Angry

246 30 5
                                    


"Neden bu kadar sırıtıyorsun sen ?" sinirle kaşığımı önümdeki kaseye sokarken sordum. Suratındaki sırıtışı daha da büyürken gözlerini yavaşça benimkilerle birleştirdi. 

"Asıl sen neden bu kadar sinirlisin ?" diye sorduğunda gözlerimi devirdim. Neden bu kadar sinirliymişim. Ben mi sinirliyim. Ben. BEN !

"Ben mi sinirliyim ! Peh . Nerenden uyduruyorsun sen bunları !" cümlemin sonunda kafamı başka yöne çevirip derin derin nefesler alıp vermeye başlamıştım. 

Pekala sinirli olabilme ihtimalim var. 

"BU arada birden bire üstüme atlaman hoş değildi" cümlesinin yarısını gülerek söylese de ne dediğini tam olarak anlamıştım.

Ve bilin bakalım kim sinirden burnundan duman çıkaracak.

"Yerimi yadırgamışım. Son zamanlarda uyur gezerlik var bende" diye kendimi savunmaya geçtiğimde gülüşü kulağıma doldu. 

"Gülmeyi kes ! Bayılmıyorum sabah seninle kalkmaya. Ne zaman geldiğimin bile farkında değildim ! Tanrım iğrenç" diye isyan etmeye başladığımda babam odaya girdi. "Sorun ne gençler ?" sorduğu soruya Dylan kafasını iki yana salladı.

"Kendi çapında eğleniyor" dediğinde elimdeki kaçığı masaya attım. Ayağa kalkıp yanından giderken kısık sesle söylediği şeyi duydum.

" Artık bana ne kadar yapışmışsan Ben gibi kokuyorsun" 


Prens Koruma ProgramıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin