Gözüme Odun Kaçtı!

99 19 14
                                    

"- Rüzgar bizi nereye getirdin acaba?"

Bana pis pis sırıtıp cevap verdi.

"- Eylenmeye güzelim."

"- Ne demek eylenmeye ya! Ulan burası keraneye benziyor be!! Hadi gelin sahile falan gidelim! Otururuz muhabbet ederiz hem!"

"- Saçmalama kızım yaa! Eylenmek için ideal yer burasıııı!"

"- Sen sus!! Tabi her akşam başka erkekle buralara geldiğinden alışkanlık yapmıştır. "

Bana cevap vermeden yürümeye başladılar.

"- Lann!! Girmeyin oraya! Gurban olam yapmayın!"

"- Bu kadar abartılacak bir şey yok Azra sadice bar burası."

"- Ama dıştan keraneye gibi gözüküyo!"

"- Allahım sen sabır ver!"

"- Cümlemize canım cümlemize!"

"- İyi gelmessen gelme. Ama bak şu karşıda ki adam görünümlü pezevenkler var ya biz gittikten sonra senin yanına gelirler! Sonra ne yapacakları onlara kalmış tabii!"

"- Hıı! Yalancı!! Ben gelmiyorum! Sizi burada bekliycem."

"- Kendin bilirsin güzelim. Sonradan keşke Rüzgar' ı dinleseydim derdin ama iş işten geçmiş olur!"

"- Ben içeriye geliyim diye öyle söylüyorsun bir kere!! Ama gelmiycem!! Avucunu yalarsın canım!"

"- İyi...Sen burada bekle ama gecenin sonunda yalanan yerler değişir güzelim."

"- PİSLİK!"

Surat asıp bulunduğum yere oturdum. Nasıl bir sapık bu ya! Nuri Alço' yu da geçti mübarek! Gazoz yerine Allah bilir bakışlarını kullanıyordur bu! Gecenin sonunu söylemiyorum. Tahmin edebiliyorsunuzdur. Tamam bu sapık da sana noluyor amk kızı! Ne var da bunun peşine takılıyorsun! Bırak ne yaparsa yapsın ya! Sapık olduğunu da biliyorsun! İlla ekşın yaşayacaksın illa!!

Karşıdaki adamların bağırarak gülüşlerini duymamazlıktan gelmeye çalıştım. Sağır olan olan birisi bile duyardı lan bu gülüşü. Sanki memlekete sesleniyor!

Kafamı kaldırdığımda adamların bana doğru yürüdüklerini gördüm. Korkmuştum da!! Hatta şu an içimden bildiğim bütün duaları okuyorum. Evet...Barın önüne oturmuş dua okuyorum arkadaşlar! Göt korkusu napcan!
Yerimden kalktığım gibi içeriye koştum. Rüzgar' ı bulmadan bu korku geçmezdi. De! Ben şimdi nasıl bulcam Rüzgar' ı onca kişinin içinde!

Çaktırmadan hızlı adımlarla merdivenleri inip insanların içine karıştım. Sanki belediyeden beleş bir şey var diye anons yapılmış! Öyle kalabalık!

Etrafıma şöyle bir baktığım da Rüzgar' ı ya da İpek' i göremedim. Bende karşıdaki, herkese içki veren adamın yanına gidip sormaya karar verdim. Belki içki falan verirken görmüştür. Adamın önünde durup oturdum.

"- Ne alırdınız?"

"- Aslında ben bir arkadaşa bakmıştım."

"- Bir arkadaşa mı? Burada mı?"

"- Evet böyle söyleyince pek olmadı ama gerçekten bir arkadaşımı arıyorum. Belki siz görmüşsünüzdür dedim. Aslında beni buraya zorla getirdiler. Sonra da kapının önünde beni tek başıma bırakıp içeriye girdiler. Şimdi bende kayboldum ve onları bulamıyorum. En önemlisi de eve nasıl gidicem? Annem beni testereyle doğrıycak! Arkamdan Fatiha okumayı unutma!"

"- Dur dur! İlk önce sana bir şeyler vereyim de sinirlerin yatışsın."

"- Doğru! Şöyle meyve suyu falan yok mu hararetimi alır."

RÜZGAR'INA KAPILDIMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin