Anılar

47 9 11
                                    

Gizemin arabalarının bi kısmı

****

Her zaman huzur bulduğum yere gittim. Neresi diye sormayın tabii ki de sahile. Kafam karmakarışık bi halde denizin dalgalarını izliyorum.

Aklıma gelen anıyla gözlerim doldu.

-Geçmiş zaman-

"Ya Fatih bak sakın bırakma beni. Yüzemem, nefes alamam, o panikle nefes almaya çalışıp su yutarım, ciğerlerime sular dolar ve mutsuz son ölürüm"

Fatih bana yüzmeyi öğretiyor. Küçükken bi boğulma tehlikesi geçirdiğim için şu an yüzemiyorum çünkü korkuyorum.

"Ya Çakırım ha bi çenen dursun ya. Kızım sence ben seni bırakır mıyım?  Ama hayır yaaa. Ağlama"

Fatih bunu diyene kadar ağladığımı fark etmemiştim.

"Korkuyorum"

"Korkma"

"Üşüyorum" yalan.

"Sarıl bana"

"Çisim geldi"

"Denizdeyiz işe git- yok yok dur onu yapma."

O öyle diyince ağlamayı bırakıp gülmeye başladım. Ben bi ağlayıp bi gülünce o da şaşırdı.

"Hah şöyle gül. Hadi sırtımdan sarıl da deniz turu yapalım."

Ilk başta tereddüt ettim. Ya elim kaysaydı da Fatih yavaşlayamasaydı da ben de orda boğularak ölürsem.

"Elin kaymicak. Sıkı sıkı tutarsın ve boğularak da ölmiceksin" dediğinde şaşkınlıkla gözlerim kocaman oldu. Medyum mu bu yaa. Ellerimi boynuna sarıp sıkı sıkı tuttum.

O kadar güzel gidiyorduk ki bi an rüyada olduğumu düşündüm.

Bi anda durdu. Kenara çok yakındık. Ayaklarım yere basıyordu. "Bekle" deyip denize daldı. Ben de dediğini yapıp beklemeye başladım. Daha sonra ayağıma bişey dokundu. Tabii ben bi üç buçuğum.

"Fa-Fatih nerdesin. Ya nolur gel nolur." Dedim. Ama Fatih yoktu çıkmıyordu. Ben baya bağıra bağıra ağlamaya başladım.

Fatih çıkıp gözlerime o aşık olup Çakırım dediği gözlerime baktı. Tabii kıpkırmızı oldu.

"Neden ağlıyorsun bitanem" deyip sarıldı. O öyle deyince ben daha fazla ağlamaya başladım. Sonra yavaş yavaş sessizleştim. Ve sonunda iç çekerek ondan ayrıldım.

"Çok korktum -hıçkırık-. Beni bıraktın sandım -hıçkırık-. Ayağıma bir şey değdi -iç çekme- Seslendim ama cevap vermedin" dediğimde tekrar ağlamaya başladım.

Elinde tuttuğu mercanı bana uzattı. Çok güzel birşey bu. Önce Fatihe sonra mercana sonra tekrar Fatihe baktım. "Sana bunu almak için dalmıştım. Bu kadar korkacağını bilseydim yemin ederim dalmazdım. Hem seni bıraktığımı da nerden çıkardın kızım ben sana aşığım."dediğinde bana sabahtan beri 'beni öpppp' diye bağıran dudaklarını öpüp sıkıca sarıldım.

-Şimdiki zaman-

Fatihin bana verdiği mercan hala odamın en kıymetli yerinde duruyo. Atmadım atamadım. O benim için klasik arabalarım kadar değerli.

Şu an denizin içinde tam olarak mercanı verdiği yerde duruyorum. Dizlerimin yukarısına kadar ıslandım. Ağlıyorum o gün Fatih gitti sandığım da ağladığım gibi ağlıyorum. Keşke Fatih sudan çıksa da bana ağlamamamı beni bırakmayacağını söylese.

Senden SonraHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin