Saki Hemen Bulmuş Birini

2.6K 221 11
                                    

Saki'nin sözlerinden sonra eve gitmeyi tercih ettim.
Dedikleri gerçekten içime oturmuştu. Beni başkalarından sakınıyordu af ya Rabbim aff.

Eve doğru yürüyerek hemde düşünerek devam ettim.
Saki... Hayatım boyunca ilk defa beni biri bu denli seviyordu. Ben de ilk defa birine bu kadar yakın davranmıştım.
Saki önemli biriydi benim için. Ama çok fazla ileriye de gitmesine izin veremezdim. Ben zaten nerede ne zaman ne yapacağımı çok iyi bilen biriyim. Ömere karşı da sadece arkadaş olarak konuşuyordum. Gerçi onu da yapmamam gerekir.
Affet Allahım.

Apartmanın önüne gelince gözlerimi silip kapıyı çaldım. Biraz bekledikten sonra annem kapıyı açınca konuşmadan yere bakarak içeriye girmeyi tercih ettim. Çünkü biliyordum annem hemen anlardı birşeylerin olduğunu. Ne yapmadıysam annemden kaçamazdım o yüzden fazla direnmeden oturma odasına geçerek koltuğa attım kendimi. 

Çok halsiz çok yorgun olduğumu koltuğa uzanınca anladım. Biraz uyumak bana çok iyi gelirdi.
Annem başımda durmuş neden erken geldiğimi soracak gibi bana baktı. Anneme tek bir cevap vererek gözlerimin kapanmasına izin verecektim.
"Annem sonra konuşalım çok uykum var."

*****

"Hayrunnisaa uyan hadi namaz vakti geçmeden namazını kıl çok uyudun zaten kalk."

Anneme tarlası ateşe verilmiş köylü gibi bakarak konuştum.
"Namaz olmasaydı kalkmazdım biliyorsun değil mi anne."

Annem cevap vermeyip mutfağa gitmişti. Bende çok durmadan kalkıp abdest aldım. Abdest suyu insana gerçekten huzur veriyordu. Küçükken hep namazı kılmamazlık yaparım namazı bırakırım diye hep kılmayı tercih ediyordum. Şimdiyse hep namazımı koşa koşa gider seve seve namazımı kılıyorum.
Allah herkese aynı huzuru versin inşAllah amin.

****

Namazı kıldıktan sonra karnımdan gelen sesleri duyunca yemek yemeyi düşündüm. Mutfağa girdiğimde  annem yine et yemeği yapmıştı.
Ne zaman bitecek bu kurban etleri ?
Bıktım her yemekte et olmasından.
Seviyorum eti ama çok fazlası soğutmuştu.
Canım etcikler.

Yemeğimi hızlı yiyince çabuk doyup hemen kalkıyorum sofradan. Yine aynı tekniği uyguladım ve yine annemden kamyon dolusu azar işittim.
Bu annem ne zaman büyüdüğümü anlayıp bana kamyon dolusu söylemez Çok merak ediyorum doğrusu.

Odama annemin sözlerini dinleyerek girdim.
"Tamam anne hadi yarın görüşürüz can tanem."

Azıcık yalakalık hemen annemi eski haline çeviriyordu.
Elif sultan işte dayanamıyor kızına.

Saçmalamalarımın ardından biraz ders çalışıp yatağıma tekrar uzandım ve birşey farkettim.
"Neden benim hala uykum var be. O kadar uyudum."

Yatağımda uzanırken düşüncelerim bir anda sabah ki konuya geri döndü.
Saki. Ne olacaktı böyle? Hiç konuşmayarak unutabilecek miydi beni.? Nasıl sevgiydi bu böyle hemen ha diyince unutulsun.

Herşey olacağına varır. Ne demişler su akar yolunu bulur.

Saki'nin ağzından

Okuldaki halimden hocalar bile hoşnut olmamıştı. Bende çok fazla etrafa negatif enerji vermemek için eve gitmeyi tercih ettim. Ne olacaktı böyle?  Okula eskisi kadar önem bile veremiyordum. Kendi kendime konuşmaya başladım.
"Hemen hayrunnisa'yı aklımdan çıkarıp derslere odaklanmam gerek. Bitti hayrunnisa bende. Olmuyorsa olmuyor. Çok şeyapmamak gerek."
Arkamdan gelen Seda beni düşüncelerimden ayıran tek varlık oldu.

"Bence de çok şeyapmamak gerek."

İnşAllah duymamıştır cümlenin başını derken. Seda elini omzuma atıp benimle birlikte okulun bahçesinde yürüyordu.
Koluna bakıp tekrar Seda'ya bakınca Seda kolunu çekti.
"Seda okulun ortalık yerinde bana böyle laubali şeyler yapma tamam mı bir daha ?"

Seda başını sallayarak cevap verdi. Bende çok ağır konuştuğumu farkedip yanağını sıkarak tekrar konuştum.

"Neyse ya çok şeyapmiyim ne olacak sanki değil mi ? Alışırsın yavaş yavaş."

Eve gidip uyumak istiyordum. Sanırım hayrunnisa'yı kısa sürede olsa unutmak için yaptığım tek şey buydu.

Eve gidince kapıyı annemin açmasını bekledim, bekledim, bekledim.
Ama yine gündeydi bizim valide. Söylenerek kapıyı açtım.
Mutfağa girip su içtikten sonra uyuyacaktım.
Ama tabii ki annem beni unutmamış bir serviste günden bana getirmişti.
Canım kadın ya.
Küçükken hep böyle güzel seyler yemek için annemle birlikte giderdim.
Çok hoş olurdu böyle.
Ah çocuk kalsaydım.
Hiç büyümeseydim.
Hayrunnisa'yı tanimasaydım...

*****

Sabah olmuş okula gitmek için hazırlanıyordum. Galiba bugün erken uyanmıştım ki vakit geçirmek için televizyonu açıp sohbet dinlemeye başladım.
Ta ki abimin odaya dalmasına kadar. Canım ya hep kız kardeşi  olduğumu unutup odaya dalardı böyle.

"Abicim azıcık daha yavaş girsen odaya çözeceksin bu işi inşAllah."
Abim onunla dalga geçtiğimi anlayınca bir değişik bakıp sonra konuşmaya başladı.
"Hadi kardeşim hadi acelem var çıkalım hemen."
Abim lafını hem söylüyor hem de çekiştire çekiştire dışarıya götürüyordu beni.
En sevmediğim şey çekiştirilmem.
Ah abii.

Abimle sonunda arabaya binmiş abime nasıl başlayacağımı bilmediğim bir konuyu açmak istiyordum.

Nerden başlasam diye düşünürken birden konuştum.
"Abi Semayla aranda ne geçti? "
Abim hiç bakmamıştı bile yüzüme.
Abime tekrar seslendim cevap vermeyince.
"Abi ?"
Abim konuşmadan önce yüzüme bakıp sonunda önüne dönüp ifadesini değiştirmeden konuştu.
"Hiç. Hiç birsey. Ne geçmiş olabilir ki ?"
Abime inanmamış gözlerle bakınca sıkılıp bana herşeyi anlatmaya karar verdi.

"Sema lise zamanında hiç hoşlanmadığım şekilde sürekli bana bakıyordu. Bende bir gün lisede şey yaptım."

Abime bakarak sordum.
"Ne yaptın abi ?"

Abim devam etti.

"İşte bir gün öyle rahatsız edici bakınca bende gidip konuştum. Onunla çıkmayacağımı, ona asla bakmayacağımı söyledim."

Çok ama çok şaşırmış bir şekilde abimin yüzüne baktım. Gerçekten Sema'nın yerinde olmak istemezdim.
"Abi çok ama çok gaddar bir insanmışsın sen. Bir kızı bu denli kırmak benim abime yakışmaz."

Abimin diyeceği şeyi bile dinlemeden arabadan çıkar çıkmaz okula doğru yürümeye başladım.

Nasıl abim bu kadar düşüncesiz biri olmuş? 
Bir kızı böylesine kırmak akıl işi değil.
Adam dediğin yapmaz böyle şeyler.
Peki ya Sema ?
Nasıl bunların üzerine hala böyle seviyordu abimi ?
Büyük konuşmak istemem ama.
Ama ben. Gururuma yediremem ki böyle şeyleri.
Yüzüne bakmaması gerekirdi abimin.
Onu pişman etmesi gerekirdi.
Demek ki düşündüğümden daha çok seviyordu abimi.

Bahçede oturmuş yerdeki çimleri koparmamaya özen göstererek oynuyordum elimle.

Arkamı dönüp okulun kapısına bakacakken Ömer'in yanıma doğru geldiğini farkettim.
Bu çocuk neden bu kadar çok  yanımda olmayı başarıyordu?
Kafamı nereye çevirsem yanıma geldiğini görüyordum.

Düşüncelerimden ayıran Ömer oldu yine.

"Hayrunnisa ders başlamak üzere istersen beraber gidelim."

Kafamı olur anlamında sallayınca  kalktım yerimden.

Bahçedeki çiftlerin yanından geçe geçe gidiyorduk okula doğru.
Birbirlerine helal olmayan çiftlerin.

Kızların yüzlerine kahkahalarına dalmışken iki kişi gözümün önüne geldi.

Saki...
Yanında. Yanında ise.
Kolunu sakinin omzuna atmış bir kız.
Çok farklı bir kız.
Neden bu kadar yakınlar bu ikisi. ?
Saki beni görmüş olacak ki başını tekrar o kıza çevirdi.
Ben hala başını çevirmiş olan Sakiye baka kalmıştım.
Gözümden engelleyemediğim gözyaşım geldi.

"Nasıl?
Nasıl olur bu?
Saki nasıl beni sevdiğini unutup bu kızla bu kadar yakın olur.?
Ben yüzüne bakmaya kıyamazken...
Saki.
Başlamadan bitirdin.

Helalini Sev AzizimHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin