Bölüm11

68 6 1
                                    

Hastaneden çıktıktan bir hafta sonrası için Başkan bir basın topalntısı ayarlamıştı.Daniel güzel görünmem için onca uğraşsa da yorgunluktan oluşan göz altı torbalarım halâ belli oluyordu.Başkanla birlikte konuşma yapacaktık.Wgm den geri çekildiğimi falan bildirecekti.O kadar da umursamayıp hazırlanan masada yerimi aldım.Tüm herşey bitikten sonra başkan konuşmaya başladı;
-Geldiğiniz için hepinize teşekkir ederim.Öncelikle Monster Angel'ın Türk üyesi Park Chun Hei'nin 2 aydır çekmekte olduğu Wgm programına son verdiğini bildirmek isterim.Bu konu hakkında sormak istedikleriniz var mı?
Basın mensuplarından biri el kaldırıp başkanın işaretiyle sordu;
-Neden Wgm'den çekildiğini öğrenebilir miyiz?
-Chun Hei'nin bazı sağlık sorunları vardı ve bu kendini fazla yordukca arttı.Şimdi gördüğünüz gibi sağlığı gayet yerinde olsa da onu bundan sonra bu gibi program ve dizilere katılmaması kararı aldık.Bundan sonra sadece Variety Şovlarında görünecek.
-Peki Park Chun Hei Wgm eşi Kang Minhyuk hakkında ne düşünüyor?
Başkan yanıtlamam için bana döndü.Bende önümdeki mikrofona biraz eğilip cevapladım;
-Ch:Minhyuk gercekten çok yakışıklı,sempatik ve kibar.O iyi bir insan.Umarım hayatı boyunca başarılar elde etmeye devam eder.
-Peki Kang Minhyuk'la görüşmeye devam edicek misiniz?
-Ch:Eğer o da isterse tabiki görüşmeye devam edebiliriz.
Başkan tekrar konuşmaya başladı;
-Aynı zamanda Chun Hei bir aylık bir süre için de idollüğe ara vericek ve dinlenicek ama bunun dışında Monster Angel Promosyonlara devam edicek.Hepinize geldiğiniz için teşekkürler.

Daha sakin bir yere geçtiğimizde Başkana döndüm;
-Ch:Gerçekten de bir ay boyunca tatil mi yapıcam?
-Evet istediğin yere git ve dinlen.

Üstümü değiştirir değiştirmez soluğu kızların yanında aldım tabiki herşeyden haberleri vardı.Onlara sarılıp Exo'nun yanına gittim.Sehun beni görünce hemen boynuma atlamıştı tabiki.Karşılarına geçip konuştum;
-Ch:Başkan sağlığım için bir ay izin verdi.Yani ben yokum artık.
Ben ellerimle oynayıp yere bakarken hepsi bana sarılmıştı.Soo dışında.Kafamı kaldırıp ona baktım;
-Ch:Buraya gel Soo.
Bana sarılan Exo biraz açılıp Soo ya yer açtı.Baekhyun elimden tutup ne zaman aktığını bilemediğim göz yaşlarımı sildi;
-Bh:Git ve dinlen kardeşim.
Chanyeol bana sarıldı;
-Cy:En kısa zamanda abilerin olarak ziyarete gelicez.
İkisine de daha çok sarılıp hıçkırarak ağlamaya başladım.

FNC şirketine girip daha önceden bildiğim pratik odasına girdim.Her zaman ki gibi paratik yapıyorlardı.
Ben girince durdular.Minhyuk'a doğru bakıp sordum;
-Konuşalım mı?
Elindeki batari çubuklarını bırakınca birlikte dışarı çıktık.Endişeyle bana baktı;
-Mh:Şimdi daha iyimisin?Yani hastalanmıştın ya.
Kafamı kaldırıp ona baktım;
-Ch:Hımm...daha iyiyim.Sen yani başkanın açıklamasını duydun mu?
Sadece kafasını salladı.
-Ch:Minhyuk seni yarı yolda bıraktığım için çok üzgünüm.Türkiye'ye gidicem ve dinlenicem bu süre icinde benimle görüşmek istersen anlarım ama görüşmek istemezsen de...
-Mh:Telefonunu ver.
Önce afallasamda telefonumu çıkarıp ona verdim.
-Mh:Numaramı kaydettim seni ararım.
Biranda içimden gelen sarılma isteğiyle ona kostum.
-Ch:Beni nasıl rahatlattığını bilemezsin Minhyuk.Teşekkür ederim.Seni her gün arıycağım hatta yanıma tatile bile gelebilirsin.İstediğin yerleri gezeriz.Ama şimdi gitmem gerek.
-Mh:Görüşürüz Chunhei.

***************
Tam tamına 3 ay 12 gündür onları görmüyordum.Artık ne Seul de yaşıyor ne de Monstar Angel grubunda şarkı söyleyip dans ediyordum.Uzun zaman geçsede konuştuğum tek insan Minhyuk'tu.Gelen bildirimle laptopu kucağıma alıp yatağıma kuruldum.Kamerayı da acıp kocaman gülümsedim.
-Ch:Seni özledim Minhyuk.
Kıkırdayıp cevap verdi;
-Mh:Daha dün konuştuk bebeğim.Beni bu kadar çabuk özlemen sence de normal mi?
Kameraya yaklaşıp göz kırptı;
-Mh:Birşeyler itiraf etmek ister misin?
Gözlerimi devirip nefes verdim;
-Ch:Hayır bebeğim sana birşey itiraf etmiycem.
Umursamazca omuz silkip arkasına yaslandı ve ellerini bağladı;
-Mh:Eee dünden beri napıyorsun bakalım güzellik?
-Ch:Tabi ki de adanın keyfini çıkarıyorum.
Gözlerini kısıp ciddileşti;
-Mh:İnstagramı ve diğer hesaplarını kapatmışsın?
-Ch:Evet zaman gectikce insanlar daha da meraklanıyor.
Sadece anlıyorum dermişcesine kafa salladı.Uzun zamandır herşeyden uzak da olduğum için hiçbirşeyden haberdar değildim ve onları gerçekten merak ediyordum.Dayanamayıp sordum.
-Ch:Onlar nasıl?
-Mh:Onlardan kastın kim Chunhei?
-Ch:Hepsini soruyorum.Kızları,Exo'yu...
-Mh:Merak etme hepsi iyi.Ama senin için üzgünler.Neyse hadi başkanın sana verdiği şu görevi bana da dinlet de biran önce sana kavuşayım.
Kapının çalmasıyla Minhyuk şaşkınca baktı.
-Mh:Birini mi bekliyordun?
-Ch:Hayır ama bir bakayım.
Koşarak kapıya ilerledim ve açtım.Karşımda siyahlar içinde bir adam duruyordu ve yüzünü dahi kapattığı için onu göremiyordum.
Kimse anlamaması için hep İngilizce konuşuyordum ve yine aynısını yaptım.
-Ch:Kimsiniz?
Adam tek eliyle beni ittirip kapıyı kapattı ve kapının arkasına beni yaslayıp maskesini indirdi.Ben korkuyla titrerken bir anda dudaklarıma kapanan dudaklar ve hissettiğim tatla birlikte şaşkınca bakındım.Ayrıldığımızda titremem geçse de şoku atlatamamıştım.
-Ch:S...Soo?
Şapkasını çıkarırken yanağıma bir öpücük kondurdu.
-Do:Mor saç sana çok yakışmış Sevgilim.

Sevgilim mi?Sinirle soludum.

-Ch:Napmaya çalışıyorsun?Ayrıca Sevgilim de nerden çıktı?
-Do:Ahh!Üzgünüm Dünyayla iletişimini kesmiştin değil mi?Neyse Başkan sevgili olduğumuzu bildirdi ve şu şarkı için iki grup da buraya geliyor.Hadi yemek yapalım hayatım.
-Ch:Seninle gerçek sevgili değiliz bu yüzden bana saçma sözcükler kullanma.
Sinirle bana dönüp kolumu tuttu.
-Do:Sen öyle san Park Chun Hei.Sen sadece bana aitsin.

Çalan telefonumu pantolonumun arka cebinden çıkarıp yanıtladım.

-Ch:Efendim Minhyuk?
-......
-Ch:Evet iyiyim.
-......
-Ch:Evet şarkının son kısmınıda bitirdim.Az önce sana dinletecektim ama bazı dengesizler yüzünden bu mümkün olmadı.
-......
-Ch:Ahaha.Hayır sabah sana itiraf etmediğim şeyi yine etmeyeceğim.
-.....
-Ch:Seni seviyorum Sevgilim.
-.......
-Ch:Kesinlikle bunu bir daha duymana izin vermem.Görüşürüz Bay Ukala.

Şaşkınca bana bakan Soo'ya aldırmadan mutfağa ilerledim.
Herşey geri de kaldı Soo.

OPPA?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin