İyi okumalar. Bu arada kitap kapağı yapan arkadaş varsa bana ulaşabilir mi?
Sabah uyandığımda fark ettim ki okulların açılmasına çok az kalmıştı ve bu gün annem gelecekti. Öğle saatlerinde burada olurdu. Yerimden kalkıp boy aynasına doğru yürüdüm. Burnum hala mordu, elimi yüzümü yıkayıp mutfağa gittim. Biraz meyve doğrayıp yemeye başladım telefonumu da elime alıp oturma odasına geçtim. Tam elmamı yutacakken gördüğüm resim elmanın boğazımda kalmasına ve öksürük krizine girmeme sebep oldu. Okulun saçma sapan hiç bir zaman ilgimi çekmeyen "dedikodu" sayfasında bir fotoğrafa etiketlenmiştim ve bu fotoğraf dün havuzda Batuya bağırıken çekilmişti.
Fotoğrafın altında yazanlar ise şunlardı: Roller değişmiş, bir zamanın ezik kızı Zeynep. Eski aşkı Batuya bağırıyor. O çocuk kim? Yoksa Zeynep yeni sevgili mi yapmış? Burdan Batuya sesleniyorum. Canım fazla ezilmişsin ya :D
Ayağa kalkmış ne yapacağımı şaşırmış bir şekilde dolanırken fotoğrafın yorumlarına girdim;
- Ooo kız resmen evrim geçirmiş.
-Oha o Zeynep mi?
-Ooo daha bunun da havasından geçilmez.
- Ta ta ta Batu öldün çıq
-Patatesler aşkına ne olmuş bu kıza lan.
-OĞLUM NE MALSINIZ LAN NE BAĞIRMASI. BEN Mİ EZİLİCEM? BATUYUM LAN BEN KENDİNİZE GELİN. O GÜNÜN AKŞAMI SİNEMAYA GİTTİK BİZ ZEYNEPLE SAÇMA SAÇMA ŞEYLER ATMAYIN ŞU SİTEYE. SİNEMADA NELER OLDUĞUNU ÖĞRENMEK İSTEYEN ÖZELDEN YAZSIN *PİÇ SİMAYL* (Batu Akyurt)
Okuduğum yazıyla ağzım resmen açık kalmıştı. Yok artık ya ne saçmalıyor bu çocuk? Fazla ileri gittin Batu Akyurt. Evin anahtarını alıp dışarı çıktım merdivenleri inip Toprağın evinin kapısını yumruklamaya başladım. Resmen duramıyordum sinirden şurada ağlayabilirdim. En sonunda toprak uykulu gözlerle kapıyı açtı. Hiç bir şey söylemesine izin vermeden telefonu yüzüne tuttum. Kaşlarını çatıp telefonu elimden aldı ben de yüzüme gelen saçlarımı sinirle geriye doğru savurdum.
Sinemada neler olduğunu öğrenmek isteyen özelden yazsın nedir ya? Allah kahretsin.
"Bu, bu ne ya. Sıçarım ben bunun ağzına. Şerefsiz." Tam o anda Toprağın üstünde bir şey olmadığını fark ettim. Yani yanlış anlamayın her erkek böyle uyumaz mıydı?
"Senden bir şey isteyeceğim. Benimle bir bara gelebilirmisin. Bu olayın intikamını almam gerek."
"Bar mı? Bu saatte."
"Yolda anlatırım ben çıkıp üstümü giyiniyorum sen de giyin. Tabi benimle geleceksen? Eğer istemezsen Ef-"
"Efeye gerek yok ben gelirim."
Kafamı sallayıp yukarı çıktım. Üstüme bir şeyler geçirip, çantamı da hazırlayıp evden çıktım. Toprak zaten kapının önündeydi. Onu görünce duraksadım, eli yumruktu ve bacağını titretiyordu. çenesi kasılmış etrafa bakıyordu. Beni görünce yanıma gelip. "Ne yapacağız?" dedi.
"Bu geri zekalının ve okuldan bir kaç kızın sabahladığı bir bar var. Kesin oradadırlar."
"Sen nereden biliyorsun?" dediğinde gözlerimi kaçırdım. Onu sevdiğim zamanlar oturup her şeyini öğrenmiştim. Aptalın tekiyim.
Taxi den indiğimizde ilk defa bir bara gireceğimi fark ettim. Toprağa baktım, o da bana bakıyordu. İçeriye girdiğimizde yüzümü buruşturdum. Burası gerçekten leş gibi kokuyordu resmen midem bulandı zaten sigara dumanı yüzünden öksürmeye başlamıştım bile. Toprak ise orada durmuş bu halime gülüyordu. Elimin tersiyle göbeğine yavaşça vurdum ve sırıttım.