Bölüm-5

12 0 0
                                    

Asuman hanım Özür ve Demir için yukarıdaki misafir odasını hazırlamıştı. Akşam demir hiç konuşmamıştı, özgürde bir kaç soru sormuş daha sonra herkes sessizliğe bürünmüştü. Demirin keskin bakışları arada beni ve tekrar önüne dönüyodu. Asuman hanım demir ve özgür için akşam yemeği hazırlamıştı onlar masaya otururken benim tecihimse bir sigara daha yakmaktı.

Yemeklerini yedikten sonra özgür uzun uzun telefon görüşmeleri yaparken, demir sürekli telefonuyla ilgileniyodu. Bi ara adnan bey arayıp bilgi almıştı ve terkrar aramamıştı saat 11e geliyordu.

-Odalarınız yukarda merdivenlerin direk karşısındaki kapı, yataklarınız hazır herhangi acil bir durum olursa beni uyandıra bilirsiniz ben odama çıkıyorum iyi geceler

Deyip odama çıktım ve bedenimi yatağa bıraktım ezilmiş gibi hissediyorum. Yaşadıklarım akıl alıcak şeyler değil napıyorum ben içimi bile dışarıya yansıtamyorum sanırım kendimi gerçekten kaybettim.

Saate baktığımda gece üçtü mide bulantılarımla uyandım bedenim direnemiyordu zayıf düşmüştü. Kıyafetlerimi bile çıkartmadan öylece uzandığım yataktan kalkıp mutfağa indim ilaç dolabını açıp düzelticek ne kadar ilaç varsa içtim. Salona gidip sigaramı yaktım ve arka bahçeye açılan kapıdan dışarı çıktım biraz yürüdükten sonra çimlerin üzerine oturup bedenimi geriye verdim. Hava buz gibiydi dondurucak kadar soğuktu hatta ama şuan iyi hissediyordum çünkü bir şey hissedebiliyordum soğuğu hissedebiliyordum. Yanımda bi hareketlilik hissedince birden oturur pozisyon aldım ama demir olduğunu görünce önüme dönüp tekrar uzandım. Oda aynı şekilde yanıma uzandı.

-Ne yapıyorsun burda

-Sigara içiyorum

-Neden dışardasın

-Soğuk ve güzel

-Aklından neler geçiyo

-Ne gibi

-Aileni öldürenler için

-Hepsinden intikamımı fazlasıyla almak

-Geri çekilmelisin her şey daha da kötü sonuç alabilir, karışılacağın iş çok tehlikeli gireceğin ortam ve düzen senin zaferin yerine ölümün olabilir bir anlık öfke ve intikam duygusuyla ani kararlar verme acın daha yeni olduğu için istiyosun bütün bunların ama iş işten geçtikten sonra geri dönemiceksin

Konuşmasına izin vermiştim onu dinlemiştim öyle donuk ve öylesine boş bir şeyden bahsedercesine bi ses tonuyla konuşmuştu ki bir an sırf bu kadar umursamazlığından onu burda öldürebileceğim geldi aklıma ama sustum ve tepki vermedim. Sigaramdan son nefesimi de çekip ayağa kalktım ve hiçbir şey demeden içeriye girdim.

Gözlerimi açtığımda saat sabah sekizdi. Yataktan doğrulduğumda komidinin üzerinde ki notu gördüm.

' Kıyafetlerin camın önündeki koltuğun üzerinde hazırlan ve aşağı in herkes cenaze için aşağıda seni bekliyor babamın dediklerini unutma -DEMİR '

Yavaşça doğrulup camının önüne yürüdüm ve kıyafetlere bakıp banyoya girdim aynanın karşısına geçip 'Güçlü olmalısın asla yıkılma ve dik dur kimse seni alt edemicek' elimi yüzümü soğuk suyla yıkadıktan sonra bırakılan siyah diz kapaklarımda son bulan bedenimi sıkıcasına saran elbiseyi üzerime giydim. Ayaklarımada siyah topuklu ayakkabılarımı, saçlarımı tarayıp ensemde sıkı bir topuz yatım, hazırdım. Derin bir nefes alıp odamın kapısından çıktım.

Merdivenin dibinde dikilen bir kaç kişi beni fark edince acı dolu gözlerle bana baktılar. Yavaş yavaş merdivenlerden indim, herkesin bakışları benim üzerimdeydi, aralarında konuşmaları kulaklarımı dolduruyordu. Akrabalarım, babamın iş arkadaşları ama daha çok hiç tanımadığım adamlar ve kadınlar vardı cenaze değildi bu sanki, herkesin siyah giymesi dışında benzemiyordu kimse ağlamıyordu bile bende dahil. Hiçbir arkadaşım yoktu yakın olduğum kimse yoktu artık hiçbiri olsun istemiyordum zaten.

Her şey düşünülmüştü gerçekten eksiksiz bir cenaze töreni düzenlenmişti. Kardeşimi ve babamı toprağa koyarlarken görmüştüm. Hiç konuşmamış hiç tepki vermemiştim. Fazla kalabalıktı babamın sakladığı şey her neyse büyük bir şey olmalıydı. Herkes dağıldıktan sonra mezarlık kapısında adnan bey yanıma gelip

-Gidiyoruz kızım arabaya bin 

Sesimi çıkartmadan yönlendirdiği yöne doğru ilerlemeye başladım. Araba durduğunda şık bir lokantanın önündeydik. Arabadan inip içeri doğru yürüdük, garsonun yönlendirdiği masaya oturduk. Çok geçmeden yemek servisi yapılmıştı.

-Sen sormadan ben anlatmaya başlayayım kızım. Baban sandığın gibi sadece işiyle ilgilenen belli bir düzene sahip olan bir adam değil Kenan gençliğinden beri bu iştedir ve babasının izinden gitmeyi kendi istedi. Uyuşturucu alımı ve satımı yapıyodu ve öyle düşük paralar değil büyük paraların döndüğü bir iş bu, tek başına değildi elbette bir düzeni vardı bu işin, şirket gibi düşün beş ortaktan oluşan bir uyuşturucu şirketi babanda, kendi babası ölünce onun yerini aldı ancak son yıllarda işler istediği gibi gitmedi ve baştaki adamla çatışmaya girip ortaklıktan çıktı, bir süre tek başına yürütmeyi denedi ancak diğerleri buna izin vermedi ve sonunda bu oldu


Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Sep 11, 2015 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

GECEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin