3.5

964 86 22
                                    

Bu da final olsun jdjdj Emin değilim pek ama


Normalde kullandığım telefonumun yanına sadece Stiles'a mesaj atmak için kullandığım telefonu elimde çevirip duruyordum.

Hattı çıkarıp çıkarmamak konusunda düşünüyordum.

Bu iş bitmeli miydi? Yoksa devam mı etmeliydim.

Uzun bir süredir baktığım duvardan gözlerimi , telefonu komidine koymak için ayırmıştım.

Telefonu soğuk zemine koyar koymaz bildirim sesi geldi.

Telefon tekrar ellerimin arasındaki eski yerini alınca kilidi açtım ve mesaja baktım.

" Sen mesaj atmayı kestiğinden beri iyi değilim. "

Neden gözlerimin dolduğundan emin değildim, bensiz yapamadığı için miydi?

" Sanki bir şeyler eksik."

Gözlerim acımaya başladığı için daha fazla dayanamadım ve göz yaşlarımın akmasına izin verdim.

" Eve gelip senden bir mesaj gelmiş mi diye bakıp duruyorum. Senin mesajların ihtiyacım var."

Mesajin son kısımlarını buğulanan gözlerim yüzünden tekrar okumak zorunda kalmıştım.

"Ah.. Sana ihtiyacım var işte!"

Bana ihtiyacının olması neden bu kadar kötü hissettiriyordu?

Çünkü yine benim istediğim şekilde değildi.

Yine bir arkadaşı olaraktı.

"Itiraf ediyorum ki; birkaç gündür hayatımı alt üst ettin."

Mesajı okuduktan sonra yüzüme yapışan saçları elimle çektim ve gözlerimi sildim.

" Ve iyice düşündüm; her şeyi."

Bu işin sonu nereye varacaktı bilmiyordum ve gittiği yer beni korkutuyordu ama yine de telefonu elimden bırakmıyordum.

" Sanırım sana aşık oldum."

Bu cümleyi ondan duymayı çok uzun süredir bekliyordum.

Ama şimdi bunu duymak neden bu kadar acı veriyordu ve ağlayışımın sesli bir hal almasına sebep oluyordu?

Bana Lydia'ı hâlâ sevdiğini söyledikten sonra bunu diyemezdi.

Lydia'nın etrafında dört dönerken bunu söyleyemezdi.

Kaçan ilk hıçkırıktan sonra elimi ağzıma koydum ve gözlerimdekileri serbest bıraktım.

Beni sevdiğine inanmıyordum.

O bile bunu sanarken benden nasıl inanma mı bekleyebilirdi ki?

Ona ilk mesaj attığımda hiçbir fikrim yoktu, bu fikir sadece cazip görünmüştü.

İşlerin bu şekilde olmasını ummuştum, hatta farklı farklı senaryolar kurmuştum kafamda ama gerçek olacağını hiç düşünmemiştim.

Ki zaten tam olarak da gerçek olmuş sayılmazdı; gerçekten sevmiyordu.

Ve ben, bu şekilde daha fazla devam edemezdim.

Kendimi kandırarak.

Onun kendisini kandırmasına sebep olarak.

Olaylar zaten yeteri kadar büyümüştü. Daha fazlasına gerek yoktu. Bu iş; bitmeliydi.

"Sana inanmıyorum."

Bu hattı çıkarmadan önce ona attığım son mesajdı.

I Don't Believe In You|StaliaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin