Sebep nedir ya? Gerçi ömrümüz bir yıldız kayması gibi geçip giden şu hayatta her şeye bir sebep bulmayı marifet kabul etmekle akıp gidiyor. Ne kadar da aciz kaldık farkında mıyız acaba? Gittim sebebim şu. Gitmenin sebebi mi olur (?). Neden geldin mahvettin öyleyse beni? Belki de yılanın zehrinden bile ağır gelir oldu sözlerin. Kafamın içi susam tarlasına döndü, rüzgar nereye savurtmak istiyorsa savurtuyor beni. Aslında hepimizin düşüncelerini iğneleyen acı hikayelerin adı değil midir sebebim vardı demek? Gitmenin sebebi olur mu? Yavru ceylanın anası der mi mesela, artık yeter gidiyorum kafa dinlemeye. Bir de sebepsiz gidenler var, kılıç darbesi gibi yakar beynimin bütün senli uçurumlarını. O ne biçim yanmadır ki beni görenler benden bir parça eser bulamazlar. Elim tutmaz olur, gözlerim senin hatıralarınla fal oku gibi dikilir kalır... Kalakalırım öylece, ya yok bunun adı, anlamı, kifayetsiz tarifi. Beni uçurumlarda körpe bir sokak köpeği gibi koymayı göze alacaksan, boğazıma bir ilmek daha atacaksan, bir damla daha beni tüketmeyi istiyorsan, saçımda bir ak daha olacaksan git. Ama sebep? Verdiğin onca umut neydi? Çiviyi alıp yüreğimin sayfalarına neden çizdin bütün umutları ha? Ey gözleri aç kurt zalimliğinden bile daha hırçın yar, ceylan saflığı yerine koydun beni, şakayla karışık kar altında geldin beni umut diyarlarının sahibi ilan ediverdin ve gittin. Mapus hanenin köşesinde aç kalmış bir karınca gibi bakıyorum güneşe, ısınmaya çalışıyorum ama olmuyor anlıyorum ki marifet güneşte değilmiş, yüreğimiz paramparça olunca ne güneş ısıtırmış ne de bir kar tanesi içimizi. Acaba sebep neydi, suçum neydi de beni koyuverdin öylece hissizce, halsizce, ve en çokta SENSİZCE. Gökyüzünde uçan kuşa bile sinirlenir, kafamın etini yerdim durduk yere; belki senin olduğun diyarlardan gelirdir seni görmüştür diye. Söylesene sen gittin habersizce sanki ben kaldım mı? Ben eski ben oldum mu? Götürdün benli düşlerimi de bir çöpçü vurdumduymazlığıyla alarak, kaldım sadece ben bir rt yığını halinde. Beni ben yapan herşeyimi çaldın, aldın; ben oldum yine gökyüzünde bir parça pamuk tarlası. Gözlerime perde indi, güneş gelmez oldu artık bu diyarlara, sen gittin beni de yıktın. İşin esası şu sen gittin ama bitmedin...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İyi Adamdım !
PoetryBu adeta kan dökülen satırları yitik sevdalı okurlarıma armağan ediyorum. Yitik Sevda. Kanadı kırık bir kuş gibi kalakaldım öylece. Sensizlik nöbetlerinde yanımda hiç kimse yoktu, ama şimdi... Kısa Kısa yazılarımdan oluşmaktadır...