Bazen adım atmayı kestiğinde beyninin yürüdüğünü hissedersin , senin yerine bütün dünyaya o ayak basar. Yada senin dudakların konuşmayı kestiğinde beynin konuşmaya başlar çünkü anlatacak derin bir hikayesi illaki vardır.
Adrian lux- Damaged
Deptford goth- Feel real
Cousin Marnie - Cain ( Bölüm müziği )
Araz Esmen
Aynada ki görüntü tamamı ile bana aitti. Bütün soğukkanlılığım , yada soluk benzim. Kanı çekilmiş dudaklarım. Bakışlarında yatan ölü ruh gibi hala aynaya bakan bendim. Ellerimi yıkayıp yüzümü su çarpmış ve tekrardan aynaya bakmıştım. Hırs akan surat ifadem diğer görüşlere siyah bir ışık tutuyordu.
Siyah tişörtü üzerimden bir çırpıda soyduğumda , ellerimi saçıma daldırıp derin derin nefesler almıştım. Lavabo dan çıkmadan önce , tişörtü rastgele yere fırlattığım da kapıyı açarak dışarıya çıkmıştım.
Ben Araz Esmen. Annemi kaybettiğimden beri sadece ölü gibi yaşamaya devam eden o adam. Ne yaptığını iyi bilen ama kendisinden korkan. Deli olmadığım halde ruhumun bir hasta olduğuna inanan. Hiç bir kalkana ihtiyaç duymayan bendim. Kendimden nefret ettiğim kadar etrafımda ki yapmacık o insanlardan da bir o kadar nefret ediyordum. Etrafımda dolanan aptal sürüsü sadece kendinde değildi. Eğer kendilerinde olsalardı yanımda olmazlardı.
Kendinden geçmiş suratım ve yüz ifadem devamlı aynı şeyi tekrarlıyordu. Yukarı kata çıktığımda, odamın kapısını açıp içeriye girmiştim. Yatağın yanında ki komidin çekmecesinin içinden ilaç kutusunu hızlıca aldığında kapağını titreyen ellerimle zorla açmış ve iki tane hapı elimin arasına alıp hızlıca ağzıma atmıştım. Yuttuğum da , ellerimin titremesine engel olamayarak ilaç kutusunu yerine geri bırakmıştım.
Siyah dolabın kapağını açtığımda , gri renkte ki kısa kol tişörtü hızlıca üzerime giydiğimde , ayaklarımda ki titreme azalmıştı. Ama ellerimde ki o yoğun titreme tadını durduramıyordum. Gözümün önünden geçen bir kaç silüet gülümsememi sağladığında kendime engel olamayarak kahkaha atmıştım.
Ne yapıyordum ben ? Kendime engel olamıyordum.
Odadan çıkmadan önce , giyinme perdesine ilerleyip perdeyi hızlıca yere indirmiştim. Ardından siyah kasaya ilerlediğimde , şifreyi titreyen ellerim yanlış girmişti. Bir daha denediğimde , açılan küçük kapak ile içeride duran siyah tabancayı ellerimin arasına alıp arka cebime koymuştum.
Kasayı tekrardan kapattığımda ayağa kalkmış ve , odadan hızlıca çıkmıştım. En alt kata indiğimde , etrafımı tarıyordum.
Baysal uyandığımda yanımda yoktu. Beklediğim olmuştu. Yada karşı taraf her şeyi çakarak erken davranmıştı. Uyuduğumuz koltuğa ilerlediğimde , küçük beyaz notu elime almıştım.
' O kadar komik ki , İzgiyi bu kadar kolay elinden alacağımı tahmin edemezdim. Mışıl mışıl uyuyorsun Esmen. Mekanı değiştirmedim, hadi gel ve kurtar aşık olduğun kadını. Bence kurtarırsın , ama geç kalacaksın. Ölü bedeni bir işine yaramayacaktır.'
Notu okuduğum gibi kağıdı buruşturup , karşıda ki duvara sertçe fırlatmıştım. Cebimde ki sigara paketini titreyen ellerim ile yine açarak bir sigara aldığımda , göz kenarlarımın uyuştuğunu hissediyordum. Aynı şeyi her gün , her gece, her sabah ve her dakika yaşıyordum. Bedenim artık takati olmayan bir sona doğru yürüyordu. Kimsenin bilmediği hastalığım her an daha da yok olmama neden oluyordu. Yine de gülümseyerek sigaramı yakmıştım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İZGİ
Teen FictionMükemmel hayatlar vardır Mükemmel olmayanlar ile kıyaslanır İyi insanlar vardır ve her zaman kötüler ile kıyaslanır Şizofren denecek kadar deli bir adam ile mükemmel bir kızın hikayesi İyi ve kötü değil bu, hayatın kötü olduğu bir hikaye Bardakta ki...