Uzun olmasada Kasabanin girisine doğru tek bir yoldan Siyah yırtık elbiseli bir adam Sanki Bir sarhoştan farkı olmaksızın yavaş ve dengesizce yürüyordu.
Nedendir bilmem Kasabaya Girdiğinde 2 veya 3 iş yeri kapısını kapatıp kitlemisti. Bir tüfekten çıkan bir ses , sanki kasabaya bir bomba atılmışçasına yankılandı.
Bir süre bir sessizlik oldu kasabada.
Siyah elbiseli adam umrunda olmadan yürümeye devam etti.-Sen Orda Dursana Ahbap!
Bu sözler yolda yürüyen ingiliz eski mahkum coste 'ye idi.
Ama kimin umrundaydı bu sözler ?Yürümeye devam etti başında bir şapka ve kafası öne eğik bir şekilde.
Tekrar sözlerine devam etti.
-Sana Diyorum Be Adam...!Kafasını kaldırdı Çaresizligi ve korkusuzlugu her halinden belliydi. Sanki vur beni bu hayat bitsin diyormus gibiydi.
Adam tekrar seslendi.
-Bu Yabancı Farede Kim ? ADINI SÖYLE BANA !Kalın bir sesle
-Coste... Coste Black.
Diye seslendi.Seslenen adam kasabanın şerifi olmaliydi.
-Senin burada ne işin var Sende Kimsin !
Sustu...
Ve bir süre sonra. Ikinci kez soracaktı ki. Kafasını çevirdi. Bu adam benimle dalgami geçiyor diyormuşçasına. O sırada bir ses duyuldu.Bu coste'ydi.
-Ingiliz... Evet. İngiliz... Ben ingilizim..Ve yoluna devam etti. Kimse birşey demedi. Bir Evin kapısına yöneldi. Kapısıyı açacaktı ki. Kapının Anahtarı değişmişti.
Şerife dönerek.
-buraya ne oldu!SERIF
-odama gel .. dedi.Odasına dogru hızlı ama sağlam Adımlarla ilerledi.
Odaya girdiğinde
-Ne oluyor serif. BENIM AHBABIM NEREDE !ŞERİF Kısa bir süre sustu.
-Lozan ... Lozandan bahsediyo olmalısın. O yok . Gitti.-NEREYE !
Dedi sanki oda yıkılıcaktı bu sesten.-Bilmiyorum . Kış Aksami bir sesle uyandım. Herkez çığlık çığlıgaydi. Bir adamı vurmuş Lozan. Ve ondan sonra onu bulamadık... hem sen kimsin Coste sen kim oluyorsun.
-Kapa ceneni . Yeterli diye mırıldandı.
-Ne dedin sen. Yüksek sesle söyle.
- Sendemi o ölen Adamın yanına gitmek istiyorsun yoksa.?
Şerif sustu. Bu bir korku değildi. Az sonra olacaklardandi.
Ayaga kalktı. Ve kasabama gelip beni vurucaksin ha köpek ingiliz deyip tabancasıni kafasina doğru tuttu ingilizin.
İngiliz sadece susuyor'du.
Mırıldanarak. Vursana demişti.
Şerif
-senin gibi iti öldürmem. Korkutmak en iyi tercihimdir..Aslında bu sözü soylerken tabancasini Aşşağıya indirmesi. Onun az sonra olacaklari bilmemesinden dolayi kaynaklanıyordu.
İngiliz Şerife
-Üzgünüm serif dememeliydim bana buradaki han'ın fiyatını söyle.
Derken elini cebine dogru götürdü.Şerif arkası dönük bir sekilde
-Senin gibi ite han yo...Diyememisti. Kafasindan sıcak bir sıvı akiyordu sadece. Ve duyduğu bir kaç söz.
-O adamla Sana iyi eglenceler Şerif!Şerif yere yıkıldı.
Evet şerife bir tabanca ve sadece bir kurşun sıkmıstı....
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mahkum Ne İle Yaşar
Mystery / ThrillerBir ingiliz Mahkumunun Hayatini Anlatan aşk , çocuk sevgisi ve zorluklari anlattigimiz bir yeni hikaye