" Aman Tanrım," diye bağırdı Melike.
"Dur sana şöyle bir bakayım."
Yüzünde gülümsemeyle Selin'i elinden tutup döndürdü.
"Nasıl sence?" diye sordu Selin. Elini hizla inip kalkan göğsüne koydu.
"Harika" dedi Melike.
"Gerçekten mi söylüyorsun yoksa öyle söylemek zorunda hissettigin için mi."
Melike kollarını birbirine doladı, "Gerçeği söylemek zorunda miyim?"
" Evet," dedi Selin gülerek "Yaşaman vereceğin cevaba bağlı olduğundan başka seçeneğin yok.".
" O zaman harika görünüyorsun."
Selin'in yüzüne kocaman bir gülümseme yayıldı "İşte duymak istediğim cevap bu." Ellerini çırparak aynanın karşısına geçti.
" Şaka bir kenara bence çok güzel bir gelin oldun." dedi Melike. Aynanın karşısında saçlarını düzelten Selin'in omuzlarına ellerini koydu. "Bu gerçek.".
" Dalga geçmiyorsun değil mi?".
"Hayır tatlım, emin ol dalga geçmiyor " dedi elinde çiçeklerle odaya giren Merve.
Çiçekleri masaya bıraktı. "Şu ana kadar gördüğüm en güzel gelin sensin".
Selin yüzünde ağlamaya yakın bir ifadeyle onlara döndü " Sizi işte bu yüzden seviyorum kızlar. İnsanın sizin gibi kendisini iyi hissettiren arkadaşları olması harika."
Birbirlerine sımsıkı sarıldılar.
"Pekala," dedi Merve "Artık evli bir kadın olmaya hazır mısın?"
Melike kolundaki saate baktı "45 dakika sonra".
" Aman Tanrım" Selin panikle etrafına bakındı "O kadar az mı kaldı? Tanrım çok heyecanlıyım".
" Sorumun cevabını bekliyorum canım" dedi Merve.
"Bundan bir şüphen mi var Merve?".
" Hayır, sadece biraz acele ettiğinizi düşünüyorum. Yani... yani Burak'ı doğru düzgün tanıma fırsatın bile olmadı. Her şey sencede çok çabuk gelişmedi mi? Ben sadece pişman olacağını bir karar vermeni istemiyorum" Selin'in elini tuttu "Senin üzülmeni istemiyorum Selin".
Selin gülümseyerek " Bak, onun için böyle düşünmeni anlıyorum. Birbirinizi tanıyacak pek fırsatınız olmadı. Benim için endişelendiginizin farkındayım ama Burak benim karşıma çıkan en doğru kişi. Bundan eminim ve sizin de emin olmanızı istiyorum. Ben çok mutluyum".
Melike onlara doğru yaklaştı "Eminiz canım" dedi " Ne kadar mutlu olduğunu görebiliyorum. Sanırım önemli olan da bu".
Selin gözlerinde biriken damlaları eliyle sildi "Sizi gerçekten çok seviyorum kızlar".
" Tamam tamam" dedi Merve " bu kadar dram yeter. Ağlayıp makyajının bozulmasını istemezsin değil mi?".
"Hayır tabiki" dedi Selin. " Burak daha hazırlanmadı mı?".
"Birazdan burada olur. Koridorda arkadaşıyla karşılaştım, hazır olmak üzereymiş".
" Arkadaşıyla mı?" Melike heyecanla ayağa kalktı,"Cemil'le mi karşılaştı n?".
"Evet Melike," Merve ters ters baktı. "O adamda ne buluyorsun anlamadım".
Melike gülümseyerek saçıyla oynamaya başladı. "O... O çok farklı biri. Gizemli" .
" Gizemli mi? Bence ürkütücü demek daha uygun olur".
"Yapma Merve, adamla evlenecek değilim ya".
" Buna sevindim işte".
Selin ve Melike birbirlerine bakıp gülümsediler. Odanın kapısı vurulunca Melike kapıya yöneldi
" Burak geldi sonunda".
Kapıyı açınca Tarık'ı karşısında buldu.
"Selam Melike, ablam hazır mı?".
" Evet hazırım Tarık " dedi Selin.
"Harika, Burak hazır mısın diye bakmamı istedi. Birazdan burada olur"
Tarık elini cebine attı " Ha, bu arada bu not sana gelmiş" elindeki küçük zarfı Selin'e uzattı.
Selin zarfı merakla incelemeye başladı " Kimden gelmiş?".
"Bilmiyorum. Zarfı Erhan verdi. Bir kadının zarfı sana iletmesi için verdiğini söyledi".
"Bana olduğundan emin misin? Yani Erhan'ın durumunu biliyorsun, hafızası gelip gidiyor".
" Zarfı açarsan kime geldiğini anlarsın canım. Düğün için tebrik falan olmalı"
Tarık, Selin' i öperek uzaklaştı. Selin zarfı elinde inceleyerek aynanın karşısına geçti. Küçük zarfın içinden bir not çıktı. Selin notta yazılanları görünce bir an durakladı.
Vücudundaki tüm kanın çekildiğini hissetti. Notta yazılmış tek bir cümle vardı, büyük harflerle bilgisayarda yazılmış bir cümle:
EVLENMEK ÜZERE OLDUĞUN KİŞİ BİR SERİ KATİL...
