The SECOND Worst Story On Wattpad

KUCAK DOLUSU ZIRVALIK DAHA

"Sana inanamıyorum Komodo hangi bad boyun siyah üstü açık spor arabası olmaz. Fosforlu yeşil bir porsche'la idare etmemi bekleme lütfen."

"Hey, bu araba büyükannemden kaldı ve kendisi son 3 yıldır kördü. Yaşlı bir kadından daha fazlasını beklemek bencillik olur."

"Büyükannenin son model fosforlu renkte bir spor arabayla ne halt yediğini sormayacağım, bu absürt mizah parodisinin de canı cehenneme."

"Geldik tatlım ve hayır tabi ki de yol parası vermene gerek var. Bağış kutularına kilit koymaya başladıklarından beri para sıkıntısı çekiyorum ve emin ol bu bebek ucuz benzin ya da benzin görünümlü suluboyadan hoşlanmıyor."

"Tanrım, belki de 60 yaşında kedilerimle birlikte ip yumaklarının ortasında oturmak konusunu tekrardan gözden geçirmeliyim..."

"Kapını açmam veya elinden tutmam gibi saçmalıklara gerek yoktur umarım üç yaşından beri destek almadan yürüyebildiğini sanıyorum."

"Böyle şeyleri kibar erkekler yapar ve senin şu an yapman gereken şey kötü çocuk rolüne uygun davranmak. İçeride olabildiğince öküzce davran lütfen. Anahtar kelimeleri hatırlatmamı ister misin?"

"Ah, lütfen."

"Kötü. Gizemli. Kaba ve en önemlisi pahalı sigara dumanı. Lütfen son maddeyi atlama ve lütfen bir daha lütfen deme."

"Teşekkürler."

"AH, TANRIM NAZİK OLMAYI KES!"

Küçük bir çocuk gibi başını öne eğerek mırıldandı.

"Uhm, özür dilerim."

"Aghh! Neyse hadi şu lanet bara girelim artık"

İçeri girdik ve tabi ki alışkın olmadığım için burnuma çarpan ter ve alkol kokusu karşısında sersemledim. Komodoysa böyle ortamlara alışkın olduğunu belli eden tavırlarla yaklaşıp barmene havalı bir baş selamı verdi. Nasıl bu kadar havalı olabiliyordu ki?

"Selam, Gaymen!"

"Selam, Adını Bilmediğim Çocuk!"

Komodoyu hafifçe dürttüm

"Senin buralarda popüler falan olman gerekmiyor mu?"

"Hey, üzerime gelme tamam mı deniyorum. Hatta her geldiğimde bir dahaki sefere hatırlanmak için 15 bardak bira içip duvara işeyerek kendimden izler bırakıyorum ama böyle yapmam pek hoşlarına gitmiyor sanırım çünkü geçen seferinde azı dişlerimden birini burada bıraktım."

Ve eksik dişinin olduğu yeri gösterdi. Tanrım, cidden beynini patlatmış olmalılardı.

"Neyse dostum, bana Komodo de. Bana çok sert bir içki ver kıza da meyvesuyu. Hey tatlım vişneli mi istersin şeftalili mi?"

Ben çocuk değildim tamam mı?

"Ben bir Ameretto di Saronno istiyorum."

Suratıma şaşkınlıkla bakan Komodo'ya döndüm

"Ne? Telaffuzu en kolay gelen o."

İçkiler geldiğinde nedense yüzümü buruşturup zorla içiyormuş gibi yapasım geldi. Yan tarafta daha ilk yudumunda dili peltekleşip sürçmeye başlayan Komodo'ya döndüm.

"Hey, sen sarhoş olamazsın."

"Neden?"

Omuz silktim

"Çünkü bünyesi içkiye alışık olmayan ben birazdan sarhoş olacağım ve sen de benim kusmuklarımı temizleyip derin derin gözlerimin içine bakıcaksın"