MERHABA

48 8 5
                                    

Tanışmalar hayatımızı etkiliyorsa ozaman merhaba yeni arkadaşım....~~~~~~~~~~~~

Genç kız mırıldanarak kalktı. Odası aşırı derecede güneş alıyordu. Sitem edip banyoya yürüdü. Ilık suyun altına girdi. Bu zamana kadar zenginliğini hiç sevmemişti. Küçükken annesi onu hep pahalı ve zenginlik kokan şampuanlarla yıkardı. Kızının sarı ve eşsiz saçlarına saatlerce bakım yapmayı ihmal etmezdi. Eline bir miktar şampuan doldurdu. Saçlarına masaj yaparak köpürttü. Kendinde en sevdiği şey sarı saçları ,dolgun pembe dudakları ve huzur yansıtan gözleriydi. Bunlara değer verip önemsiyordu. Lifine annesinin özenle seçerek aldığı duş jelini sıktı. Kokusu hoşuna gitmemişti annesi ise
"Bunu çok beğendim harika kokuyor baksanıza"  Diye övünmüştü
"Bu mu yani harika kokan?"  Diye mırıldandı genç kız. Vücudunu duruladıkdan sonra havluyu bedenine sardı. Aynanın karşısında kendini süzdü. Saçları inek yalamış gibi duruyordu. Seçtiği kıyafetlerini giyip. Mutfağa indi. Aylar sonra tekrardan ailesiyle kahvaltı yapıcaktı. Genellikle hizmetçi odasına götürürdü.
"Meleğim?"  Annesi meleğim diye severdi güzel kızını. Genç kız bu durumdan sıkıntı çekerdi ama artık alışmıştı. Usulca kahvaltılarını ettiler. Ev herzamankinden daha sessizdi. Bıçak ve çatalın tabakla buluşma sesleri yankılanıyordu. Peçeteyle ağzını silerek kalkdı masadan. Kapıya doğru yol aldı. Annesi peşinden geldi
"Nereye kuzum?"
"Hava alıcağım geç kalmam" Annesi başıyla onayladı. Genç kız evden çıktı. Bir sokak arkalarında cuma günleri pazar kurulurdu. Bugün perşembeydi pazar masalarını orda bırakırlardı. Genç kız oraya gitti. Pazar masasının üstüne tırmanıp oturdu. Sakince gözlerini kapattı. Doğaya bırakmıştı kendini. Evleri denize yakındı. Deniz kokuyordu hep oralar. Hoşuna gitmişti bu. Sık sık gelmeyi düşündü. Evde boğuluyordu. Ve sürekli düşünüyordu. Düşündükçe sorunlar daha çok artıyordu gerçekler kalbine bıçak gibi batıyordu. Islak saçları kurumuştu. Uçları dalgalanmıştı. Yanında bir varlık hissetmesiyle gözlerini açtı. Dünkü çocuktu hani bisikletleri çarpışmıştı.
"Merhaba ben Doruk"  Ona uzatılan eli tutmadan cevap verdi
"Gamze" Doruk elini indirdi.
"İzin aldığını duymadım" Diye ikaz etmek istedi genç kız
"İzin alınması gerektiğini duymadım"  Diyerek yanıtını verdi genç adam. Haklıydı topulu malı değildi. Rahatsızca kımıldadı.
"Ben sadece arkadaş olmak istiyorum"  Gamze dönüp Doruğa baktı ciddi olduğu gözlerinden anlaşılıyordu. Değişmesi gerektiğini düşündü Gamze,arkadaş daha doğrusu dertleşeceği bir yabancı iyi gelir diye düşündü. Bu sefer Gamze uzattı elini. Doruk sıcacık ve narin elleriyle tuttu Gamzenin elini.
"Ozaman merhaba arkadaşım"   Doruk tek yanak gülümsedi
"Merhaba"

KARANLIKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin