BÖLÜM BİR

13 2 0
                                    

Babamı lise okurken kaybettik. Evin tek çocuğuydum ve ailem benim için fazlasıyla kıymetliydi. Babamın ani ölümü annemi ve beni fazlasıyla üzmüştü. Annem kabuslar görerek uyanıyordu. Geceleri ağlıyordu ve sabahları bana belli etmemek için gülmeye çalışıyordu. Babamı trafik kazasında kaybetmiştik. Babam bize hep hayatta birşeyler öğretmek için çabalardı. Verdiği öğütleri asla unutamam. Annemin gün geçtikçe eriyen hali beni bitiriyordu. Babamın vefatından sonra annemde bayılmalar başladı ve bu zamanla daha da çoğaldı. Babamı kaybedeli ne kadar mı oldu? 8 yıl...

Koskocaman sekiz yıl.. Babam hep anlatırdı "ölüm Allah'ın emridir".. Babamın vefatına isyan etmedik. Ağladık, bağırdık ama isyan etmedik. Biliyorduk ki ölüm Allah'ın emriydi. Sekiz yıl geçti ama acımız ilk günki kadar taze. Annem ilk günki kadar gözyaşı döküyor. Annemi çok seviyorum ama babamın vefatından sonra anneme daha çok bağlandığımı hisseder oldum. Babam..

Dile kolay sekiz yıl önce.. Okula gitmistim. Sabah babam benden önce işe gitmisti yine. Sınavım için erkenden uyanmıştım. Oysa ben uykuyu çok seven biriydim ve sabah uyanmak zor geliyordu. Banyoya girip banyodaki islerimi hallettikten sonra aşağıya kahvaltıya gittim. Kahavltı yapıp okula gittim. Aslında bu aşamalar pekde önemli değil. Asıl önemli yer babamın haberini alışım. Amcam, dayım okula gelmişlerdi. Dayım arada sırada gelirdi zaten ama amcamın gelisi tamamen süpriz olmuştu. İkisininde gözleri kıp kırmızıydı. Ağlamışlardı her hallerinden belliydi. Beni almak için gelmişler ama sınavım vardı. Hocalarımla konuşup izin bile almışlar. Ne olduğunu anlamamış bile olsam onlarla beraber gittim. Amcam sürekli ağlıyordu dayımda çaktırmasa bile oda ağlıyordu. Kime ne olmuştuda bu kadar ağlıyorlardı. Hastahaneye geldiğimizde artık ne olduğunu sordum. Amcam gözlerini kaçırdı, dayım yanıma gelip babamın kaza yaptığını şu an yoğum bakımda yattığını söyledi. Donup kaldım o an. Dayım saçmalıyordu. İnanmak istemedim hemen amcamın yanına gittim annemlerin yanında annem yerde bayılmış durumdaydı. Anladım ki doğruydu. Hemen annemin yanına gittim. Anneme sarıldım ağlamaya başladım. Bir süre sonra kendimi bir odada yatarken buldum. Hemen kalktım annemin yanında olmalıydım. Hastahanelerde yattık iyi bir haber olsun diye sürekli doktorların başındaydık. Ama bir hafta sonra babam bir kalp krizi geçirdi ve öldü. Gece yarısı haber verdiler bize. Uzun ve zor geçtı zamanlarımız uğraşlarımız. O günler ilk gün ki kadar aklıma kazılı. O sene okula gitmedim. Bir daha ki sene okula devam ettim ve üniversiteyi bitirdim. Annemde bir dikiş yeri açmıştı kendisine. Evi babam satın almıştı ve tüm borçlarını ödemisti.tabi bunda annemin katkısıda büyüktü. Dikiş dikerek kazandığı parayı hep bir köşeye koyar bir kuruşunu bile harcamazdı. Bir miktar biriktikten sonra babama verirdi ve babamda evin borcuna katar öderdi. Böylece evin borcuda ödenmişti. Babam vefat ettikten sonra annemle yanlız kalmıştık. Bir süre sonra acımıza alıştık ve bir düzen koyduk. Zamanla annem zayıflıyordu. "Ölüm yaklaştı oğlum" diyor sürekli. Kazandığı paraları yine bir köşede yığıyor. Anneme ne kadar doktora gidelim desemde ikna edememistim.

Üniversitede peyzaj mimarlığı okudum. Şimdi 25 yaşındayım. Babamdan kalan bir miktar parayla kendime bir yer açtım. Çizimlerimi orada yapıyor müşterinin istekleri doğrultusunda güzel şeyler yapıyordum. Bir iki iş yaptım. Şu an elimde üçüncü bir iş var. Gidip yapılacak yeri gezip görmüştüm ve aklımda olan fikri müşterimle paylaşıp onun isteklerinide göz önünde bulundurarak plani belırlemistik. Bahçesini düzenyeceğim evin bahçesi genişti. Belli ki evde genişti. Bu arada içeriye bir müşteri girdi.

Merhaba, ben Adnan Adıgüzel
Merhaba, ben de Rüzgar Tekin, hoşgeldiniz buyurun
Hoşbulduk.
Çay kahve ne alırdınız
Çayınız varsa alabilirim
Tabi

YALANCI SEVGİLİMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin