Bölüm 5

5 2 0
                                    

Taş kafayla hemen hemen hiç konuşmuyoruz. Bir hafta önce ayrıldık. Neden mi ? Hemen anlatiyim.
Şeker prensten bahsetmiştim ne kadar yakın olduğumuzu az çok anladığını düşünüyorum sırdaş. İşte o gün yine şeker prensle konuşuyorduk. Taş kafa mesaj attı dedim işte şeker prensle konuşuyorum falan. İlk başta bir şey demedi ama soğuk davranıyordu. Hiç sevmem. Bir derdin varsa açık açık söyle kız gibi trip atıp "yok bir şey" demek ne ?!
Dedim işte "ne oldu ?" söylemedi. Ben de üstelemedim onunla mı uğraşıcam. Aradan yarım saat geçmedi çıkardı ağzındaki baklayı. Yok bu derece yakınlık neymiş onunla konuşmam gereken şeyleri bile şeker prensle konuşuyormuşum bunun gibi bir ton şey söyledi. Açıklama yapıyorum yok kapat konuyu diyorum yok. Konuştukça konuştu artık nasıl içinde tuttuysa gittikçe kırıcı olmaya başladı. Dur dedim durmadı. Benimde bir sınırım var yani o öyle yapınca açtım ağzımı yumdum gözümü. Hızımı alamayıp bitti dedim. Ben bitti diyince 365 derece döndü. Köpek oldu resmen. Bitmesin de yapma etme bilmem ne dedim konuşmak istemiyorum bin tane mesaj attı takmadım. Sustum da noldu sanki ama nasıl sinirliyim anlatamam böyle dokunanı yok etcem o derece. Bir de benim sinirim öyle hemen geçmiyor. Ya saatlerce biriyle konuşup sövücem ya da dışarı falan çıkıcam anca öyle sakinleşiyorum yemek yemek bile kurtarmıyor sen düşün artık.
Doğal olarak hemen şeker prense anlattım. Benimle birlikte o da çıldırdı. Tutmasam gidip dövecek ki kuzeni yani..
Zar zor sakinleştirdim dedi ayrıl falan dedim ayrıldım zaten biz o gece o konuyu kapattık. Normale döndük. Yalandan değil ama ciddi anlamda normale döndük. Ben de en ufak bir üzüntü pişmanlık yok. Oldum olası duygusuz bir insan olmuşumdur ama bu kadarını beklemiyordum açıkçası. Sonuçta o kadar peşinden koşmuşum etmişim bir şeyler hisseder insan değil mi ama yok ben hissetmedim. Şeker prens de öyle kuzeniyle mi küsmüş yoldan geçen biriyle mi belli değil. Sanırım ikimiz de birbirimizden başkasını önemsemiyoruz. Her neyse aradan bir hafta geçti bu bir hafta içinde kesinlikle aramadı mesaj falan atmadı mutlu mutlu paylaşımlarda bulunuyor falan durum böyleydi anlayacağınız. Tamam ben de ağlamadım etmedim ama "ahaha çok mutluyum , sikimde bile değilsin" imajı yaratmadım yani. Neyse. Aradı beni bir haftanın sonunda gayet normal konuştuk ne bir tartışma ne başka bir şey zaten bittiğini kabullenmiş gibiydi büründüğü tavır ben tamamen kaybettim seni şeker prens kazandı gibiydi. Sessiz sakin bitirdik. Daha doğrusu ben bitirdim o uyum sağladı. Bir ay bile olmadan hem de. 15 Ağustos. Sonrasında o yaz hiç konuşmadık ve daha çok uzun bir süre konuşmayacaktık. Ablam bile haftalar sonra söyledim. O kadar gereksiz bir konu gibi geliyordu ki dile getirmeye üşeniyordum. O zamanlar anladım işte takıntı olduğunu. Tabii bunu çocuğa söyleyecek halim yok ama bu düşünce rahatlattı beni. Hasarsız bir ayrılık yaşamamı sağladı. Şimdiki hayatım çok mu iyi ? Değil berbatın ötesinde doğru bir karar verdiğime emindim hala da eminim. Sabırsızlıkla beklediğim şey sana şimdiyi anlatabilmek sırdaş. Ama önceki olayları bilmezsen hiçbir şey anlamazsın. Daha çok yolumuz var. Benim bile sonunu bilmediğim bu yolda benimle misin sırdaş ? mutlumutsuz.

SöyleyemediklerimHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin