları sahiden anlatmayacak mısın?bak Luke'u ararsam fena olur.Biliyorsun bazı konularda benim çözemediğim ağzını o çözebiliyor"dediği şeyle gözlerimi devirdim ve derin bir nefes alarak kahveden bir yudum alarak masaya koyup geri yaslandım ve pencereye bakmaya başladım."Mia bu konuyla senle defalarca konuştuk.Bir şey olmadı.Sadece,sadece...Ahh boşversene!".Kahvesinden bir yudumda o alıp benim gibi yaslanıp pencereye baktı."Madison noel yaklaşıyor.Ne yapmayı planlıyorsun?biliyorsun daha alışveriş falanda yapıp evlerimiz süsliyeceğiz"diyerek bana baktı bende ona baktım"O aklımdan tamamen çıkmış.Benim bir planım var sadece yorgan,sıcak çikolata,televizyon ve uyku.Bu sene pek noel alışverişi için hevesli değilim.Zaten yeni yıla geçiyoruz gereksiz bir şey.3,2,1 ve buğmm MUTLU YILLAAAAR!bu kadar bunun için alışverişe ne gerek var anlamıyorum","Madisoon","ne?","sahiden böylemi düşünüyorsun?"diyerek elindeki broşüre bakmaya başladı."Onu nerden buldun?","garson çocuk dağıttı az önce,görmedin mi?"diyerek bana bakmaya başladı."Hem onu bunu bırak şu broşüre bir göz at"diyerek masada önüme doğru kağıt parçasını sürdü.Elime alıp baktığımda noel partisiyle ilgili birkaç bilgi vardı.Başımı olumsuz anlamda sallayarak "sahiden buna gitmeyeceğiz değilmi?ben çünkü gitmem.Tek başınasın bu işte Mia Alberto"diyerek kağıdı geri ittim ve ellerimi göğsümün altında birleştirerek ona imalı bir şekilde baktım."Lütfeeeen","hayır","ama-","hayır dedim Mia","fazla asosyalsin Madison ya sadece birkaç saat kalırız gece yarısından 1 saat önce gideriz.Hadiiii","üzgünüüm fakat ben neyin ne olduğu bir partiye gidemem Mia","senin ismin bundan sonra asosyal uzmanı o zaman","ne dersen de umrumda değil","off Tanrımm!MadisonMiley Green!","bana 2'inci ismimle hitap etme kimse bilmiyor sana dediğime pişman etme","off peki.O zaman Green"cümlesini bitiremeden telefon çaldı."Alo?a,merhaba Luke.Nerde miyiz?.Her zaman gittiğimiz kafeteryada Madison'la konuşuyoruz.Ne?Aman Tanrım!,ciddi misin sen?.Aouvv peki peki meraklanma tamam detayları ben akşam üzeri evine gelip konuşuruz.Şimdi mi?peki,tamam hıhı tamam o zaman ben çıkıyorum,görüşürüz."diyerek telefonunu kapattı."Ne diyo yine parti delisi?"o anda kafama dank etti."Ben çıkıyorum Madison sonra haberleşiriz"diyerek yanağımı öptü.Gidecekken kolundan tuttum"Mia","efendim?","o parti delisi Luke Hamilton'nın bana noel2i kutlamak amacıyla parti düzenlediğini sakın söyleme","öyle bir şey yok çıkmam lazım Luke beni bekliyor.Görüşürüz"diyerek kafeteryadan çıktı.Umarım Luke yine partş düzenlemiyordur çünkü geçen senenin partisi tam bir fiyaskoyla sonuçlanmıştı.Hem asosyal falanım.Evet,fakat partileri sevmiyorum işte.O an telefonum çaldı.Derime yapışan dar pantolondan zorlukla aldığım telefonumu çıkarıp baktım.Bilinmeyen Numara."Alo?","Hey!hey!hayır.Lanet olsun!onu diğer köşeye koycaksınız aptal mısınız?","ımm,Alo?,ordamısınız?","ahh,beklettiğim için özür dilerim.Madison Green'lemi görüşüyorum?","evet kendisiyim de ne istiyorsunuz?","mil benim ben seni şapşal!Ashley,Ashley Williams!","oh!aman Tanrım!sahiden sen misin ash?","evet tatlım benim ben.Noel günü olmasada mutlu Noeller!şimdiden"göremesede göz devirdim"ıhm,teşekkürler,noel olmasada"dedim o anki aklıma gelen düşünceyle yeniden konuştum"numaramı nerden buldun ash?","sen bilmezsin boşver.Noel için kutla-","hayır,hayır ash üzgünüm fakat ben bu sene yapılan hiçbir noel kutlamasına katılmayacağım.Bağışla beni","ah!asosyalliğinden hiçbirşey kaybetmemişsin mil noel kutlamasız geçer miymiş?ah,ah dur tahmin edeyim.Evinde yorgan,sıcak çikolata,televizyon ve uyku planın var,değilmi?","görüşmememize rağmen şu 4 yıla aşkın sürede Madison Miley Green'nin zevklerinden hiçbir şey unutmamamışsınız Ashley Williams.Alkış"diyerek gülmeye başladım."evet mil hemde hiçbirşey küçükken portakal suyunu sevmediğinide biliyorum.Süte alerjin var ve nefret ettiğin şeyde kivi bir keresinde anasınıfındayken sana zorla süt içirmiştim benden dolayı 1 gün boyunca hastanede kalmıştın hatta"diyerek bu sefer o gülmeye başladı"aynen sorun yok demiştim ama sen yinede bana 2 gün boyunca bakmıştın"dedim ve gülümsedim"evet.Ihm evet,evet tam orası üstünede dekorasyon için seçtiğim şeyleri koyun geçenki partide nefret ettiğim dekorasyonu yapmıştınız bu sefer aynı hatayı yapmayı istemezseniz söyleyeyim.Ne var Tony?tamam,off geliyorum baş belası sevgilim!.Imm üzgünüm mil ama Tony'nin yanına gitmeliyim.","bana olanları başka bir zaman anlatcaksın akşam üstü müsaitsen aricam seni","tam müsaitim görüşürüz","görüşürüz"diyerek telefonu kapattım.

*****

Yorgun bir şekilde evimin kapısını anahtarla açtım ve içeri girdim.Bu geceye aslında bir film izleyecektim fakat fazla yorgunum.Bugün kafeteryada otururken anasınıfından beri arkadaşım olan Ashley'i arayacağım aklıma geldi.

Çalıyor 

çalıyor

"umm.Merhaba ben Ashley Williams.Şuan bana ulaşamıyorsunuz sesli mesaj bırakırsanız sevinirim"

Ashley bana akşam müsait olacağını söylemişti fakat telefonunu açmıyordu.Saatime baktığımda epey bir geç olmuştu.Banyoya girip dişlerimi fırçaladım.Macunu suyla ağzımdan temizlerken arkadan bir karartı gördüm.Uzun siyah kanada benzeyen bir şey ve tanıdık bir yüz siması.Bal rengi gözler...Bal rengi?hızla arkamı döndüm.Fakat orda yoktu.Elimi lavobo tezgahına dayayıp sol elimle alnımı tuttum ve derin nefesler aldım.Bugün fazla yorulduğum için halisünasyon gördüğümü düşünerek yatağıma girdim.Uykum vardı fakat ordan oraya sürekli dönüyordum.Sonunda yatakta oturur pozisyona gelip yan komşum Andrew'ın odası benimkiyle aynı hizada olduğu için yatağın arkasındaki duvarı 3 kere tıklattım ve geri cevap aldım.Tebessüm ederek telefonumdan Andrew'u bulup mesaj yazmaya başladım

(italikler madison kalınlar andrew'un)

Merhaba komşu!

Merhaba Madison :)

Daha uyumadın sanırım?

Hayır anneannemlerin evindeyim sen?

'anneannemlerdeyim'diye yazınca korkmuştum.Yanılmışımdır diye birkaç kere okudum fakat öyle yazmıştı.Duvarı 3 kere yeniden tıklattığımdaysa cevap alamamıştım.Bunları düşünmemeye çalıştım ve uyumaya çalıştım.

20 dk sonra

Uyurken içim ürpermişti pencereye baktığımdaysa pencere açık kalmıştı.Kalkıp pencereyi kapattım ve yatağıma ilerleyip geri yattım.Bu seferse yukarıda ayak sesleri vardı."Sizi gerizekalılar!bu saatte yürünülürmü?"diyerek yastığım yüzümle kapattım.Fakat kapının açılıp kapanma sesi geldi.Sadece gözlerimi yastıktan çektim ve etrafıma bakmaya başladım.Yere baktığımda siyah tüyler vardı.Vede siyah renkte ayak izleri...İzler kapıya doğru yöneliyordu.Elime kapımın yanındaki sopayı aldım ve kapıyı açarak büyük,geniş koridora çıktım.İzler ve tüyler merdivenlere ordanda salona kadar devam ediyordu.Salona indiğimdeyse her yere bakmaya başladım.Arkamdan büyük bir hışırtı ve rüzgarla birlikte simsiyah tüyler yere düşerken rüzgar yüzümü yalayıp geçmişti.Yere diz çöküp tüyleri incelemeye başladım bir tüyü elime aldım ve bakmaya başladım.Bu tüyler hayatımda görmediğim kadar özel bir şeye benziyordu.Fakat benim evimde ne işi var?O arada ışıklar açıldı.Doğal olarak sıçrayıp arkama baktım.Gelen Julian'dı."Bebeğim?sana ne oldu?"diyerek yanıma yönelip elleriyle yüzümü içine alıp yanağımı okşamaya başladı."Yüzünün rengi gitmişş.Gerçektende iyi misin?"sesimin titrek ve bozuk çıkmaması için çabalayarak konuşmaya başladım"evet,ben iyiyim.Sadece yerdeki tüyler nerden geldi diye bakı-"diyerek arkamı döndüğümde tüyler yoktu.Cebimi yokladığımdaysa ordaki tüyünde yok olduğunu anladım."Bebeğim sanırım fazla yoruldun.Benim yanımda yatmak ister misin?","hayır,ben iyiyim.Meraklanma hadi uyuyalım"diyerek odalarımıza girdik...Yatağımda yatarken pencere tarafına döndüm.Gördüğüm şeyle yerimde doğruldum.Siyah ve kanada benzeyen bir şey ve sadece gözleri parlıyordu.Bal rengi.

"Seeen"diyerek yerimden kalktım.Perdenin arkasında duran siyah kanatlı şey ona ilerlediğimden dolayı hızla kanatlarını çırparak rüzgar yaptı.O aradada gözlerime rüzgarın ilişmesiyle gözlerimi kapattım.Geri açtığımdaysa.O...orda yoktu!Onu ararken bir çıtırtı sesi duydum.Gözlerimi tavana diktiğimdeyse tavan çatlamıştı ve kırılırmışcasına çatlamaya devam ediyordu.Çatlama selerinin arasında yine ayak sesleri....

Unutmayın!!Sınır:20 Vote:2

-BF