DEĞİŞİM

185 113 3
                                    

Müzedeki hayatı Yasini değiştirmişti her şey akşamları televizyonun sesine tahammül edememesiyle başladı televizyonu altı ay kadar hep sesini kapatarak çalıştırdı  sonra artık hiç açmamaya başladı  ve en sonunda karşı daireye yeni taşınan üniversite öğrencisine hediye etti sıradan resimler vardı evinde bir kaç kopya tablo vardı elmalar ve örtü ayçiçekleri ve almanyadaki watzmann dağlarını gösteren  bir resim günün birinde renkler Yasini rahatsız etmeye başladı  oda tabloları indirip çöpe attı yavaş yavaş evini boşalttı dergiler ,vazolar,işlemeli kül tablaları, bardak altlıkları,eflatun bir battaniye ve üzerinde kız kulesi motifleri olan iki tabak. Yasin her şeyi attı Duvar kâğıtlarını söktü duvarları macunla düzledi ve beyaz badana yaptı halıyı kaldırdı halıyı kaldırdı ve yer tahtalarını zımparaladı

bir kaç yıl sonra Yasin'nin hayatı hep aynı ritim içerisinde ilerler olmuştu Her sabah saat altıda kalkıyordu Sonra havaya hiç aldırış etmeden şehir parkı8nda geçen yolda beş bin dört yüz adım atıyordu Yavaş yavaş yürüyor ve dört yol ağzındaki tarafik ışıklarının ne zaman yeşile geçeceğini biliyordu Olur da bu ritmi tutturamazsa günün gerisini huzursuzluk içerisinde geçiriyordu.

Her akşam üzeri eski bir pantolon geçiriyor ve dizlerinin üzerinde evinin yer tahtalarını cilalıyordu yaklaşık yarım saat süren ve onu tatmin eden bir işti bu evinin işlerini özenle görüyordu ve geceleri sakin derin bir uyku uyuyordu. pazar günleri  hep aynı restorana gidip kendine tavuk söylüyor ve yemeğin yanında iki bira içiyordu Genellikle lokantacıyla sohbet ediyordu birlikte okula gitmişlerdi

müzede işe başlamadan önce Yasinin hep sevgilileri olmuştu sonra sevgililerin artık onu ilgilendirmemeye başlamışdı  lokantacıya anlattığı gibi ona kısaca fazla geliyorlardı

(çok gürültü yapıyorlar ve cevabını bilemediğim sorular soruyorlar iştende anlatacak bir şeyim yok zaten )

Yasin nin tek hobisi fotoğrafçılıktı ikinci el ucuza aldığı leica marka bir fotoğraf makinesi vardı yaptığı işlerden birinde fotoğraf basmayı öğrenmişti evinin sandık odasında kendine bir karanlık oda hazırlamıştı ama müzede çalıştığı yıllar içinde fotoğraflayacak konular onun için tükenmişti

annesiyle düzenli olarak telefonda konuşuyordu üç haftada bir ziyaretine gidiyordu annesinin ölümünden sonra telefon hattını iptal ettirdi

Hayatı sakin bir şekilde akıp gidiyordu  Yasin her türlü heyecandan kaçınıyordu Ne mutlu nede mutsuz Yasin hayatından mutluydu.




DİKENHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin