Aşık Katil

A.K•12•

     Çağan hastaneden çıkalı bir hafta olmuştu. Onun evinde ona bakıyordum.
     Bana her şeyi anlatmıştı. Hastaneden  çıktığımızdan beri beraberdik ve mutluyduk.
     "Seeettt" diye bağırışı duyunca ocaktaki kaynamasını beklediğim suyun altını kısarak yukarıya çıktım.
     Odaya girdiğimde yarasına baktığını gördüm sargının üzeri kan olmuştu. Hadi ama!!! Nasıl beceriyordu her seferinde kanatmayı.
      Yanına giderken "Her seferinde nasıl kanatıyosun şu yarayı..." diye homurdandım. Daha yarım saat olmamıştı pansuman yapalı.
      Yalandan dudaklarını büzerek "Ne yani sevgiline bakmaktan yoruldun mu??" Dediğinde yüzümde aptal bir gülümseme oluştu.
      Masanın üzerindeki pansuman malzemelerini alarak yanına gittim. Yarayı açıp tekrar pansumanını yaptım.
      Beraber aşağıya indiğimizde kaynayan suya mantıları döktüm ve olmasını bekledik.
     Evet artık katı şeyler yiyebiliyordu. Beyfendi bugün mantı istemişti. Mantılar olduğunda tabakalara koyarak servis ettim.
    Yemeğimizi yiyip dışarıya çıktık. Sahilde diğerleriyle buluşacaktık.
     Sahile geldiğimizde yanan ateşin etrafında toplananları gördüm. Masal yanındaki Okay ile bir şeyler konuşuyordu Hale ve Ediz telefonlarıyla oyalanırdken Alexander gitarıyla uğraşıyordu.
      Bütün gece çok eğlenmiştik nerdeysr güneş doğmak üzereydi ve biz el ele arabaya ilerliyorduk.
       Arabayı kullanmakta ıararcı olan Çağan 'a bir şey demeden yan koltuğa yerleştim.
       Eve geiden yola dönmediğinde "Nereye gidiyoruz??" diye sordum. Ve gelen cevap "Sanırım sevgilimle güneşin doğuşunu izleyeceğim ..." idi...