Bölüm 4 - FİNAL

1.4K 145 49
                                    

Artık partiler yoktu. Eve geç saatte gelmek ya da hiç gelmemek yoktu. Evden çıkmamak vardı. Bu Jongin'in hayatının son birkaç günlük özetiydi.

Telefonla konuşmaya başlayalı 5 gün olmuştu. Kyungsoo içinse 5 gün şöyle özetlenebilirdi ; Depresyona son ya da son değil de azalma. Yeni bir şeyler,mutluluklar bulma. Aklına korkuları gelmiyordu.

5 gün boyunca saatlerce konuşmuşlardı. İzledikleri filmlerden bahsediyorlardı ve Kyungsoo da okuduğu kitaplardan. Zira Jongin kitap okuma işine hiç sıcak bakmıyordu. Ama Kyungsoo kitapları öyle güzel anlatıyordu ki Jongin'in okuyası gelmişti.

Belki de Kyungsoo da onları okuduğu içindi...

Konuşulan tüm süre boyunca buluşma olayı akıllarına gelmemişti nedense. Çünkü Kyungsoo Jongin'in sıcak sesine , Jongin de Kyungsoo'nun hafif ürkek -baştaki kadar ürkek değildi- sesine alışmıştı.

Ama bir yere kadar. Sadece ses doyurmuyordu.

Jongin büyük gözleri görmek istiyor ve kısa boylunun nasıl koktuğunu merak ediyordu.Ya da yemek yerken yüzü nasıl oluyordu acaba ? Böyle garip merakları vardı.

Kyungsoo bilgisayar masasında oturmuş bir sonraki ayın taslaklarını hazırlıyordu. Masa titredi. Telefonun ekran ışığı gözünü aldı çünkü ışıkları kapamış ve perdeleri sonuna kadar açmıştı.Gökdelenlerin ışığı salona giriyordu.

Gözlerini kısarak telefonda parmaklarını gezdirdi ve tuş kilidini açtı.

1 yeni mesaj

Mesajı heyecanla açtı. Çünkü biliyordu ki ya Jongindi ya da aptal banka.

Jongin :

Biliyorum şuan çalışıyorsun ama aklıma bir fikir geldi. Hani şu senin okuduğun kitaptaki kızın gittiği kafeye gidelim mi yarın ? Orayı merak ettim.

Kyungsoo seslice yutkundu. Başını kaldırdı ve gözlerini bilgisayar ekranına dikti.Okuduğu kitap, şiirlerle karışık bir Kore romanıydı. Hikayenin baş kahramanı olan genç kız kendi hikayesini biraz kurgularla besleyip değiştirmişti. Ama aşığıyla ilk karşılaştığı ve sonra da müptelası olduğu kafe gerçekti. Kafede eski müzikler çalıyordu ve eski kitaplar vardı. Şimdiki kafelere çok zıt gibiydi.

Aslında Do Kyungsoo'nun dışarı çıkamadığı falan yoktu. Ayda bir kere markete giderdi. Yine de agorafobisi vardı işte. Lanet ettiği agorafobi.

Onu görmeyi öyle çok istiyordu ki.

Tamam,belki karşısında rahat edemeyecekti...ama bunu çok istiyordu.

Mesaja cevap yazdı.

'' Bu çok iyi bir fikir. Kaçta gidelim ? ''

Mesajları çok rahatmış gibi yazıyordu ama Kyungsoo biliyordu ki bu kendisi değildi.

Taslaklara bir şeyler daha ekledi. Sonra hemen mesaj geldi.

Heyecanlıydı.

Mesajı açtı.


Jongin :

2 gibi olsun mu ?

Kyungsoo dudaklarını ısırdı ve cevap yazdı.

- - - - - -

O gerçekti.

Koyu,birbirine karışmış saçlarıyla ve dolgun dudaklarıyla.

Hava,hafif yağmurluydu. Yerlerde küçük noktacıklar halinde yağmurun izleri kalıyordu.

Kyungsoo dün gece hiç uyuyamadı. Yine,bazen yaptığı gibi hayatını değerlendirdi ve iç muhasebesini yaptı. Güzel ve mantıklı kararlar alsa da uygulamaya geçirmek çok zor oluyordu.

H.I.D.EHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin