Bu bölümde ne olacağına dair en ufak bir ip ucu vermeyeceğim başlıktan yola çıkarak bu hikayeye siz de bir bölüm hayal edin ve paylaşmak isterseniz çok mutlu olurum.
**Şimdiden teşekkür ederim**Henry:" Sonra ne oldu?"
Anna:"Lisa Elizabeth' den öc almak istedi. Amacı her zaman onu korkutup onu çok kötü bir şekilde öldürmekti. Siz bana Violet'in ne suçu var diye sorarsanız onunda bir açıklaması var. Bu suçu Elizabeth'in aileside biliyordu ama ona en ufak bir ceza bile vermediler . Lisa ise aileye bir ceza verdi ve bu aileden doğan bebekleri lanetledi."
Olayı kısa bir şekilde özetlemiştim. Ama sanki hala kafasında soru işaretleri varmış gibiydi. Zaten benim kafamda da soru işaretleri vardı bende bu yüzden bay Henry' den yardım istedim.
Eminim bay Henry'nin şu an aklını karıştıran soru benim de aklımdaki sorudur.(Acaba Violet'in annesine de aynı şey olmuş muydu?)ve bay Henry bu sorusunu sordu.
Anna:"Bende bu sormuştum. Bayan Britney'in bana cevabı:"Evet banada oldu ama ben kimsenin yapamadığı şeyi yapıp Lisa'dan özür diledim."dedi. Fakat ona Lisa neden diye sormuş oda Özür dilemiş. Bay Henry benim merak ettiğim neden Violet'e de sormadı? Neden Violet direk lanetlendi? Ben bu soruları kendime çok sordum. Sizin bu saçma olaya her hangi bir açıklamanız yada bir fikriniz var mı ?"
Henry:"Tek yürütülecek fikir Lisa Violet'i Elizabeth'e benzetmiş ve onun ölmediğini zannetmiş olabilir. Bu çok saçma bir fikir fakat bu durumda en saçma fikirler bile ortaya atılmalı.Sana tuhaf gelen başka bir şey var mı? "
Anna:"Evet aslında bir de fotoğraf gizemi var.Evlerini gezerken odalarda bir tane bile fotoğraf görmemiştim ve nedenini sordum.Violet 'in her fotoğraf ı parçaladığını her seferinde düzelttiklerini ama tekrar tekrar parçaladığını bu yüzden de kaldırdıklarını söylediler. Fotoğraflara bir göz atmak istedim. Onları özel yaptırılmış bir sandığa kaldırmışlardı. Olaydan beş gün önce çekilmiş bir fotoğraf gördüm fakat Britney'in arkasında bir gölge vardı. Ve resmin arkasında da farklı bir dilde ve kanla yazılmış bir yazı vardı sırrını çözmek için onu aldım siz de bakın."
Dedim ve resmi bağ Henry'ye verdim. Yazıya şaşkın gözlerle baktı ve bana bu yazının dünyada bulunan hiç bir dile benzemediğini ve bu yazının hangi dil olduğu hakkında bir fikri olduğunu söyledi. Surat ifadesinden ne söyleyeceğini anlamış gibiydim. Ama bunu söylemek hiç içimizden gelmiyordu. Fakat bunu söylemeye mecburduk her şey küçük Violet için. Bay Henry bu yazının 1800'lere ait şeytan harfleri olduğunu söyledi. Fakat yazanı okuyamıyordu. Bana biraz araştırmak istediğini söyledi. Bay Henry'ye çok güveniyordum. Çünkü kaynakları çok güçlüdür ve kimse böyle bir araştırma yapmaya cesaret bile edemez. Bay Henry araştırma için ofisine gitmişti bu arada bende bu yazı hakkında öğretmenimin söylediklerini de göz önünde bulundurarak bir araştırma yapmaya başladım. Bilgisayarımdan bin sekiz yüzlü yılların şeytan harflerine ait resimlere göz attım. Harfler benziyordu.Fakat çevirileri yoktu ve hangi siteye baksam ne bir bilgi var ne de bir örnek vardı.Tek ümidim bay Henry'nin güçlü kaynakları. Öğretmenime yardımcı olmak için ofisine gittim ve kapıyı çaldım. Kapı açılmadı ve hiç ses yoktu terkedilmiş bir yerdi yanlış geldim diye tam arkamı dönüp giderken kapı yavaş yavaş aralandı.Bay Henry'nin kimsenin görmemesi için böyle yaptığını düşündüm ve içeri girdim. Fakat hiç kimse yoktu (Peki kapıyı açan kimdi ?) Bu soru içimi sıkıyordu ve o anki korku ile ne hareket edebiliyordum nede bir şey söyleyebiliyordum. Arkamdan birinin kapıyı kapattığını fark ettim .İşte o an aklımı yitirdiğimi zannettim.Ve bir çocuk sesi duydum.Bana "Merhaba" dedi.Doğru mu duymuştum bu gerçekten bir çocuk sesiydi. Böyle bir yerde mümkün değil kimse yaşayamaz. Zaten o bir insan değildi. Bu küçük Lisa'nın adalet arayan ruhuydu. Bende Merhaba dedim ve bana kendini tanıttı."Benim adım Lisa senin adın ne?" dedi. O güzel bir giriş yapınca bende hiç korkmadan konuşmaya devam ettim.
"Çok güzel bir adın var Lisacım benimki ise Anna memnun oldum"
"Sen Elizabeth'i tanıyor musun? Ve bana ne yaptı biliyor musun?"
Ne diyeceğimi bilemedim arkamı dönüp yüzüne bakmaya cesaretimde yoktu. Çıkmaz bir yola girmiş gibiyim Hayır demek tek seçenekti. Çünkü tanıdığımı söyleseydim bende suçlu olurdum ve bunu göze alamazdım. Elizabeth'in cezasını masum Violet üstlendiği için. Bu onun suçu değil. Elizabeth ve ailesinin suçu. Küçük masum Lisa'nın da bir suçu yok. Neyse....
" Hayır tanımıyorum sana ne yaptı?"
Tabi bu sorunun cevabını gerçekten merak etmiştim çünkü kimse gerçek olayı bilmiyordu. Ya bir doğaçlama yada efsane gibi şeyler uyduruyorlardı. Ailesi önemli bir sır gibi olayı saklıyordu. Şimdi tam sırasıydı. Nasıl olduğunu öğrensek belki olayın çözümüne yardımcı olurdu. Olayı anlattı.
"Ben 5 yaşındayım. Babam bana bir bebek aldı. Ben onu çok sevdim hep onunla oynadım. O sihirli bir bebekti benimle konuşuyordu.Bütün bebeklerimi parçaladı ve sadece onunla oynamamı istedi.Çok güzel bir bebekti. Elizabeth ise bebeğimi almak istiyordu.Ben vermedim. Onu benden çaldı.""Nasıl çaldı?"
"Bahçede oynuyordum. Beni twitter. Bebeği elimden çekti. Bana kötü sözler söyledi ve ÖL! diye bağırdı. Benim Kağan taşa çarptı."
"Anlıyorum. Ne kadar üzücü . İnsan arkadaşına bunları yapmaz."
"O fotoğrafın arkasına o yazıyı bebeğim yazdı.Violeti korkutan ben değilim bebeğim Britney benden Özür diledi benim ruhum amacına ulaştı . Fakat Violet benim arkadaşım ben onu korkutmam her şeyi Bella yaptı"
Bu bölümden sonra işler biraz karışıyor ben bile bu şekilde olacağını düşünmemiştim.
***İyi Okumalar ***
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BİR PSİKOLOĞUN GÜNLÜĞÜ : VİOLET
RandomHerşey bin sekiz yüzlü yıllarda küçük bir kızın işlediği büyük bir suç ile başlar. Bu suç cinayettir. Küçük bir kız en iyi arkadaşını öldürür. Ve kızın ruhu suçsuz yere ölümünü kabullenemez. Herşey asıl bu şekilde başlar. Bütün aile lanetlenir Da...