KÜÇÜK HİZMETÇİM

Sen Beni Sınamak İçin mi Gönderlidin ?

Poyraz Arslan

''Abi ben ölüyorum '' demişti...

''Abi ben ...'' bu cümlenin sonu ''ölüyorum'' kelimesi ile bitmemeliydi .

Memleketten okumak için İstanbul 'a benim yanıma gelmişti.O zamanlar bir sitede kalıyordum .Tek başıma yaşıyordum .Sözde okumak için gelmişti .Fırlamanın tekiydi velet.Onu zapt edebilmek mümkün değildi.

Koskoca adamlardık ama küçücük çocuklar gibi didişirdik .Didişmeseymişim .Çok para harcardı .'' Oğlum paramı sıçıyorum harcamalarına dikkat et '' derdim bağıra çağıra .Demeseymişim .Babam bana emanet etmişti onu ,kardeşine gözün gibi bak demişti .Sahip çık tırnağına zarar gelmesin demişti .Çıkamadım .''Ulan harem kurucam 81 ilden karı alıcam .Keyf benim keyfim değil mi '' derdi .Kadınlara düşkündü.Bir kız vardı hayatında kız onu çok seviyordu kardeşim onu seviyormuydu ?Bazen seviyor diyordum bazense bu kızla da eğleniyor diyordum . Barlardan toplardım küçük bir çocuk gibi azarlardım.Alkol bir tarafa sigara içmesine bile izin vermezdim .Herşeyi benden gizli yapardı ...

Ölüme gidişi gibi ..

Yerde hareketsiz yatıyordu .Kanlar içindeydi yanına vardığımda doğrulttum onu göğsümün üzerine yatırdım.Göğsüm alev aldı ağır gelmişti yakıyordu kardeşimin hareketsiz bedeni,  taşıyamıyordum .Toprak çamurlaşmıştı kardeşimin kanıyla .Daha 20 yaşındaydı küçücüktü yaşamalıydı ölümde neyin nesiydi ?Gözlerime baktı gözbebekleri titriyordu konuşmak için nefes almaya çalışıyordu .Gözlerine bakıyordum onun yerine nefes alıyordum çaresizdim .''Söyle abicim ''dedim bedenim buz kesmişti.Uzun zaman olmuştu hiç ağlamamıştım, çocuk gibi ağlıyordum . Dudakları kıpırdadı kulağımı dudağına yakınlaştırdım .Hava rüzgarlıydı uğultu sesi vardı .Dişarıdaki ağaç dalları birbirine çarpıyordu .Heryerden herşeyden ses geliyordu .O an herşeye küfür saydırmıştım.Herşeyden ses geliyordu da benim canlı kanlı kardeşimden ses gelmiyordu !Bembeyaz gömleği kırmızı renge boyanmıştı .Ben ütülerdim gömleklerini pantolonlarını ,yemekleri de ben yapardım ,yapmasam aç kalırdı .Ayakkabılarını bile ben boyuyordum .Ütüye gelince ben küçüğüm ,yemeğe gelince ben küçüğüm ama ölmeye gelince o küçük değil öylemi ?Ben büyüğüm herşeyini nasıl ben yaptıysam bunu da yapabilirim onun yerine ben ölebilirdim . Buz gibiydi sardım sarmaladım da ellerimi göğsüne bastırdım .'' Dayan abicim '' demiştim .Gözlerinin içi parıl parıldı dolmuştu sulu gibiydi ağlıyacaktı da gruruna yediremiyordu .Söz de abisi dayanıklıydı ağlamazdı, demir gibi sertti abisinin canı acımazdı.Abisi onun idolüydü oda ağlamayacaktı .Pezevenk abisi onu koruyamadı nalet olsun !

Harabe bir depomuz vardı Mete Arman 'la ortaklaşa kullanıyorduk depoyu  şehrin dışındaydı  Berk ben Uraz vardık .Yurt dışına 500 kilo eroin teslimatı yapılacaktı .Adamlar tehlikeliydi Malların yarsını babam ayarlamıştı kalan yarısını Mete Arman ayarlayacaktı .Babam özellikle teslimatı Mete Arman 'ın yapıcağını bizim işe karışmamamızı söylemişti.İşin içinde iş vardı bir şeyler dönüyordu .  Mete Arman o gün beni aradı teslimatı bizim yapmamızı malları bizim malların bulunduğu depoya yollayacağını işinin olduğunu söylemişti .İşkillenmiştim .Babamı aramayı düşünsemde canını sıkmak istememiştim .Berk ve Uraz 'ı alıp depoya gitmek için yola çıkmıştık .Depoya  girerken çocuklara tedbirli olmalarını birşeyler döndüğünü söylemiştim.Kısa bir süre sonra malları teslim edeceğimiz tarafın adamları geldi .Adamlar çok kalabalıktı bu kadar kalabalık olmalarına anlam verememiştik .Bir süre bekledik Mete Arman  telefonlarına bakmıyordu.  .Siyah bir jep durdu deponun önünde,  kardeşim gelmişti.İçime koca bir korku düşmüştü .O kadar da tembihlemiştim sakın gelme demiştim .Bir terslik olacaktı bir saattir malları bekliyorduk ve haber yoktu .Çatışma çıkacaktı .Kardeşime git dedim ben geleceğim git .O da hissetti ses tonumdan anladı birşeyler olacağını gitmedi inat etti.Mete Arman aramalarımıza cevap vermiyordu .Sonunda telefonum çalmıştı .Telaşla telefonu açtım .Mete Arman 'ın sesiydi .'' Buraya kadarmış '' dedi .Ölüm kokan sesiyle .İhanet etmişti bize ..