●16.Bölüm●

58 4 0
                                    

Bu ses hiçte yabancı gelmiyordu. Nereden hatırladığımı çıkarmak üzereydim pek sevdiğim birine ait değildi açıkçası. Kendini bişey sanan Mira şıllığıydı gelen . Sesi duyduğum anda kafamın içinde şimşekler çakmaya başladı fırtınalar koptu ve öyle bi sinirle kalkıp sandalyeyi ittim ki sandalye cama çarpıp parçalanmıştı. Sandalye kırıldığı halde cama bişey olmamıştı neyse sorun cam değildi.

"Ne işin var senin burda."

"Ne o halka açık bi yer değilmi burası."

"Evet halka açık bir yer köpeklere değil."

"Ay çok alındım tatlım ya."

"Aynı zamanda yüzsüz bir köpeksin. Hem sen nerden biliyorsun burayı ve biz burdayken burdasın."

Bu sırada masamızın yanına gelmişti ve pişmiş kelle gibi sırıtıyordu. Sorduğum sorunun ardından Kereme baktı gülümsedi ve göz kırptı.

"Kim bilir."

"Keremleydin deme?, Kerem seninlemiydi sen mi söylediğin buraya geldiğini. Neden geç geldiğin şimdi belli oldu yazıklar olsun. "

"Evet benimleydi Simge geldi ve saçmaladı bende sadece onu dinledim bir kelime bile konuşmadım. Ve yanına geldim takip etmiş olmalı."

"Napıyorsun sen Mira kalk şu masadan yüzsüz'sün tamam da bu kadarı pes yani. Gelmiş bir de masama oturuyo ya kavgamı istiyorsun sen ne istiyorsun ya kalk defol git buradan!!."

"Ne istiyorum biliyor musun Simge (kulağıma yaklaşıp) Keremi istiyorum senin vermeyeceğini biliyorum o yüzden onu kaybediceksin ve oda bana gelicek. Bunu unutma"

Kulağıma yaklaşıp söyşediği için saçları elimin tam altındaydı gerizekalı onun olmayan beynini de yere dökücektim şimdi. Tam geri çekilecekken saçlarından tutup masanın kenarına kafasını geçirdim anında çığlığı bastı . İlginç bir şekilde hoşuma gitmeye başladı kafasını kaldırıp gözlerinin içine baktım ve gülümsedim.

"Evet gelicek ama mezarına gelicek."

Anında tekrar kafasını masaya geçirdim. Acıyla yine inledi sanırım şok geçiriyordu çünkü hiç çırpınmıyordu. Tek o değil Cenk Sude ve Kerem de şokta olmalıydılar yoksa çoktan beni ayırmaya çalışırlardı . Cafenin çalışanları da etrafımızda toplanmıştı yanıma geldiler ve bizimkilerde kendilerine geldiler herşey o kadar ani olmuştu ki kimse ne olduğunu anlamamıştı. Miray'la beni ayırdılar onu dışarıya çıkarttılar. Keremde beni masaya oturttu . Miranın yüzü kandan gözükmüyordu. Elime baktığımda elimede kan bulaşmıştı. Değişiyordum bu güne kadar tek bir insanla bile kavgam olmamışken şimdi kızın kafasını masada kırıyordum. Ne yaptığımı yada ne yapacağımı hiç bilmiyordum. Akıl sağlığım tehlikedeydi Keremin yanından kalktım Kerem kolumu tuttu ona bakmadan kolumu çektim lavaboya gittim ve elimi yıkadım. Lavabodan çıktım Kerem kapıda bekliyordu ona bakmadan masaya gidip çantamı alıp cafeden çıktım.

Cafe denize çok yakın değildi ama sahile gidip biraz denizin kokusuna dalgaların kayalara çarpışının sesini dinlemeye ihtiyacım vardı. Cafeden çıkarken Sude ve Cenk bana bakıyordu. Yürümek en iyisiydi hem çok uzak değildi sahil. Biraz da düşünmeye ihtiyacım vardı zaten.

Mirayı dövdüğüme pişman falan değildim açıkcası birdaha olsa yine aynısını yapardım . Kerem nasıl o kızla konuşurdu bana söylediklerini bilmiyormuydu sanki bizzat yanımdaydı bize zarar vermek isteyen biriyle nasıl konuşurdu . Hadi konuşmayı geçtim neden bana söylemedi ki en azından ondan öğrenmiş olırdum Miradan değil. Hiç birşey doğru gelmiyordu ne Keremle olan ilişkim nede yaşadıklarımız herşey bir oyunmuş oyunumuzu oynıycaz replikleri unutmıycaz ve en sonunda seyirci bizi alkışlıycaktı ama değildi oyun oynamıyorduk bu gerçekti ,yada değildi. Tamam Keremi seviyorum hemde çok seviyorum ama birşeyleri benden sakladığını biliyorum bişeyler tam değil eksik ve böyle olduğu zaman ona güvenemiyorum. Bi insanın sizden birşey sakladığını bile bile ona güvenebilir misiniz ki?, hayır güvenemezsiniz. Sahile gelmiştim her canım sıkıldığında sahile gelen biri değilim ama şuan bana iyi gelecek tek şey buydu . Sahil çok kalabalık değildi havalar gittikçe soğuduğundan artık çok gelen yoktu sahile kayalara geçip oturdum Keremin evinde gördüğüm günlük, Cenkle tanışıyo olmaları ,bu yıl yeni geldikleri halde okulun popülerleri olmaları Mira denen kızın Kereme takmış olması. Hiçbirşey tam değildi Keremin ilk buluştuğumuzda yaptığı şey hemde ilk buluşmada . Okulun ilk haftası ilişkimizin başlaması şuan o kadar saçma geliyordu ki sanırım çok acele etmiştik. Ama Kerem beni daha yeni tanımış gibi davranmıyordu. Mesela bugün bana papatya almıştı hemde "en sevdiğin çiçeği" demişti. Ama ben en sevdiğim çiçeğin papatya olduğunu söylememiştim ona evet sevgilime en sevdiğim çiçeği söylememiştim,zaten hiç sormamıştı. Günlükte gördüğüm fotoğrafım ne öyle bi fotoğraf hatırlıyordum nede Keremi. Saate baktığımda çoktan sekiz olmuştu havada kararmıştı çoktan eve gitmem gerekiyordu artık. Yürümek uzun sürerdi en iyisi taksiyle gitmekti . Caddeye çıkıp taksi bekledim sonunda birtane boş gördüm önümde durdu arka kapıyı açıp oturdum. Adresi verdim dışarıyı izlemeye başladım . Taksi durmuştu amcaya dönüp:

"Ne kadar tuttu bey amca."

"28 tl. Kızım ."

Çantayı açıp parayı uzattım ve arabadan indim . Çantamdan anahtarımı çıkarıp kapıyı açtım herkes salondaydı onlara görünmeden odama geçmek için sessizce yürümeye başladım tam salondan geçerken Babam seslendi

"Simge kızım hoşgeldin."

"Hoşbuldum baba. Üzerimi değiştirip gelirim."

Dedim ve odama çıktım aradan 5 dk geçmeden kapım çalındı

"Girebilirsiniz"

İçeri giren babamdı. Babam nadiren odamda konuşurdu benimle oda canımın sıkkın olduğunu düşündüğü zaman gelirdi yanıma. Yatağıma oturup eliyle yanına oturmamı işaret etti bende yanına gidip yatağa oturdum.

"Kızım Cenk sahile gittiğini söyledi sen nadiren sahile gidersin . Ya da gitmek istersin, kızım sen iyi misin? "

Babama sarıldım tabi ki ona herşeyi anlatamazdım sonuçta o benim babamdı benim iyiliğim için herşeyi yapardı Keremden bile uzak tutardı beni.

"Kötü değilim iyi olmaya çalışıyorum babacığım."

"Bak kızım hiç kim senin seni üzmesine izin verme . Hem sen üzülürsen bizde üzülürüz tamam mı kızım seni seviyorum. Şimdi üzerini değiştir ve aşağıya in biraz yüzünü görelim ya arkadaşların kadar olmasada iyidir sohbetimiz. "

"Tamam babacım benim sen istersin de inmez miyim hiç."

Babam benim en değerli varlığımdı beni konuşmadan da anlayan tek insan dı annemden çok babamla anlaşırdım ben. Üzerimi değiştirip odamdan çıktım salona geçtim bir kahkaha patladı ki sormayın gitsin.

"Bu kadar komik olan ne ya "

Babam televizyonu gösterdi televizyona baktığımda bebklik videomu gördüm bu videyu görünce benide bir gülme tuttu. Videoda öyle gülüyorum ki burnum akıyo ve baloncuk gibi oluyo sonra ben bunu görüyorum ve daha çok kahkaha atıyorum. Herkes benim video mu izleyip bana gülüyordu hatta bende gülüyordum koltuğa oturdum ve annemle babam benim küçüklük anılarımı anlatmaya başladılar sonra Nermin teyzeyle Murat amca da Cenkin hikayelerini anlatmaya başladılar. Ne kadar ironikti bir kaç saat öncesi ağlarken ne yapacağımı bilmezken şimdi evimin salonunda kahkalar atıyordum .

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Aug 28, 2015 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

OkulAşkıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin