Evet yeni bir bölümle karşınızdayım.Multide ana karakterler var.Votelemeyi ve yorum yapmayı unutmayın.Umarım bölümü beğenirsiniz.İyi okumalar.Fırtına'nın günlüğü...
Selam günlük,Merhaba, sana karşı fazla resmi oluyordu.Sonuçta biz sırdaşız;)Bugün bisiklet turuna çıktık cidden çok eğlenceliydi.Ve bugün birşe öğrendim.Özgür'ün o kadar öküz olmayışını.Bu tur Cenk'in işiydi ama iyi düşünmüştü.Şimdi bugünü başa alarak sana anlatıyorum.Sabah güzel ve enerjik uyanmıştım hatta uyanır uyanmaz yatakta zıplamaya başlamıştım.Sesleri duyan Özgür direk odama dalmıştı."Burada neler oluyor ayrıca sabah sabah bu enerji ne böyle"dedi gözlerini ovuşturarak.Normalde bu dediklerine somurtmam lazımdı ama bu hali bana azıcık küçücük tatlı geldiği için gülümseyerek"Bilmem belki de bu bir histir belki de bir işaret"dedim.Oflayarak"Sen benimle dalga mı geçiyorsun ben böyle sabahlara gelemem bu evde başkalarının da yaşadığını unutma " İşte şimdi bu dediğine somurtmuştum."Durmuyorum ne yapacaksın?"Sonuçta beni kucaklayacak falan değil herhalde.Ah Hayır benim şom aklım.Belimden ve bacaklarımdan tutarak beni kucağına aldı."Ya bırak beni biriniz sürükler biriniz kucaklar yeter!!!"Gülerek tam gözlerimin içine bakıyordu."Cenk,Emre kurtarın beni!!"diye bağırdım ama ses seda yoktu."Hiç boşuna bağırma bence ikiside evde yok bisiklet turu için hazırlık yapmaya gittiler bisiklet kiralıyacaklar."Bunun üzerine uzun bir off çektim.Şaşırtıcıydı ama o anda ikimizde birbirimizin gözlerinin içine bakıyorduk.Göz bebekleri büyümüştü ve gözlerinin rengi en az cam kadar saydam görünüyordu.Silkelenerek kendime geldikten sonra bunu o da farkederek beni yere bıraktı."Sen hazirlan sonra Cenk ile Emre'nin yanına gideriz"Kafami aşağı yukarı salladim.Altıma yırtık kot üstüme de göbeği hafif açık olan gömleğimi giydim.Tamam buralarda biraz, yok yok fazlasıyla öküz olabilir günlük ama bisiklet turundaki yazdıklarımı görünce şok olacaksın.Neyse Aşağı indiğimde Özgürün gergin bir yüz ifadesiyle telefonuna baktığını gördüm.Ayak seslerimi duyduğunda çocuk felç geçirecek sandım yani öyle korkuyla baktı ki."Ne oldu kötü mü görünüyorum?"Gergince sırıtarak"Yok hayır telefona dalmışım işte yoksa güz - yani normal görünüyorsun"O anda beni şaşırtmıştı ama çok üzerine gitmek istemedim.Yine ne karıştırıyor acaba günlük.Neyse biz yine konumuza dönelim.Sanirim arabayi ortak kullaniyorlar.Çok uzun sürmeden Cenk ile Emre'nin yanına varmıştık.Herkesin bisikleti hazırdı.Kask,dizlik vs. hazırlıklarından sonra bisikletlerimize bindik.Aslında binecektik ama içeriden aceleyle bir adam koşarak bize doğru geliyordu.Yani koşmasa da olurdu çünkü bacakları dışında her uzvu oynadı amcanın."Durun çocuklar bunların parasını eksik vermişsiniz."Emre ile Cenk gergin görünüyordu. " Amca çakar demiştim ben sana beni dinliyor musun ki?"Emre bunu fısıldayarak söylemişti ama yakınımda oldukları için tüm konuşmalara şahit oluyordum."Kusura bakma ama 1 bisiklet 60tl'ye kiralansa 4 bisiklet 240tl yani ben birkaç saatlik tur için o kadar parayı veremem"Bu konuşulanları duyunca gözlerimi büyülttüm."Ne yani şimdi biz hırsızlık mi yapmış oluyoruz?"Özgür kısık sesle ve igneleyici bir tonda"Daha da bağırsaydın"Adam sıkılmışa benziyordu.O sırada aklıma birsey geldi.'Pazarlik'"Ee amcacım biz bunu pazarlıkla indiremiyor muyuz?Hani 195tl yapsak?"dedim.Ama amca bayağı inatçıydı."Olmaz güzel Kızım" Birden Özgür çıkışıverdi."Amca yavaş ol bence biz buraya bisiklet almaya geldik"Adam gülümsedi ve kulağıma fısıldayarak " Sevgilin kıskandı galiba"Utançtan ağzımı açamamıştım."Y-yok a-amcacığım sen yan-yanliş anladın."Bunları demiştim ama zor konusuyordum."Burası biraz sıcak mi oldu ne neyse konuya dönelim şimdi biz indiremiyormuyuz bu fiyatı"Amca onaylamazca kafasını salladı."O zaman şöyle yapalım bugün size bu bisiklet fiyatlarının iki katını kazandıracagiz siz de 3 saatlik bisiklet turu ayarlıyacaksınız"Herkes bana şaşkınca bakıyordu.Ben de onlara' başka caremiz mi var sanki'bakisi yolladım."Pekala iyi fikir ayrıca içerideki müşterilere çay,limonata servisi yapacaksınız"Adam elini uzattı.Ben de adamın uzattığı elini sıkacaktım ki Özgür benim yerime elini sıktı."Ama benimde bir sartim var"dedim.Amca söyle dercesine baktı."Kazandığımızın %30'u bizim"
"%20 olur"
"%30"
"%25"
"Tamam anlaştık"dedim ve %25'e bağladım."Ee kim garsonluk yapacak?"diye sordu Emre."Ben yaparım ama Fırtına da bana yardım edecek siz de bisikletleri satarsiniz"Hepimiz ayni anda 'Tamam'demiştik.Cenk'le içeriye girdik ve maraton başladı.Güleç ve tatlı bir çocuk"Ben Ömer siz de bugün çalışacak olanlarsiniz"Ona elimi uzattım"Ben Fırtına " uzattığım elimi sıktı." Güzel isim peki sen?"Cenk'te Ömer'in uzattığı elini sıktı."Ben de Cenk"
"Pekala Fırtına sen 14.masaya bak Cenk sen de 8."Tepsileri verdi ve başladık calismaya.Masaya siparişlerini verdim ama birsey gözüme takıldı.'Haber' off şimdi yanmıştım işte.Televizyonda resmim vardı ve hala beni haber yapıyorlardı.Siparis verdiklerini yüzümü göstermemeye ve dikkat çekmemeye özen gösterdim.Hızlıca Cenk'in yanına gittim."Televizyondakini gördün mü?"Kafasını televizyona çevirdi.Gördüklerine şaşırdığı belliydi."Olamaz is değiş tokuşu yapacaksın Emre senin yerine geçsin."Kafamı onaylarasına salladim.Cenk Emre'ye birseyler söyledi ve ben de Özgürün yanına gittim."Emre'yle işleri değiştirdik"
"Niye beni mi özledin?"
"Haha çok komik Hayır haberleri görsen sen de benim yaptığımı yapardın"
"Ne var ki haberlerde? "Kafasını içerideki televizyonu görecek şekilde çevirdi.Tam ikimizde aynı yere bakacakken burunlarimiz birbirine çarptı."Ee şey Fırtına sen şu gelen müşteriyle ilgilen ve cidden senin adına üzüldüm"ve burada cidden şok geçirmiştim günlük eminim sen de şaşırmışsındır."Buyrun size nasıl yardımcı olabilirim?"
"Ben küçük kızım için bir bisiklet bakıyordum"Kücük bir bisiklet bulmak umuduyla gözlerimi dükkanda gezindirdim ve buldum.Pembe 4 tekerlekli önünde beyaz bir sepeti olan tatlı tam da kız çocuklarına göre bir bisikleti.Benim daha önce hiç böyle bir bisikleti yoktu aslında çokta iyi bisiklet sürdüğüm söylenemezdi ama sana bahsettigim komşumuz biraz öğretmeye çalışmıştı.Kücük kalbimden geçen sadece böyle bir bisikletti ama bu kalbi nefretle büyüttüler ama ben bu kadar nefret dolu bir insan olamayacağım.Ben bu kadar olay yaşasam da ben enerjik olmaya devam edeceğim.Cenk olmazsa ben ne yapardım hatta seninle tanışmış bile olmazdim.Musteri elini önümde sallayınca kendime geldim."Daldınız galiba biz şu pembe bisikleti istiyoruz"Adam bisikleti aldı ve kızıyla birlikte gitti.İşimizin bitmesine yaklaşık 20 dakika kalmıştı.Özgür yanıma geldi.Hem de gülümseyerek."İşler nasıl yorgun görünüyorsun."Malum iki kaşımı kaldırdım."Beni düşündüğüne sevindim ama cidden stresli bir gündü."Gülümsemesi büyüdü."Neyse senin günün nasıldı Özgür?"Tam cevap vereceği sırada Emre geldi."Hala 135 tl eksik var yani 3 bisiklet kirası yada 5 masa parası.Hepimiz umutsuz görünüyordu.Ta ki Özgür"Bisiklet isteyen bulamayız belki ama dinlenmek isteyen birini bulabiliriz."diyene kadar .Özgür'ün yaptıklarından dolayi evde kafasını vurdu mu diye kontrol ettiğim doğrudur."Evet doğru söylüyorsun hadi dağılalım ve müşteri arayalım."Ben tek aramak istemiştim ama Özgür peşimi bırakmamıştı."Sen niye benimle geliyorsun ki?"Kaşlarını çattı ve bilmiş bir ifadeyle"Buraları bilmezsin sen pek o yüzden kaybolmaman için" Bunları sanki alay ediyormuş gibi söylemişti ama altında yatan düşünülme duygusu beni sevindirmişti.Birden karşıdan bir teyzenin geldiğini gördüm."Merhaba teyzeciğim size yardımcı olabilir miyim?"Kadın bana gülümsedi."Tabi yavrum acaba buralarda dinlenebileceğim bir yer var mı?"
"Tabi var biz sizi götürelim"Kadını çalıştığımız yere götürdük."Çok teşekkür ederim çocuklar alın bu parayı kabul edin."
"Aa olur mu öyle şey biz sadece yardım ettik."
"Hadi hadi beni mi kıracaksınız"Teyzenin bakışları çok tatlıydı ben de onu kıramadım.
"Peki teşekkür ederiz"Teyzenin yanından ayrıldık ve bir baktık ki birçok müşteri bisiklet kiralamak için gelmişti.Ben de hemen bir müşterinin yanına gittim.Ve parayı 20 dakika içerisinde ekledik hatta fazlasını bile.Sonra da buranın yönetici amcası geldi."Çocuklar bitirdiniz mi işleri?"Hepimiz birbirimize bakarak gülümsedik."Hadi bakalım sizin topladığınız paralara."İçeri kasiyerin yanına gittik."Selin bugün kazanılan paraları gösterir misin?"Selin amcaya paraları verdi ve tek tek saydı."Aferin çocuklar iyi iş çıkarmışsınız.Artik bisikletlerinizi alabilirsiniz.Bu da sizin%25'lik payınız."Hepimiz bisikletlerimize bindik ve caddeyi turlamaya başladık.Tarihi eser ve mekanlarıyla mükemmel bir uyum içine girmişti insanlar.Çesit çeşit eski kafeleri insanları mıknatıs gibi kendilerine çekiyordu.Yaklaşık 1 saat turladıktan sonra dinlenmeye karar verdik."Yorucu ama güzel bir gündü " dedi Cenk.Hepimiz onaylayıcı sesler çıkardık."Ne kadar vaktimiz var?"diye sordu Özgür."Bir buçuk saat falan."dedi Emre."Biz bir yere gidip geleceğiz" demişti Cenk ama Özgür ile ben pek duymamıştık.Çünkü o anda çevremdeki mekanlara hayran hayran bakmakla uğraşıyordum.Kafamı cevirdiğimde Emre ile Cenk yoktu."Özgür Emre ile Cenk Nerede?"
"E bura-nereye gitmişler bunlar neyse çok uzaklaşmış olamazlar onları arayalım."dedi.Telefonumu çıkardım ama çekmiyordu."Hay aksi telefon çekmiyor!"dedi Özgür.
"Benimki de çekmiyor şimdi ne yapacağız"
"Ne yapalım mecburen bisikletle arayacağız"Tam karşımızda dik bir yokuş vardı ve ben o kadar iyi süremiyordum."Onu çıkmayacağız değil mi?"diye sordum."Evet onu çıkacağız niye ki?"Ben sadece düz yolları ve kısa yokuşlari çıkabilirim."Kafasını kaşıdı."Pekala yürüyerek çıkacağız buraya bisikletlerimizi de elimizde götüreceğiz."dedi.Bu çocuk cidden bugün degisikti ve bana olduğundan iyi davraniyordu.Bisikletlerimizi elimize aldık ve yürümeye başladık."Senin ailenle bir sorunun mu vardı yani hiç konuşmak istemiyorsun da?"diye sordu Özgür.
"Aslında gerçek ailem beni pek sevmezdi çünkü benim kız değil erkek olmamı istiyorlarmış.O yüzden fazla ilgi göremedim sonra da evlatlık verdiler zaten ama üvey ailem Çelik Holding'in sahibiydi bu yüzden Türkiye'nin gözüne daha da girebilmek için beni evlatlık edinmişler ama gördüğüm şiddet bitmedi.İste benim hüzünlü Hikayem."Bana anlayışla bakmıştı."Bu yaşadıkların seni nasıl kötü biri yapmadı genellikle kötü insanlar acı çekmişlerdir."Derin bir nefes aldım."Bak Özgür senin de pek iyi anıların olduğunu düşünmüyorum yani ama ben yaşadıklarımı çevreye yansıtmıyorum.Sanırım birtek bu iyi özelliği kazanabilmişim ailemden."Gözyaşlarımı tutmaya çalışıyordum ama çok geçti."Şşt tamam ağlama ya da ağla geçmişin tüm birikimlerini akıt gitsin bu kadar ağır bir yükü taşıyabilmen bir mucize."Tepecik köprü gibiydi altında nehir vardı insanın içini rahatlatan türden bir şırıltısı ve iki kişilik bankları vardı.O banklardan birine oturduk.Sonra da Özgür bana sarıldı saçlarımı okşadı."Neyse bu kadar hüzün ve nostalji yeter Cenk'leri bulalım"dedim.O da kafasını sallamıştı.Biz tepecikten aşağı inerken bizimkileri gördük."Abi Nerede kaldınız biz de sizi arıyoruz"
"Biz size dedik ya bir yer uğrayıp geleceğiz diye ya işte bizim Cafe'ye aradık acıktık yani sizin de aç olmamaniz bir mucize olurdu herhalde."Ondan sonra da karnımızı doyurduk sonra eve geldik ve doğru yatağa.Bugün de şaşırtıcı bir gündü Günlüğüm,arkadaşım.Neyse yazmak bana iyi geliyor ama ellerimiz de yarına kadar belki başka bir güne kadar dinlenmesi gerekiyor.İyi geceler günlük.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÜNLÜK
Teen FictionBir kızın saf ve sevimli görünen hayatı..İçinde fırtınalar kopan Fırtına'yla,umursamaz Özgür'ün günlükleri.Birbirlerine zıt kişilikli ama aynı kaderi paylaşan yalnızlığa mahkum tamamlayıcılar.