5

66 8 14
                                    

"Bu iş burda bitmedi Mısra"

Gözlerimi açtığımda gördüğüm rüyanın etkisiyle nefes nefese kalmıştım.Kabuslar görmüştüm sürekli, sonrasında da Arda'yı..

Bir kaç dakika yatağın içinde kendime gelmeyi bekledikten sonra zorda olsa kalktım.Saat henüz geç değildi.Hazırlanıp okula gitmem gerekiyordu.

Saçımı topladıktan sonra merdivenlere doğru yol aldım.Gözlerimi ovuştura ovuştura indim aşağıya.Ferman hala uyuyordu.

Çayın suyunu koyduktan sonra Ferman'ın baş ucuna dikildim.

"Hey sabah oldu kalk hadi"

Ferman kılını bile kıpırdatmadan uyumaya devam edince omzundan tutup sertçe sallamaya başladım.

"Kaaaalk"

Somurtarak gözlerini açar açmaz beni ittirdi.

"Uykum var uykum"

Uykusuzken sinirli olduğunuda öğrenmiştim.Beni yere yapıştıracak kadar büyük bir sinir.

"Sen şimdi görürsün" diyerek mutfağa yöneldiğimde göz ucuyla bana baktı.Çeşmeyi açıp sürahiyi doldurmaya başlamıştım bile.Yere düşmeyi karşılıksız mı bırakıcaktım yani.

"Eğer o suyu bana dökersen seni banyodaki küvette boğacağımı bilmelisin"

Ciddi miydi? Çaktırmadan da olsa korkmuştum.Ama bunu belli etmeyecektim.

"Kalkmazsan bu suyun hepsini kafandan aşağı boşaltacağımı bilmelisin."

Elimi belime koyup başına dikildiğimde kalkmaya tenezzül etmemişti.

"Bak sayıyorum o zaman"

Gözlerini yumup uykuya devam etmiş gibi göründüğünde tamamen bana inat yaptığını anlamıştım.

"Bir....İki.....Ü.."

"En son ben 'üç' dediğimde korkup atlayamadığını hatırlıyor musun?"

Sürahiyi boşaltamadan Ferman yataktan doğrulmuştu.Hafif tebessüm ettiğinde sinirli olmadığına kanaat getirdim.

"Kalktım işte"

"Sonunda" diyerek tekrar mutfağa yöneldim.Kahvaltıyı hazırladıktan sonra üstümü değiştirip çayı demledim.Kahvaltılıkları dizerken Ferman da masaya oturmuştu.

"Kaç gündür aynı kıyafetleyim okula gitmeden eve uğrıcam"

"İyi olur"

Her şey hazır olduğunda yemeye başladık.Sürekli esnememiz uykusuzluğumuzu kanıtlıyordu.Arda gerizekalısı yüzünden bir de uykumdan oluyordum.Verdiği zarar yetmezmiş gibi birde uykumu çalıyordu.

Kendi kendime söylenmekten Ferman'la hiç konuşmadan kahvaltıyı bitirdiğimi farkettim.Sonra bu sessizliği ilk bozan kişi o oldu.

"Mısra ben artık burda yemek yicem"

Masaya baktığımda bütün tabakların boşaldığını yeni görmüştüm.Ferman'da tarif edilemez bir iştah vardı.

"Biliyorum biliyorum tehlikenin gayet farkındayım"

Bir iç geçirdikten sonra bomboş kalan tabakları tezgaha taşıdım.O an benim maaşımın bu çocuğu doyurmaya yetmeyeceğini düşünüyordum.

"Hadi ben çıktım"

Kapı çarpma sesiyle birlikte Ferman aniden gitmişti.Bende evi toparlar toparlamaz çıkmaya hazırlandım.Kapının önündeki aynada durup kendime baktığımda berbat göründüğümü hissettim.Saçlarım cansızlaşmıştı ve göz altlarım çöküyordu.Zayıflamıştım da yüzümde bir çöküklük vardı.İntiharın eşiğinden dönen kızı tekrar görmüştüm aynada.Umutlarını hayallerini yitiren kızın acınası halini görmüştüm.Ruhunun çirkinliği yavaş yavaş bedenini ele geçiren, düşünceleri kadar siyahlaşan, gün geçtikçe koyulaşan kızı görmüştüm yine..

Ölürsem BugünHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin