Medyada selin
"Lan hadi kalk geç kalcan!" hayır yapma onur ya siktir git başımdan.
"Lan onur siktir git başımdan !"diye kovalamaya çalışıyorum ama yok.
"Lan ben senin abinim düzgün konuş. İyi tamam sen kalkma senin yerine ben teyzemin yanına giderim hadi görüşürüz" lann ben unuttum onu
"Tamam kalktım saat kaç ?"
"11:20"
"Ne ohaaa onur sen beni bu saate kadar nasıl uyandırmazsın lan. Senin yüzünden otobüsü kaçıracağım. Offf off nasıl bir abiye sahibim ben ya"
"Lan bir sus sana nasıl dayanıyor arkadaşların acaba ? Allah onlara yardım etsin"
"Ne kadar komiksin gülmeyi unuttum sayende" dedim ama nafile. Neyse şimdi ben size kendimi tanıtıyım. Adım Selin. Selin TEKİN. 16 yaşındayım lise 2 bitti. Karnemi takdir getirdiğim için teyzemlerle birlikte onların yazlığına gidiyorum tek başıma. Birde çok sevdiğim kuzenim deniz. Benimle yaşıt birbirimize bu zamana kadar hep destek çıktık, yeri geldi sırlarımızı anlatıp dertleştik. Bu tatil sanırım baya güzel geçicek. Ben bunları anlatırken bavulumu hazırladım. Altıma siyah kısa bir şort üstüne beyaz askılı bir tsirt giydim. Uzun sarı saçlarımı at kuyruğu yaptım. Mavi gözlerimide belli edecek hafif makyaj ile hazırdım. Bavulumu aşağıya zar zor indirdikten sonra saate baktım 12:08 yuhh lan nerden baksan 1 saattir anca hazırlanmışım. Arkadaşlarımla dün vedalaşmıştım zaten. Yalıcak bir şeyim yoktu. Daha arabamın kalkmasına 2 saat vardı. Babam içeride televizyon izlerken annem kahvaltı hazırlıyordu. Bende annemin yanına geçip annemi öptükten sonra
"Annecim yardım edilecek bir şey yok değilmi ? İyi tamam o zaman ben içerdeyim" dedim ve kaçtım. Evet koşarak babamın yanına gittim.
"Ooo prensesimizde hazırmış" dedi babam.
"Evet hazırım babacım. Hee bu arada dün bahsettiğin şu süpriz neydi ? Dün çok yorulduğum için hemen uyumuşum da" lafımı bitirir bitirmez arkasından bir kutu çıkardı ve bana uzattı. Hemen heyecanla kutuyu açmamla kısa sürelik şok geçirdim. Hemen babamın boynuna sarıldım.
"Teşekkür ederim teşekkür ederim" elimde şuan iphone 6 plush duruyor lan boru değil sonuçta.
"Ama bak dikkatli kullan tamam mı ?"
"Söz babam çok dikkatli kullanacağım" dedim ve tekrar boynuna sarıldım o sırada annemin sesi bütün evi doldurdi resmen.
"Haydiiiiii kahvaltı hazır geleen yer gelmeyen tavan" ardından annem kahkaha biz ise öldürücü bakışlar atıyorduk. Masaya oturduğum gibi herşeyi sömürmeye başladım. Ee selin olmak bunu gerektirir.
*lan sus tipine koduğum*
Oo iç ses hayırdır efkardasın sanırsam
*bence sen fazla neşelisin dikkat et neşeni almasınlar senin*
Offf felsefe yapma bana.
**********
Sonunda otogara gelebilmiştik. Ben hemen yerime cam kenarına oturdum. Kulaklığımı iphone 6plush' a taktım. Havamıda atarım. Şaka lan görmemişin şeyi olmuş. Sonra yanımda birşey hissedince yanıma döndüm. Çok tatlı bir kıza benziyordu. Neyse sonunda araba kalkmıştı. Dinlediğim müziği değiştirip en favorim olan şarkıyı açtın
Azap hg ~ papatya
Belki kimse bu adamı sevmiyor ama sesi bana huzur veriyor. Her şarkısını ezbere bilirim. Ama öyle çok da arabesk' e takılmam sadece 3 kişi
Azap hg ~ Sancak ~ Taladro
Bu adamların sesleri benim hoşuma gidiyor. Ben ne güzel müzik dinlerken yanımdaki kız beni dürtükledi.
"Şey özür dilerim. Mola verdik de belki ihtiyacın vardır diye dürtükledim" biz biz ne ara mola verdik. Ve ben ne zamandır müzik dinliyorum.
"Önemli değil. Bu arada benimle konuşurken rahat davran cici kız gibi değil" dedim hafif tebessüm ederken.
"O kadar belli ediyormuyum ?"
"Ehh yani" dedim ve ikimizde güldük.
"Bu arada benim adım buse"
"Bende selin"
"Bodruma tek gidiyorsun sanırım"
"Evet teyzemin yanına gidiyorum. Sen ?"
"Ben halamın yanına gidiyorum." biz böyle konuşurken numaralarımızı birbirimize verdik. İyi kızdı. Sevdim bunu ben. O arada onun telefonu çaldı
"Alo....evet....geliyorum hala az kaldı.....tamam hadi bb"
"Halan galiba"
"Evet."
********
Artık bodrumdaydık. Buse ile vedalaştıktan sonra teyzemi aradım ve otogarda olduğumu söyledim. Çok geçmeden eniştemin arabasını gördüm. Oraya doğru yürümeye başladım. Arabadan indi bende ona sarıldım. O sırada arkadan bir çocuk çıktı. Valla çocuk yakışıklı ama tipim değil.
"Bak tanıştırıyım selincim bu benim yeğenim. Abimin oğlu. Adı serkan"
"Merhaba"
"Merhaba" selamlaştık ve arabaya bindik. Yolda sadece eniştemle konuşuyorduk. Oda 'nasıldı oralar, annenler neler yapıyo' du. Nihayet eve gelebilmiştik. İçeri girdiğim gibi teyzem öyle bir sarıldı ki
"Teyze eğer beni bir daha görmek istiyorsan sarılmanı bırakman lazım." dedim oda beni bıraktı.
"Eşşek sıpası" dediğinde hepimiz güldük.
"Ha birde deniz nerde ?"
"O iki günlüğüne arkadaşına gitti yarın gelicek." off deniz bu bana yapılır mı lan
"Hadi içeri geçelim" dedi eniştem bizde hepimiz içeri geçtik
"Amca ben çıkıyorum arkadaşlar ile buluşucam."
"Selini alsana"
"Yok enişte ya ben dinleniceğim biraz o gitsin." dedim çünkü hep fazlalık insanları sevmem. O yüzden bende fazlalık yapmam.
"İstersen gelebilirsin" dedi serkan.
"Yok teşekkür ederim" dedim. Cici kız (!) tavrıyla.
"Teyze ben odaya çıksam olur mu ?"
"Tamam teyzecim gel benle" dedi. O önden ben arkadan bir odaya girdik. Oda çok fazla büyük değildi çokta küçük değildi. Daha çok pembe ile krem karısımı vardı.
"Noldu beğenmedin mi yoksa ?"
"Olur mu teyzem çok güzel teşekkür ederim"dedim ve bavulumu dolabımın oraya koydum.
"Tamam o zaman ben çıkıyorum. Sen keyfine bak"
"Tamam" dedim. Teyzemde çıkınca annemi aradım.
"Alo"
"Kızım"
"Anne ben teyzemlere geldim. Haberin olsun"
"Tamam kızım kendine dikkat et öpüyorum" dedi ve kapattı. Suratıma hemde. Neyse. O değilde canım çok sıkıldı ya napsam. Bence biraz geziyim. Aşağıya teyzemlerin yanına indim.
"Teyze ben biraz gezmeye çıkıyorum. Arkadaşımla buluşacağım"
"Tamam çok geç kalma" dedi. Bende onaylarcasına sesler çıkardım. İlk önce en yakın parka geldim. Sonra buseyi arayıp olduğum yeri tarif ettim. Onun gelmesini beklerken yandan serkan ve tayfası vardı. Serkan beni görünce arkadaşlarına birşey deyip yanıma geldi.
"Tek başına burda ne yapıyorsun ?"
"Seni ilgilendirir mi ?" şahsen bana hesap sorulmasından nefret ederim.
"Sadece soru sordum"
"Arkadaşımı bekliyorum" dedim. Oda birşey mıraldandı ve gitti ama duymadım. Banane ondan ya ! Parkın başında buseyi gördüm. Koşarak yanıma geldi.
"Hiç gelmeseydin ben burda kök salmıştım yakındada meyvelerini toplardınız" dedim sinirli görünerek.
"Tamam kızma patron bir yere uğradım." dedi ve arkasındaki elleri bana uzattı. Çikolata mı ? yerim !!!.
