8. BÖLÜM

69 2 0
                                    

Multide EKİN ✌

Bittim amk bir an nefes almayı unuttuğumu sandım sksjssjs

Neyse uzatmayayım iyi okumalar :)

♡☆♡☆♡☆♡☆♡☆♡☆♡

"Kafanı sol tarafa çevir."

İçimden Kaan'ı nasıl öldürebileceğimle ilgili masum (!) planlar yaparken, dışımdan sadece kuaföre zoraki gülümsüyordum.

Saçımı çekmesiyle inledim. Dişlerimi sıkmaktan, artık kırılacak reddeye gelmişlerdi. Bıkkınlıkla nefesimi üfledim.

"Daha ne kadar var!?" Sakızını patlatıp dudaklarını büzdü ve gözlerini kısarak saçıma baktı. O büzdüğü dudaklarına kürek geçirip iğne saplama isteğimi bastırmaya çalışarak, sakinleşmek adına gözlerimi kapadım.

"E saçın kıvırcık şekerim. Düzleştirmesi zaten bir saatimizi alır. Ama Allah'tan kabarık değil. Bir buçuk saate hazır olursun. Ne bu acele bekleyenin mi var?" Son cümlesini muzipçe kaşlarını kaldırıp indirerek demişti.

Ben az önce kendimi tutuyorum mu demiştim? Unutun onu...

"Lan yeter lan! Yapıyorsan yap! Yapmıyorsan söyle siktir olup gideyim şurdan! Sizi mi çekeceğim be! İki saattir fok balığı özentisi gibi... Bir el çırpmadığınız kaldı. Bi' de sakız şişiriyor! O sakızı sana yapıştırmayı bilirdim de dua et lazımsın bana! Sabahtan beri Esra Erol olup çıktınız başıma! Yok ablacım yok! Sevgilim değil. Kesin sesinizi artık be!"

Kadınlar tepkime sonuna kadar açılmış gözlerle bakarken, kuaför sertçe yutkundu. Sonra etrafındaki kadınlara göz gezdirip, gaza gelmiş olacak ki konuştu.

"Aaa seni mi çekeceğim ben şekerim? Beğenmiyorsan git! Bu saçı açmaya ben de meraklı değilim."

Beni burda iki saat bekletip, sonra çık git diyemezdi. Zaten gitsem de bu saatten sonra kuaför bulup yetişemezdim.

"Lan bak beni deli etme! Yap şu saçımı, siktir olup gideyim şurdan. Ben de meraklı değilim fok belgeseli izlemeye!" diye tısladım. Adanalı damarlarımın kabardığını görünce tırsmış olacak ki bir şey demeden tekrar arkama geçip tarağı eline aldı. Daha yumuşak hareketlerle saçımı yapmaya başlayınca, zaferle gülümsedim. Ne demişler?

Dinsizin hakkından imansız gelir...

Ne kadar makyaj istemesem de, Kaan gitmeden önce kuaföre yapılması gerektiklerini söylediği için, ona göre hareket ediyorlardı. Kadına ne kadar gıcık olsam da, Kaan'la benim aramda kalmasını istemiyordum. Kuaföre ters bir bakış atıp, kafamı arkaya yasladım ve gözlerimi kapattım. Şimdi bir yandan saçım, bir yandan makyajım yapılıyordu.

Yarım saatlik bekleyişimde beynimi Kaan'a yapacağım işkence türleriyle işgal etmiştim. Kuaförün 'bitti' deyip geri çekilmesiyle, derin bir nefes aldım. Aynaya baktığımda, önce inanmadım. Birkaç kez kırpıştırdım gözlerimi. Yine aynı manzarayı görünce Recep İvedik misali sandalyeyle etrafımda döndüm.

"Ay kız çok güzel oldun!" Sakız patlatarak söylediği şeyle dik dik baktınca sakızı ağır çekimde çiğnemeye başladı. Psikopatça gülümsedim.

İnsanlara hükmetmeyi seviyordum. Bi' nevi egomu okşuyordu. Belki bencilceydi ama, ilkokulda herkesi tehtid edip kendimi başkan seçtiriyordum. Hatta genelde adaylıktan çekiliyorlardı. Birkaç kişi bana gıcık olsun diye aday oluyordu. Onlar da benden hoşlanan erkekler oluyordu genelde. Neden hoşlandığınız kızı kendinizden soğutuyorsunuz ki?

'İlkokul aşkı' kavramını hiçbir zaman kavrayamamıştım.

Hoşlandıkları kıza sevgisini; saçını çekerek, eteğini açarak, kalemliğini çöpe atarak gösteren canlı türünün, tuvalet bulamadığında çişini şişeye yapan canlı türünüyle aynı karakteristik özelliklere sahip olmaları ayrı bir ironiydi.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jan 23, 2016 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

KIVIRCIKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin