LOVE TİME

SOĞAN KOKUSU

Bu neydi? Her yerim su olmuştu. Of ya yine Suho'nun işi bu. Dönmemle bana su torbası fırlatması bir oldu. Yine rezil olmuştum. Okulun ilk gününden 2 rezillik. Of yaa! Hemen lavoboya gittim. Her yerim ıslanmış. Biraz kuruduktan sonra sınıfa gittim. Artık ona haddini bildirmeliydim. Sınıfa girer girmez köşede bir kova su gördüm. Herhalde hizmetli çiçekleri suluyordu. Bende o kovayı alıp Suho'nun başından aşağı döktüm. Ohh!! İçim rahatladı öcümü aldım. Suho bana döndü ve;

Suho: Sen gittim kızım.

Eyvah. Hemen kacmaliyim. Sınıftan nasıl çıktığını bilemedim. Arkadan da Suho geliyordu. Koş Eunji koş.

Suho: Eunji. Gel buraya!

Sonra birden ses kesildi ve değişik bi ses geldi. Arkamı dondum ki ne göreyim. Suho yere kapaklanmisti. İlk başta gülüp gidecektim ama sonradan kivrandigini gördüm. Yardım edeyim dedim. Aslında böylelerine yardım etmeyeceksin ama büyüklük bende kalsın. Yanına gittim ve elimi uzattim.

Eunji: Ver elini yardım edeyim. Aslında etmiycektim ama sonra kivrandigini gorun-

Birden kendimi yerde buldum. Beni yere çekmişti.

Eunji: Bırak beni aşağılık Suho. Biraksana.
Suho: Bence herkese yardım etmemelisin.
Eunji: Evet su an bunu öğrendim sayende.

Off ya! Ben yerdeydim Suho da benim ustumde. Ne planlıyordu bu. Bana daha fazla yaklaştı. Nefesini duyabiliyordum.

Suho: Aslında fena sayilmazsin. Ama senin gibi kızlar çok geçti elimden.

Sinirlenmeye başlamıştım. Aslında o da fena değildi. Aman ne sacmaliyorum ben. Of ya şimdi aynı pozisyonda D.O ile olmak vardı. Salak kişi Eunji. Pozisyonmus. Tövbe tövbe.

Eunji: Çekil.
Suho: Çekilmezsem nolur. Bidakka sen agliyo musun?

Ah gözüm yasarmisti. Ama ondan değil. Soğan kokusu gözümü yakmisti. Galiba yemekhane de yemek yapıyorlardı. Tabi yemekhanenin dibindeyiz. Ne rezillik.

Eunji: Ne ağlaması. Sadece soğan kokusu gözümü yasartti.

Bunu dememle Suho'nun kahkaha atması bir oldu. Ay ne oluyo ya!! Neden bu kadar tatlı guluyo. Kendine gel Eunji. Daha sonra Suho ustumden kalktı ve bana elini uzattı. Ayy aslında bu da kibar çocukmuş demeye kalmadan bir anda elini çekti bende bidaha yere kapaklandim. Of yine o gulus. Sınıfa gittik. Bana ancak derslerde rahat vardı. Ama sınıfta da Suho ile oturuyordum. Sınıfa girer girmez

D.O: Noldu? İyi misin?

Ay ne tatlı çocuk. Beni de merak edermiş.

Eunji: İyiyim sağol.

Son derse de girdikten sonra nihayet eve gidiş zili çalmıştı. Ay bu ne ya! İlk günden bu kadar macera da yasanmazki. Of ya bide bunu bir hafta çekicem. Nasıl olacak. Neyse yarın olsun bakalım. Beni daha ne maceralar bekliyor......