-Büşra'nın ağzından -
Yaklaşık 5 dakikadır telefonun başında Polen'in geri gelmesini bekliyordum, niye bu kadar geç kalmıştı ki bu kız diye düşünürken bir anda telefondan Polen'in kızgın ve bir o kadar da garip ses tonuyla söylediği 'Büşra! ' sesi duyuldu.Ses tonumu alçaltıp Polen'e cevap verdim:
-Efendim canım ?
-Ya kim bu çocuk Büşra, sen benimle dalga mı geçiyorsun Allah aşkına ya
Eyvah, işte şimdi tam anlamıyla bittim ben.Büşra'nın bana çok kızacağını biliyordum ama Mert çok yakın bir arkadaşımdır, eğer Polen'in yanına tanımadığım birini kiracı olarak gönderseydim içim asla rahat etmezdi.Benim tanıdığım Polen de itiraz eder, bağırır çağırır ama sonunda ikna olurdu, fakat bu durumda pek ikna olmayacaktı galiba .Hayatımda ilk defa Polen'e yalan söylemek zorunda kalabilirim.
-Ya Büşra cevap versene niye susuyosun, sen bilmiyo musun ben bi erkekle aynı evde kalamam ya KA-LA-MAM.
Sanırım başka çarem kalmamıştı,yalan söylemek zorundaydım.
-Polen bir dur beni dinle, söyleyeceklerimi duyunca bana hak vereceksin.
-Peki Büşra, söyle dinliyorum.
-Ya bu çocuk gay, yoksa ben bir erkekle seni aynı evde şey eder miyim ben?
-Neeee, gay mi?
-Polen'in ağzından-
Büşra ile biraz daha konuştuktan sonra telefonu kapattım ve düşünmeye başladım.
Gay de olsa bir erkekle aynı evde kalmak doğru bir şey miydi? Aslında pek de doğru bir şey değildi ama yalnız kalmaktan iyidir bence.
Böylelikle kendimce karara vararak yeni kiracımla konuşmak için içeri gittim.Kendi kendime düşünerek aldığım kararlardan biri de suratına karşı gay kelimesini asla kullanmamaktı.Sonuçta daha tanımadığım bir insandı, belki üzülür, kırılırdı.
İçeri girdiğimde yeni kiracım koltukta oturmuş, televizyon izliyordu.Benim girdiğimi görünce televizyonu kapattı ve bana doğru döndü.
Aslında yakışıklı birisiydi,allahım ya şu gay insancıklar niye hep yakışıklıydı? Töbe allahım çok töbe ne diyorum ben ya.
Bana doğru bakan Mert'e elimi uzattım ve konuştum:
-Selam, doğru düzgün konuşamamıştık, Polen ben.Memnun oldum, diyerek gülümsedim.
Elini uzattı ve o da konuşmaya başladı:
-Ben ismimi söylemiştim ama yine de tekrarlayayım. Memnun oldum, ben de Mert, dedi ve gülümsedi.
Oha Oha Oha,ne kadar tatlı güldü be.Ya allah allah, ne diyorum ben töbe allahım çok töbe.
-Madem uzun süre aynı evde yaşayacağız, iyi anlaşalım. Galiba aynı okuldayız. Sabah 9da kalkıp kahvaltıya otururuz, ona göre alarmını ayarla geç kalma, diyerek odama girdim.
Kütüphaneden seçtiğim bir kitabı okumaya başladım ve yarım saat okuduktan sonra karnımın guruldamalarıyla kendime geldim ve içeri gidip kendime bir tost yapmaya karar verdim.
Odadan çıktım, tam salondan geçiyordum ki Mert'in film izlediğini gördüm ve ne izlediğini merak ederek yanına gittim.Ve gittiğim gibi korku filminin en korkunç sahnesini görüp çığlık atmam bir oldu.
Ben daha kendime gelememişken Mert filmi durdurmuş, kahkahalarla gülüyordu. Ben ise Mert'e öldürücü bakışlar atarken konuşmaya başladım:
-Dikkat et bak, bu filmi izledikten sonra 3 gece tek başıma uyuyamayıp Büşra'yı sinir etmiştim.
-Merak etme sen,ben korkmam.
-Peki, sen bilirsin, dedim ve içeri gidip tostumu yedikten sonra içeri geçip kitabımı okumaya devam ettim.
2 saat daha kitabımı okuduktan sonra esnemeye başlayınca uyuma vaktimin geldiğini hissettim ve pijamalarımı giydim.Tam yatağıma girecekken Mert'e göz atma isteğiyle içeri gittim.
-Ben yatıyorum, bu gece koltukta yatarsın sonuçta yatağın gelmedi daha.Iyi geceler
-Iyi geceleer.
Odama girip ışığı kapattım ve yatağıma uzandım. Yaklaşık 10 dakika yatakta dönüp durdum ve tam uykuya dalacakken kapımın tıklanmasıyla ayağa kalktım.'Giir' diye bağırdım ve içeri giren Mertle konuşmaya başladım.
-Efendim Mert, bi sorun mu var ?
-Ya Polen ben biraz korktum da
-Ee napabilirim ben demiştim sana korkarsın diye.
-Yani bu gececik senle uyusam olur mu ?
-Saçmalama ya, hayatta olmaz, diyerek yatağıma yattım ve gözlerimi kapattım.
Söylediğim şeylerden sonra içeri gitmesini bekliyordum fakat kapı sesi duyamamıştım. Ama dalıp duymadığımı düşünerek sırtımı dönerek uyumaya çalıştım.
Şu an Mert'in ne halde olduğunu düşünüp yatakta kıkır kıkır gülerken birden yatağıma çöken ağırlıkla arkamı dönüp Mert'in bana sıkıca sarılması bir oldu.
-Ya bıraksana beni Mertttttt ya bırak bırak bıraaaaakk
-Ya bağırmasana, korkuyorum işte bırakmıyıcam sen ne dersen de.
-Ya tamam bari sarılma, bırak da öyle duralım ya nolur
-Olmaz, kaçarsın sen.En iyisi uyu, benden kaçış yok Polencim, diyerek gözlerini kapattı.
Yapacak bir şeyim yoktu, ama yarın gösteririm ben sana Mert efendi, bunun da bir intikamı var elbet.
Ben böyle sinirli bir şekilde intikam planları hazırlarken birden gözüm Mert'in suratına kaydı. Saçları ve dudakları gerçekten mükemmeldi, böyle yakışıklı ev arkadaşı kimseye nasip olmaz valla. Allahım noluyo bana ya töbe allahım çok töbe.
Aklımdaki düşüncelerden sıyrılıp yarın erken kalmam gerektiğini düşünerek uykuya daldım.
Arkadaşlarrr, uzun zamandır yb yazamadım kusura bakmayın.Ama bundan sonra en fazla iki hafta sonra yb yazacağım, hepinize söz veriyorum.
Ayrıca canım bffm papatyahuzuruu adlı kullanıcının GRİ hikayesine bir bakın derim, gerçekten mükemmel yazıyor.
Okuyan herkese sonsuz teşekkür ederim ♡