Anlatılan olaylar gerçektir. Fakat benim de dahil bütün karakterlerin isimleri ve bazı olayları değiştirerek hikayeme başladım. Umarım beğenirsiniz :)
12 Ağustos 1997...
Daha doğar doğmaz Saçlı Bebek lakabını takmışlar bana. Saçlı Bebek diyorum çünkü normalde doğan bir bebeğe göre saçlarım olağanüstü derecede gürmüş. 2 kilo 850 gram, pamuk gibi bembeyaz ve yanakları al al doğmuşum. Bebek odasının önünden geçenler bana bakmadan edemez, hayranlıklarını dile getirirlermiş. Yani babaannem böyle söylüyor.
Beni küvoze almak istedikleri zaman babaannem buna izin vermeyip battaniyelere sarıp sarmalamış beni. Benden sonra kuvöze alınan çocuk ise sarılık hastalığı geçirmiş. Ee boşuna dememişler, büyüklerin bir bildiği vardır diye.
Babama "Bu saçlı bebeğin ismi yok mu?" diye sorduklarında herkes farklı isimler söylemiş. Fakat sonunda adımın Begüm olmasına karar kılmış. Neymiş adım gibi prensesmişim ben.
Abarmıyorum tam 6 yıl boyunca babaanemlerde kalmışız. Annem 24 yaşında ilk defa anne olduğu için tecrübe edinememişti. Kendi annesinden ziyade kayınvalidesi bana bakmış, herkesten çok onun hakkı olmuştu üzerimde.
Doğduğumda, sınava girdiğimde, hastalığımı atlattığımda, üniversiteyi kazandığım zaman sürekli kurban kesti babam. Yani kurbanlarla büyütmüş oluyor beni.
Gel zaman git zaman bu günlere kadar geldim işte. Şimdi ise üniversiteye başlamak üzere heyecanlı bir öğrenciyim...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Zalimin Piremsesi
Romanzi rosa / ChickLit"Ben sana ilkim ve sonum olacaksın demiştim değil mi Piremses?" diyip göz kırptı ve yanağımdan bir makas aldı. Ben ise sadece gülümsedim ve ona biraz daha sokuldum. Yüzünü yüzüme yaklaştırıp dudaklarıma baktı, ama sonradan da alnımdan öptü. Söyleyec...
