BÖLÜM 1 - ÇOCUK

852 47 16
                                    

Locust - Machine Head

''Her Başlangıç Bir Ölümden Sonra Gelir.'' -Ruhun Adamı.


Beş santimde bir aydınlatmaya sahip uzun, bir tarafı pencereli olan koridorun ortasında hafifçe yaşlı bir adam duruyordu.. Pencereden görünen fazlasıyla dayanıklı hücrede, insana benzeyen bir çocuk duruyordu. Onu buraya yaklaşık iki ay önce getirmişlerdi ama bırakın konuşmayı, yemek için bile ağzını açmamıştı. Bayıltıcı gaz verildiğince ise, hiç bir tepki vermemiş, bayılmamıştı. Yapılan tek test, getirildiği gün baygınken yapılmıştı. İki ay önce, dünyayı sarsan büyük savaş sonucu bulunmuştu bu çocuk.. Çocuğun arkasında, bir saray vardı. Araştırmalar sonucu, sarayın içinde, dünyada bulunmayan saydam bir elementten yapılma mezar duruyordu. Mezarın içinde ise bir kız. Kız yapılan araştırmalara göre, Alexandra Soysal'dı..

Ama şu odadaki çocuğun, hiç bir bilgisine ulaşamamışlardı.. Parmak izini almak için getirdikleri ekran tablet bile erimişti dokundurunca.. Derisine iğne girmiyordu. Siyah bir parlaklık gördü adam. Önce ne olduğunu anlamadı. Anladığında ise, korkuyla iki adım geri gitti ve labaratuvar görevlilerinden birine çarptı. O siyah parlaklık, pencerenin öteki tarafına yaklaşmış ayakta duran çocuğa aitti. Çocuk ilk defa hareket ediyordu. Pencereye biraz yaklaştı adam.. Ses tuşuna bastı.

-Merhaba.dedi. Çocuk konuşacak gibi durmuyordu... Ama onu yanılttı.

-Neredeyim ben?.dedi çocuk. Sesi bir çocuk için biraz sertti. Siyah, aksız gözleri insanı korkutuyordu..Onu ayakta hiç göremediklerinden boyunun bu kadar uzun olacağını tahmin edememişlerdi. Çocuk 1.90 vardı ve fazlasıyla yapılıydı..

-Şimdilik Pentagona bağlı bir arazidesin.. Ama yakında buradan da gideceksin..dedi Adam.

-Ne için buradayım?.dedi Çocuk. Adam sorusunu görmezden geldi.

-İsmin ne?.dedi. Sorarken çenesini öne atmıştı..

-Hatırlamıyorum.dedi çocuk.

-İki ay önce yapılan savaştan haberin vardır değil mi?.dedi Adam.

-Burada gözümü açtığımdan başka hiç bir anı yok zihnimde.dedi Çocuk.

-Seni savaş bittikten sonra bulduk. Buraya getirdik..

-Neden camın ardından konuşuyorsun?.dedi Çocuk. Sesi öylesine soğuk çıkmıştı ki, adam titremişti. Çocuğun zekasının farkına varmaya başlıyordu ayrıca.

-O oda sadece test edilecekler için.dedi Adam.

-Beni test etmediniz?.dedi Çocuk..

-Oradan çıkmak istiyorsun değil mi?.dedi Adam gözlerini kısarak.. Çocuk başını eğerek iki yana salladı. Sonra cama dokundu. Cam anında tuzla buz oldu. Adam kendisine zarar vereceğini sandığı çocuktan geri geri kaçarken kırmızı alarm butonunu gördü. Uzanıp sertçe bastı ama hiç bir şey olmadı. Koridorda, yana doğru açılan kapılar hızlıca kapandı ve ışıklar söndü. Adam sonunun geldiğini anladı. Ama kulağının arkasında hissettiği nefes onu fazlasıyla korkutuyordu ve ölümünü düşünemiyordu bile..

-Buradan bir şeyleri kavramadan çıkmayacağım.dedi. Konuşma bittiği anda kapılar ses çıkararak açıldı, ışıklar yandı. Adam, kırık cama döndü. Cam hiç bir şey olmamış gibiydi. İçeri baktı. Çocuk ilk duruşuna dönmüştü.. Ancak zeki biçimde, yerdeki karşıtından adamı izliyordu..Adam koridoru terk ettiğinde, her zamanki karanlığında baş başa kaldı çocuk.

|---------------------------------------|

-Neler oldu?.dedi genç bir kadın. Vücudunu saran bir kıyafet giymişti. Kemer kısmında bir tabanca ve şarjör cepleri vardı.. Kadının gözleri kendinden emin birisi olduğunu belli ediyordu. Saçları ise kızılın bir tonuydu. Çok koyu değildi ama, guvaş boya gibi de değildi..Kadın o rengi taşıyabiliyordu. Oturduğu yere bakılırsa, odaya giren orta yaşlı adamdan daha üst bir konumdaydı. Ancak, masanın üstüne adamın adı yazıyordu. Kadın, detaylar için o makamda bulunuyordu büyük ihtimal. Adam yakasını çekiştirdi ve alnında korkudan birikmiş terleri elinin tersiyle sildi.

IŞIKSIZ - KARALTIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin