Bölüm 1

20 0 0
                                    

Yolda yavaş adımlarla yürüyordum.

Bir yandan yağmur,bir yandan ıssızlık.

Burası gerçekten ürkütücü.

Çantamı biraz daha doğrultup yürümeye devam ettim.

Aptallık yapıp bu havada şort giymiştim.

Herneyse.

Okulun bahçesine girdiğimde bahçede kimse olmadığını gördüm.

Yağmur yağıyordu,olmaması normaldi.

Herneyse.

Adımlarımı hızlandırarak okula girdim.

Merdivenleri hızlıca çıkarak dersin olduğu sınıfa girmeden önce dolabıma yöneldim ve çantamı düzenledim.

Dolabın kapağını kapatıp sınıfa doğru yürüdüm.

Sınıfın kapısını aralayıp içeriye girdim ve öğrencilere göz gezdirdim.

Boş sıra bulup çantamı atarak oturdum.

Yanımda oturan Miley'e baktım ve telefonuyla uğraştığını görrüm.

"Miley"

Hiç tepki vermeden gözlerini büyültüp telefonuna bakıyordu.

"Miley?"

Tekrar tepki vermeyince sesimi yükselttim.

"Miley!"

"H-hıh?!"

"Ne oluyor?"

"Şuna bak?"

Deyip telefonunu bana uzattı.

"********** okulunda katledilen öğretmenin cesedi gölette bulundu!"

"B-bu ba-babammı?"

"Evet"

"Miley saçmalama!"

Gözyaşlarıma engel olamadan konuşmuştum.

Hıçkırıklarla ağlıyordum.

Hızlıca yerimden kalkarak sınıftan çıktım.

Ağlayarak koşuyordum.

Koşarak okuldan çıktım ve bu ürkütücü havaya direnmeye çalıştım.

Hem koşuyordum hemde hıçkırıklarla ağlıyordum.

Yerler yağmurdan dolayı kayıyordu.

Ayağımın kaymasıyla yete yığıldım ve kendimi başımdaki ağrı ile karanlığa bıraktım...

***

Gözlerimi başımdaki ağrıyla açtım.

Gözlerimi zorlukla etrafta gezdirdim.

Sonra sokakta olmadığımı anladım.

Herşey sırayla yerleşiyordu.

Hafifçe doğrulup yerimi kavramaya çalıştım.

Etrafıma göz gezdirince boş,yıkık bir bınada olduğumu anladım.

Ayağa kalkmak için yeltendiğimde bacağımdaki ağrıyla olduğum yere yine çöktüm.

Bacağıma baktığımda büyük bir kesik vardı.

Neler oluyordu?!

Tamam sakin,herşeyi baştan düşünelim;

Miley'in gösterdiğiyle okuldan çıktım ve yolda düştüm.

Sonra? Peki ya sonrası?

Tanrım deliriyorum!

Ayak sesleriyle kafamı o yöne çevirdim.

Gelen bir erkekti.

Kendimi biraz çekip gelene iyice bakmaya başladım.

Yüzü aydınlandığında onu tamamen kavrayabilmiştim.

Sarımsı saçları,bal rengi gözleri ve buraya kadar gelen kokusu.

Beni biraz süzdükten sonra yanıma çömeldi ve gözlerini bana dikti.

"Nasılsın?"

Düz ve monotom konuşmuştu.

Cevap vermedim.

Eliyle çenemi kavrayıp ona bakmamı sağladı ve aynı soruyu tekrar aordu.

Cevap vermeyincede bana tokat attı ve geriside yok.

"Rita?"

Gözlerimi yavaşca araladım ve bana seslenen annemi gördüm.

Hızlıca yatakta oturur pozisyona geldim.

"Anne babam nerde?"

"Odasında,uyuyor ne oldu iyimisin?"

Derin bir iç çekip kafamı yastığa bıraktım.

Sadece kabusmuş.

Gerçekten rahatlamıştım.

Rüyası bile kötü?

Ama...

Ama o kimdi?

Herneyse.

Yataktan kalktım ve lavaboya doğru ilerledim.

Bu aradada annem gitmişti.

Lavaboya girip yüzümü yıkadım ve lavabodan çıktım.

Somestr tatilindeydik,okul yoktu yani.

Yavaş adımlarla aşağıya ilerledim ve annemin kurmuş olduğu kahvaltı masasına oturdum.

Ve kahvaltımı etmeye başladım...





Evettt ilk bölümümüz bu kadardı umarım beğenmişsinizdir.
Herneyse bu kitabın konusu farklı olacak zaten ilerki bölümlerde göreceksiniz.
Bu kitap kısa olabilir maximum 20 bölüm olur yine herneyse yorum ve voteleri eksik etmeyinnnn sınır. +3 vote. +1 yorum hadi bakalımmmm.

12 Saat.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin